Abant Raporu açıklandı

Orman Mühendisleri Odasının, Abant Gölü Tabiat Parkı'nda yapılan çalışmaların biyolojik ve ekolojik yönden incelemesi amacıyla hazırladığı rapor tamamlandı.

Abant Gölü ile ilgili çeşitli bilgiler verilerek başlanan raporda, göl çevresindeki bitkiler anlatıldı. İl Özel İdaresince bölgede yapılan çalışmalar sonucu yolların genişletildiği ve bazı ağaçların kesildiği belirtilen raporda, bu çalışmaların ''doğal dengeyi bozacak nitelikte'' olduğu ileri sürüldü.
Tabiat parkı olan Abant Gölü çevresinde ağaç kesilmesinin ve zorunlu durumlar dışında motorlu taşıt kullanımının yasak olduğu vurgulanan raporda, yapılan çalışmalar sonrası genişliği 12–15 metreyi bulan yolların gerekliliğinin sorgulanması gerektiği savunuldu.

''Yolların bu derecede genişletilmesi hem yasalara hem de Abant Gölü Tabiat Parkı Uzun Devreli Gelişme Planına aykırıdır'' ifadesine yer verilen raporda, şunlar kaydedildi:
''Yol genişletme çalışmaları sırasında dolgu yapılarak yol kotlarının yükseltilmesi sonucu göl kıyıları dolgu materyali ile örtülmüştür. Hatta gölün bazı yerlerinde dolgu materyali göl içine kadar taşınmış ve göldeki yaşam için son derece önemli olan bölümün bir kısmı zarar görmüştür. Dolgu materyalinden erozyon ile taşınan toprağın göl sularına karıştığı gözlenmiştir. Bu durumda yine göl ekosistemi için çok zararlıdır. Çünkü göle taşınan toprak çökerek bentik bölgedeki su bitkilerinin ve buralardaki balık yumurtalarının üzerini örtecektir. Bu da göldeki besin zincirini bozacak ve balıklar ile diğer canlıların üremesini engelleyecektir. Dolgu işlemi bazı noktalarda oldukça abartılmıştır. Bazı ağaçların gövdelerinin de toprak dolgu ile kısmen örtüldüğü belirlenmiştir. İnceleme tarihinde henüz canlı olan bu ağaçlardan bazılarının ölmesi kaçınılmazdır.''

Çalışmalar sırasında iş makinelerinin çarpması sonucu bazı ağaçlarda çeşitli zararların oluştuğu belirtilen raporda, Abant Gölü'nde taşıtlar ve foseptik atıkları nedeniyle ağır metal kirliliği oluştuğu ileri sürüldü.

Yolların genişletilmesi ile yamaçlardan toprak içinden sızan suyun göle ulaşmasının engellediği kaydedilen raporda, bunun göldeki su dolaşımına engel olduğu belirtildi.

Yapılan beton set ile Abant Gölü'ndeki su seviyesinin 1,5 metre yükseldiği ileri sürülen rapora, şöyle devam edildi:
''Bazı su bitkilerinin ve nilüferlerin tamamen suyun altında kaldığı gözlenmiştir. Bu durum göl kıyısındaki ve içindeki bitkilerin ölmesine yol açacak, göldeki besin zincirinin ve üreme faaliyetlerinin bozulması ile sonuçlanacaktır. Su seviyesinin yükselmesi Abant gölünde yaşadığı bilinen, Bern Sözleşmesine göre mutlak koruma altında olan ve kırmızı listedeki, su samurlarının yuvalarının tahrip olmasına ve göl kıyısında yaşayan bazı endemik bitkilerin zarar görmesine yol açacaktır. Göl kenarındaki sazlıkların da dolgu işleminden zarar görmesi ve yükselen suların altında kalması, özellikle kuşların yaşam alanlarının daralmasına yol açacaktır. Hatta bazı bölgelerde göle yakın konumdaki ağaçlar da su altındadır. Suyun pompalarla boşaltılarak su altında kalan ağaçlar kurtarılmaya çalışılmıştır. Ancak özellikle ibreli türlerin kökleri uzun süreli su altında kaldığında havasızlıktan dolayı ölmektedir.''
Raporda yapılan çalışmaların ulusal ve uluslararası hukuka da uygun olmadığı iddia edildi.

Bolu Valisi İbrahim Özçimen ise ''Şu anda ilgili rapor elimize yeni ulaştı. İncelenmesi için İl Özel İdare Genel Sekreterliğine gönderdik. Rapor incelenmeden bir açıklama yapmam uygun olmaz'' dedi. Özçimen, Abant'ta yapılan çalışmaların İl Özel İdaresi tarafından hazırlanan ve Çevre ve Orman Bakanlığı'ndan onaylanan proje çerçevesinde devam ettiğini belirtti.

Bolu İl Özel İdaresi tarafından devralınan Abant Tabiat Parkında, Abant Master Planı çalışmaları kapsamında kanalizasyon, elektrik, bisiklet, yaya ve yürüyüş yolu, atçılar ve faytoncular için yeni düzenlemeler ile çevre temizliği ve araç otoparklarına ilişkin çalışmalar sürüyor.

Orman Mühendisleri Odası Başkanı Muhammet Saçma, rapora ilişkin yaptığı açıklamada, çalışmaların Abant Gölü Tabiat Parkı'na büyük zarar verdiğini savundu. Yapılan çalışmalarla ilgili Cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunduklarını anımsatan Saçma, çalışmaların özellikle gölün kenar kıyı şeridinde önemli tahribatlara neden olduğunu iddia etti.

Göl çevresindeki bitki örtüsünün yapılan dolgu çalışmaları sırasında zarar gördüğünü anlatan Saçma, bunun hayvanların yaşama ortamını zora soktuğunu söyledi. Saçma, gölün su seviyesinin yükselmesinin de birçok ağacın ölmesine neden olduğunu kaydetti.