'AKP ipe un seriyor'
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, referandum öncesi ve sonrasında yeni bir anayasa konusunda 'iştahlı ve heyecanlı' olan AKP'nin şimdi ipe un sermeye başladığını belirterek "Anlaşılmaktadır ki, anayasa konusu önümüzdeki genel seçim çalışmalarında iktidarın başvuracağı bir istismar alanı olacaktır" diye konuştu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 23'ncü dönemin 5'nci yasama yılının ilk TBMM grup toplantısında referandumun ardından partisine yönelen eleştirilere yanıt verdi ve yeni anayasa tartışmalarını değerlendirdi. İstiklal Marşı'nın okunması ve saygı duruşuyla başlayan grup toplantısında Bahçeli, yasama yılının önümüzdeki süreçte yapılacak olan milletvekilliği genel seçimleriyle son bulacağını ve seçimlerin ardından da milletin iradesinin yeniden tecelli edeceğini söyledi.
AKP'yle geçen her yılın kaybedilmiş ve heba olmuş bir dönem olarak akıllarda kaldığını kaydeden Bahçeli, "Bunun fazlası vardır ama eksiği inanın bana yoktur. Milletimiz karşıt cephelerde kümelenmiş ve kutuplaşma dinamikleri siyasi strateji olarak AKP eliyle toplumsal yapıya şırınga edilmiştir" dedi. Başbakan Erdoğan'ın yönetiminin her alanda çözülmeyi tetiklediğini ve çürümeyi hızlandırdığını belirten Bahçeli, Türkiye'nin hızla belirsizliğin ve kaosun çekim alanına doğru kaydığını kaydetti. Referandum sürecinin AKP'nin MHP'ye yönelik 'alçakça tertipleri'ne sahne olduğunu ifade eden Bahçeli milletvekillerine referandum sürecinde yaptıkları çalışmalar için teşekkür etti.
"AKP'nin sırnaşık ve tavizkar tutumu"
Önümüzdeki süreçte de MHP'nin milletin tarafında ve yanında olmayı ısrarla sürdüreceğini ve 'tam yol ileri' parolasıyla yoluna sonuna kadar devam edeceğini kaydeden Bahçeli şunları söyledi:
"Ülkemiz yakın tarihinin en tehlikeli ve sarsıntılı ortamına AKP hükümetinin değişim, demokrasi ve özgürlük yalanlarıyla birlikte girmiştir. Deyim yerindeyse bütün iyimser yaklaşımlar ve değerlendirmeler AKP'nin çirkin suratını ve art niyetini gizlemek için kullanılmıştır. PKK terör örgütü, AKP'nin referandum sürecindeki sırnaşık ve tavizkar tutumundan istifade etmiş ve bölücü taleplerini birer birer hükümetin önüne koymuştur. Demokratik özerklik, anadilde eğitim, federasyon istekleri demokrasi ve hukuk devletinin sağladığı imkanların arkasına saklanmış ve buradan ilerleme kaydetmenin yollarını aramıştır.Türkiye'yi parçalamaya ve milletimizin birliğini bozmaya kararlı tüm odaklar maalesef AKP'nin omurgasız, kararsız ve köksüz politikalarından cesaret kazanmışlardır."
