Akan ve Aziz'den anlamlı destek

Cumhuriyet okurları bugün de Şişli’deki merkez binasının bahçesinde bir araya geldi. Cumhuriyet okurları, yağışa ve soğuk havaya karşın Balbay için tuttukları 2 saatlik nöbete devam etti. “Balbay çıkacak yine yazacak / Susma sustukça sıra sana gelecek / Biz susarsak kim konuşacak” sloganları atan okurlar, “En büyük tehlike geriye gidişin hızı değil, heyecanı yitirmektir” yazılı dövizler taşıdı.

Cumhuriyet gazetesinin önünden geçen araçlar da her gün olduğu gibi kornalarına basarak, gazeteye ve okurların eylemine destek verdi. Cumhuriyet okurları, pazartesiden perşembeye her gün 11.00 - 13.00 saatleri arasında gerçekleştirdikleri eylemlerinin, Balbay’ın cazaevinden çıkıp yeniden yazmaya başlayana kadar süreceğini vurguladı.
 

Akan ve Aziz’den anlamlı destek

Cumhuriyet gazetesinin bahçesindeki “Balbay’la dayanışma nöbeti”ne, sanat dünyasından “anlamlı bir katılım” da geldi. Tarık Akan ve Rutkay Aziz, Cumhuriyet gazetesine gelerek, okurların arasına karıştı ve yaptıkları eyleme destek verdi. Akan ve Aziz, Cumhuriyet’in bahçesinde bir süre bekleyip, sembolik olarak “nöbete katılırken”, “Balbay çıkacak yine yazacak / Biz susarsak kim konuşacak” sloganlarına eşlik etti.

Cumhuriyet okurları da Akan ve Aziz’e, kendilerine verdikleri destekten dolayı teşekkür ederek, dayanışmadan duydukları mutluluğu iletti. Sanatçılar, gazeteye  gelerek Balbay’a sahip çıkmalarına ve Ergenekon sürecinde yaşananlara ilişkin olarak ise Cumhuriyet’e değerlendirmede bulundu. Tarık Akan, “Her şeyimizle destekliyoruz. Bu yanlış ortadan kalksa, başka yanlışlar gelecek... Onlar gelince de biz yine burada olacağız; ömrümüzün sonuna kadar bu böyle devam edecek” dedi. Rutkay Aziz de “Bu yıldırma, sindirme ve korkutma oyunlarının, er - geç ilerici, demokrat, barışsever güçler tarafından kesinkes bitirileceğinin inancını taşıyorum. Bunun bir parçası olarak da Mustafa Balbay’ın üzerine yönelen durumları yaşıyoruz, tartışıyoruz. Bu nedenle, diliyorum ve umut ediyorum ki Mustafa Balbay bir an önce köşesine ve kalemine kavuşsun. Ne acıdır ki; geçmişte ‘tehlikenin farkında olmayanlar’, gün geçtikçe biraz daha tehlikenin farkındalar ve kendileri bunu dile getirmeye başladılar” diye konuştu.