‘Kültürel hegemonya’ meselesi

‘Kültürel hegemonya’ meselesi

09.11.2015 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Epeydir yazmak istiyordum, Star gazetesinin Pazar ekinde “Kültürel hegemonya” temalı bir yazıya rastlayınca bu ihtiyacı tekrar hissettim. Hoş, bu konu gazete köşe yazılarıyla sınırlanamayacak kadar derin bir konu, ama hiç olmazsa birkaç not düşmüş olayım.
Sağ, muhafazakâr, İslamcı, milliyetçi çevre öteden beri “kültür” konusuna hassas ve mevcut kültürel ortamdan rahatsız olagelmiştir. Bunun en önemli nedeni, Cumhuriyet idaresinin kurulması ile, tarihsel- kültürel kopuş yaşandığı, “öz” kültürden uzaklaşılarak, Batılı, seküler, modern bir “yabancı” kültüre teslim olunduğu varsayımıdır.
Doğrusu, Batılılaşma/sekülerleşme/ modernleşme süreci, Cumhuriyet rejiminin kurulmasından çok önce başlamış ve çokça tartışılmış bir meseledir. Cumhuriyetin kurulması ile, bu süreç içinde radikal bir adım atıldığı, Batılılaşma, sekülerleşme ve modernleşmenin resmi ideoloji halini aldığı, bu manada bir “kültür devrimine” girişildiği doğrudur. Her radikal dönüşüm, devrimin ardından bir “kültür kaybı” yaşandığı da doğrudur. Ancak bu kayıp, sadece yerli ve yabancı kültür tercihi etrafında oluşmaz, “kayıp”ın nedeni tarihsel olarak biriktirilenin topyekûn reddedilmesi demektir.

Orta sınıflaşma
Bu noktada hatırlamamız gereken bir diğer önemli husus, Cumhuriyet devriminin kültür politikasının sadece Doğu yerine Batı’yı benimsemesi değil, sınıfsal bir boyut taşıdığıdır. Cumhuriyet, Osmanlı seçkinci toplum ve kültüre karşı bir orta sınıflaşma hareketiydi. Yoksa, Osmanlı üst sınıfı zaten çoktan Batılılaşma rayında epeyce ilerlemiş vaziyetteydi, Cumhuriyet, bir yönüyle, bu değişimi seçkin çevrelerin tekelinden kurtarıp yaygınlaştırma hamlesiydi.
Aslında tüm modern devrim ve dönüşümler, “seçkin” kültürüne karşı çıktıkları ölçüde bir tür “kültür kaybı”na kapı açar. Bizde de böyle oldu, fazladan “yabancı bir kültür” ikamesi, fazladan yabancılaşma yarattı. Yoksa, son dönem Osmanlı seçkinleri İttihatçılara da, Cumhuriyetçilere de, Batıcı veya seküler olmaktan ziyade, orta sınıftan geldikleri için üstten bakıyordu. Daha sonra, Cumhuriyet kendi seçkinlerini üretti ve onların statü sembolü Batılı-seküler- modern kültür oldu.

Osmanlı’ya sarıldılar
Diğer taraftan, bugünün muhafazakâr kesimi, Batılı ve seküler kültürel hegemonyaya karşı Osmanlı geçmişine sarıldılar, ama Osmanlı seçkin ve seçkinci kültüründen çok uzak bir havzadan geliyorlardı. Dolayısı ile bu kesimin kültürel yabancılaşması büyük ölçüde şehir/köykasaba karşıtlığının izlerini taşıyordu. Bugün otantik kültür diye öne çıkan simgelerin taşraköy- kasaba damgası taşıması, Osmanlı kültürünün ihya çabalarının ise “kitch” denilen, aslını yitiren bir yeniden üretme şeklinde olması bu nedenledir.
Tüm bunları, muhafazakârları ve onlardan önce gelen Cumhuriyetçileri, “seçkinci kültürler” adına küçümseyelim diye söylemiyorum. Dünyanın her yerinde benzer değişimler oldu, seçkinci kültürlerin altyapısını oluşturan toplumsal düzenler, eşitlikçi kültür lehine çoktan tarihe karıştı ve iyi de oldu.
Tabii ki bu, Doğu veya Batı kaynaklı medeniyetlerin kültürel ürünlerini önemsemeyelim bu zenginlikleri tarihin çöplüğüne atalım demek değil, zaten kimse bunu önermiyor. Ancak, kültür, medeniyet, Doğu/ Batı, yerli/yabancı kavramları üzerine düşünürken, bu tarihsel perspektifi dikkate almadan yol almak mümkün değil.
Diğer taraftan, çağımızda, bireysel özgürlükleri yok sayan bir siyaset ve toplum anlayışı ile estetik manada kültür inşa etmek mümkün değil. Ayrıca kültürel manada iddianız varsa, bunu mevcut ve beğenmediğiniz düşünce ve kültür dünyasını bir yana ayırarak değil, onu aşacak ürünler ile yapabilirsiniz. Yoksa siz çalarsınız siz oynarsınız. Kültürel hegemonyayı kırmak ve onun yerine başka bir kültürel hegemonya kurmak gibi bir iddianız varsa tüm bunları göz önünde bulundurmakta fayda var.  