"Partimiz şirretin hücumuna uğradı"
12 Eylül'de yapılan referandum öncesinde Başbakan Erdoğan ve AKP tarafından 'kara ve aşağılık bir propaganda' yürütüldüğünü, bu propagandanın hedefinde de MHP'nin olduğunu belirten Bahçeli, "MHP'yi Türkiye'nin etnik kimlikler etrafında ayrışması için engel görenler, yıkımın karşısındaki kararlı tutumundan ürkenler AKP'nin yanında saf tutmuş ve fitnenin merkezi olmuşlardır. Özellikle partimizin nasıl alçakça hedef alındığını, eski sıfatıyla ortalıkta dolaşanların nasıl alet edildiğini maalesef gördük ve iftiralara uğradık. MHP'nin siyasi mahremine girmek için en olmadık hilelerin hangi vasıtalar kullanılarak sahnelendiğine şahit olduk. Bunlar bizim için unutulmayacak, asla da affetmeyeceğimiz çarpıklıklar olarak hafızalarımıza kazınmıştır. AKP hükümeti, Üç Hilal'e gönül veren milyonlarca mensubunun kafasını karıştırmak ve nifak tohumlarını saçmak için en aşağılık düzenleri kurdu, oyunları tertipledi ve partimiz şirretin hücumuna uğradı. Yelin kaya parçasından bir şey koparamayacağını, bizim akıbetimizle ilgili beklenti içinde olanlar mutlaka göreceklerdir" diye konuştu.
"Kayan, iddiayı sarf edenlerin bilinçleridir"
12 Eylül referandumunda ortaya çıkan sonuca saygı duyduklarını belirten Bahçeli, 'anayasa değişikliklerinin kabul edilmesinin yarattığı bilinç kayması ve şaşkınlığın MHP'ye saldırı olarak yöneldiği ve tam bir akıl tutulması'na şahit olunduğunu savundu. MHP'nin referandum sonuçlarıyla ilgili suçlamalara maruz kaldığını belirten Bahçeli, MHP'nin tüm mensuplarının bütünleşerek referandumda 'hayır' oyu kullandığını söyledi. Bunun aksini iddia edenlerin 'kronik MHP düşmanı' olduğunu belirten Bahçeli yine 'MHP'nin büyük bir taban kayması' yaşadığı iddialarını da şöyle yanıtladı:
"Milliyetçi-ülkücü camianın hiçbir ferdinin talana, yolsuzluğa, hırsızlığa ve teröristle müzakere yapan ve ülkemizin lime lime edilmesine ortam hazırlayan bir siyasi zihniyete sırf 12 Eylül'le hesaplaşmak adına bile olsa destek vermesi ve ilgi göstermesi mümkün değildir. Bir zamanlar içimizde olup da şimdi başka yerlerin yenisi ve fedaisi olanların kendi geçmişlerini yok farz edercesine hakkımızda hüküm vermeleri ve MHP tabanının kaydığını söyleyenlerle ağız birliği etmeleri tam bir hezeyandır. Eğer amaç 12 Eylül'den hesap sormak idiyse, şimdi bütün yollar açılmıştır. Darbecilerin yakalarından yapışmak için AKP'nin elini tutan yoktur. Partimizde kim taban kayması var diyorsa, bilsin ki kayan sadece bu iddiayı sarf edenlerin bilinçleridir, karakterleridir ve tavırlarıdır."
"Tek bir kalemiz var Türkiye Cumhuriyeti"
Bahçeli yine partisine yönelik 'geçmişte güçlü olduğu yerlerdeki desteğinin azaldığı ve kalelerinin düştüğü' şeklindeki iddiaları da yanıtladı. Kendileri için tek bir kale olduğunu ve bunun da Türkiye Cumhuriyeti olduğunu kaydeden Bahçeli, "Partimizi belirli bölgelere sığdırmaya çalışanlar, dar alanlara sıkıştırmak için çaba sarf edenler ve aslında milletimizin desteğini manipüle etmek için akıllarınca tezgah içinde olanlar amaçlarına asla ulaşamayacaklardır" dedi. MHP'nin seçimlerde baraj altında kalacağını iddia edenleri 'siyasi falcılık' yapmakla da suçlayan Bahçeli "3 Kasım 2002 seçimlerinden önce MHP'siz hükümet arayışları, şimdi yerini MHP'siz meclis çabalarına bırakmıştır" dedi.
