Türk kahvesi her derde deva
Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var’ söyleminin altını çizerek kahvenin öksürükten kansere, baş ağrısından safra taşı oluşumunun engellenmesine kadar birçok
hastalığa karşı faydalı olduğunu anlatan Doç. Dr. Oğuz Özyaral, “Kahve bizim kültürümüzün de bir parçası ama dünya kültüründe de kahvenin yeri çok önemli. Türk kahvesinin en önemli özelliği, pişirilme ve yapılma şeklinden kaynaklanıyor. Kahve, çekim ve pişirilme şekli ile diğer içeceklerden ayrıcalık gösteriyor çünkü kaynatılarak yapılıyor" dedi.
Yaygın kanının aksine kahvenin midede ülsere neden olmadığını belirten Doç. Dr. Özyaral, “Ülser hastası olan bir kişinin mide asidini artırıp ülser tabakasının yaralarını tetiklemesini önlemek için kahve içmemesi önerilir. Ayrıca şeker hastalarında da kahve tavsiye edilmez. Kahve, vücut için faydalı olan minerallerin etkisini ortadan kaldırdığı için şeker hastalığını tetikleyici olabilir” dedi.
Özellikle kadınların baş ağrısıyla migreni ayırt etme konusunu çok iyi olduklarını söyleyen Oğuz Özyaral, migreni olan hanımların özellikle kahve içmemelerini gerektiğini belirtti. Özyaral "Baş ağrısı yaşayanlara, ‘Bir fincan kahve başınızın ağrısını alır’ diyoruz. Dolayısıyla hastalığınızın migren mi yoksa baş ağrısı mı olduğunu anlamak için bu yolu deneyip kahve içmeye devam edebilirsiniz” dedi.
Kahvenin öksürüğe de iyi geldiğini belirten Özyaral, “Bazen nefes alamayacak kadar üst üste öksürmeler yaşadığımızda bir Türk kahvesi kaynatıp içmeli ya da koyu çözünen kahvelerden tüketmeliyiz. Bu durumda tüketilen kahve, boğaz yumuşatıcı ve balgam söktürücü oluyor ve hem üst hem de alt solunum yollarını rahatlatıyor” şeklinde konuştu.
Kahve içmeyi birçok hastalık için önerdiğimiz gibi kanser hastalarında da önerildiğini söyleyen Doç. Dr. Özyaral “Kahve aynı yeşil çayda, siyah çayda olduğu gibi antioksidanlar içerdiğinden hastalık sürecine yakalanmış kişilerde günde bir fincan kahve içilmesi bu süreçte olumsuz gelişen kanseroid hücrelerinin, tümör hücrelerinin gelişmesini durduruyor" dedi.
Doç. Dr. Özyaral "Türk kahvesi ayrıca aşırı yağlanmaları engeller. Karaciğer fonksiyonların üzerinde son derece olumlu etkisi vardır. Siroz hastalığının ortaya çıkmasını önler.
Öte yandan da aşırı idrara çıkmayı teşvik ettiği için safra taşlarının oluşmasını da engeller” dedi.
Kahvenin kan dolaşımını hızlandırdığını fakat buna karşın ritimlerde bozukluk oluşturabileceğini de belirten Özyaral, “Vücudumuzun uyarılmasını ya da uykumuzun açılmasını istiyorsak kahvenin yerine geçebilecek içinde kafein bulunan bir meyveyi kullanabiliriz.
Örneğin, kahve gibi etkisi olan bir elma yiyebiliriz. Elma zindelik verir, zihin açar ve etkisi beyinde son derece uzundur” şeklinde konuştu.
En Çok Okunan Haberler
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Emekliye iyi haber yok!