Yazarın Son Yazıları

‘Yeni devlet’

‘Yeni devlet’

Devamını Oku
07.08.2017
Müftü nikâhı ve İslami rejim

Müftü nikâhı ve İslami rejim

Devamını Oku
04.08.2017
‘Hans’ın ne dediği’

‘Hans’ın ne dediği’

Devamını Oku
31.07.2017
‘Evrim teorisi’

‘Evrim teorisi’

Devamını Oku
28.07.2017
Yeni Türkiye’nin tarih yazımı

Yeni Türkiye’nin tarih yazımı

Devamını Oku
24.07.2017
15 Temmuz’un anlamı

15 Temmuz’un anlamı

Devamını Oku
17.07.2017
15 Temmuz

15 Temmuz

Devamını Oku
14.07.2017
Parayla saadet olmaz

Parayla saadet olmaz

Devamını Oku
10.07.2017
‘Adalet Yürüyüşü’ ve 15 Temmuz

‘Adalet Yürüyüşü’ ve 15 Temmuz

Devamını Oku
07.07.2017
Rıdvan Bey, Katar ve diğerleri

Rıdvan Bey, Katar ve diğerleri

Devamını Oku
03.07.2017
Katar krizi

Katar krizi

Devamını Oku
30.06.2017
Yine hüzünlü bir bayram

Yine hüzünlü bir bayram

Devamını Oku
26.06.2017
Adalet istiyoruz! (23.06.2017)

Adalet istiyoruz!

Devamını Oku
23.06.2017
Nerden başlasak nasıl anlatsak

Nerden başlasak nasıl anlatsak

Devamını Oku
19.06.2017
Katar’ın başına gelenler

Katar’ın başına gelenler

Devamını Oku
09.06.2017
ABD, Türkiye ve Kürtler

ABD, Türkiye ve Kürtler

Devamını Oku
05.06.2017
Toplum yorgunluğu

Toplum yorgunluğu

Devamını Oku
02.06.2017
Trump’ın yeni Ortadoğu siyaseti

Trump’ın yeni Ortadoğu siyaseti

Devamını Oku
29.05.2017
İki veda

İki veda

Devamını Oku
26.05.2017
‘Devrime hazır olun’

‘Devrime hazır olun’

Devamını Oku
22.05.2017
Kötü yönetim ve dış siyaseti

Kötü yönetim ve dış siyaseti

Devamını Oku
19.05.2017
‘Türbe, tarih, siyaset’

‘Türbe, tarih, siyaset’

Devamını Oku
15.05.2017
Fransız seçimleri ve demokrasi krizi

Fransız seçimleri ve demokrasi krizi

Devamını Oku
12.05.2017
İslamcılık, çirkin itiraf

İslamcılık, çirkin itiraf

Devamını Oku
08.05.2017
Yeni siyasi arayışlar

Yeni siyasi arayışlar

Devamını Oku
05.05.2017
Hindistan ziyareti ve İslamcılar

Hindistan ziyareti ve İslamcılar

Devamını Oku
01.05.2017
Referandum sonrası Kürt meselesi

Referandum sonrası Kürt meselesi

Devamını Oku
28.04.2017
Nafile analizler

Nafile analizler

Devamını Oku
24.04.2017
Her şeye rağmen

Her şeye rağmen

Devamını Oku
17.04.2017
Son itiraz hakkımız, son kararımız Kesinlikle HAYIR!

Son itiraz hakkımız, son kararımız Kesinlikle HAYIR!

Devamını Oku
14.04.2017
İslamcıların Suriye ile İmtihanı

İslamcıların Suriye ile İmtihanı

Devamını Oku
10.04.2017
Fırat Kalkanı; ‘zafer’ mi ‘hezimet’ mi?

Fırat Kalkanı; ‘zafer’ mi ‘hezimet’ mi?

Devamını Oku
03.04.2017
‘Vicdan ve adalet nöbeti’

‘Vicdan ve adalet nöbeti’

Devamını Oku
31.03.2017
En büyük tehlike (27.03.2017)

En büyük tehlike

Devamını Oku
27.03.2017
Dünya ve Türkiye; vahim vaziyet

Dünya ve Türkiye; vahim vaziyet

Devamını Oku
24.03.2017
En güzel evler, en iyi arabalar en kötü siyaset

En güzel evler, en iyi arabalar en kötü siyaset

Devamını Oku
20.03.2017
18 yaşında seçilme hakkı

18 yaşında seçilme hakkı

Devamını Oku
17.03.2017
‘Hollanda krizi’nin ötesinde

‘Hollanda krizi’nin ötesinde

Devamını Oku
13.03.2017
‘Erdoğan ve liderlik’

‘Erdoğan ve liderlik’

Devamını Oku
10.03.2017
‘Milli Kültür Şûrası’

‘Milli Kültür Şûrası’

Devamını Oku
06.03.2017