Bahçeli şöyle konuştu:
"Başta AKP hükümeti olmak üzere buradan muhataplarına sormak isterim; Biz bu milli tavrımızdan dolayı mı Meclis dışında kalacağız? PKK'nın dağdan inmesi için verilecek tavizlere payanda olmamızı mı bekliyorsunuz? Türkiye'nin üniter yapısından ödün mü verelim istiyorsunuz? Nedir maksadınız, neyi hedeflemektesiniz, bizden hangi cevabı bekliyorsunuz? Bilinmelidir ki MHP'ye yönelik kampanyanın sonuç vermesi ve inandıklarından geri döndürmesi dünya durdukça mümkün değildir. Asla başaramayacaklar, bizi asla ikna edemeyecekler. Cumhuriyeti koruyacağız, milletimizin yanında olacağız. Tek millet, tek devlet, tek bayrak, tek vatan ve tek dil ülkümüzden geri adım atmayacağız."
Anayasa Mahkemesi Başkanı'na eleştiri
Konuşmasında Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın sözlerini de değerlendiren Bahçeli, 'fikir sahibinin Anayasa Mahkemesi Başkanı sıfatı' taşımasının sürecin dramatik ve sancılı bir aşamaya geldiğini gösterdiğini söyledi. "Türkiye Devleti bir cumhuriyettir ibaresi pozitif yönde nasıl ilerletilecektir, cumhuriyetin ilerletilmesi başka bir niyete ve yönetim şekline gizli kapaklı bir davetiye midir?" diye soran Bahçeli Anayasa'nın ilk üç maddesiyle başlatılacak tartışmaların duracağı, kesileceği bir yer ve nokta olmadığını kaydetti.
Kılıç'ın sözlerinin şüpheye yer bırakmayacak şekilde açıklanması gerektiğini söyleyen Bahçeli, "Karanlıktan aydınlığın taşlanmasına yer ve ihtiyaç yoktur. Kimin aklında ne varsa ortaya koymalıdır. Bu zamana kadar ilk üç maddenin varlığından bölücü emeller dışında rahatsızlık duyan olmamıştır. Buradan aklımıza Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın bir rol paylaşımında taraf olduğu hususu gelmektedir. Çünkü verilen izlenim bu yöndedir" diye konuştu.
"Söğütözü'ne de hat bağlanması için gizli bir el devreye girecektir"
Referandum sonucunu AKP'nin yanlış ve kasıtlı bir şekilde yorumladığını, verilen her evet oyunu bölücülerle görüşmek için onay olarak değerlendirdiğini ifade eden Bahçeli Türkiye'yi 13 Eylül'den itibaren daha tehlikeli ve bölücülüğün siyasi ve sosyal alanlarda hızlanacağı zifiri karanlık bir dönemin beklediğini savundu. PKK'nın eylemsizlik kararını da değerlendiren Bahçeli "Tezgah altı yürütülen pazarlıklar sonuçlanmadığından, eylemsizliğin nereye kadar uzayacağı belli değildir.PKK terör örgütü, AKP hükümetine taktik mahiyetli manevralarla varlığını kabul ettirmiştir. Gelişmeler karşısında hükümet, PKK'yı kendine denk bir taraf olarak görmüş ve tehdit karşısında adeta sinmiştir." dedi.
İmralı'daki "bebek katili"nin 'meşru siyasi aktör' gibi kuryeler aracılığıyla hükümete ve kamuoyuna mesaj iletmesinin artık normal gelişmeler arasında olduğunu da kaydeden Bahçeli "AKP kendi eliyle, İmralı'da siyasi bir karargahın kurulmasına harç vermiş ve çalışması için de zihinlerdeki bariyerleri yıkmıştır. Hatta terör örgütü ve kadrolarındaki şımarma öyle bir noktaya ulaşmıştır ki Kandil'le İmralı arasına telefon hattı çekilmesi bile talep edilmiştir. Muhtemeldir ki Söğütözü'ne de bir hat bağlanması için gizli bir el devreye girecektir" diye konuştu.
"Biz buradayız kimse kaçmasın"
Bahçeli, Cumhurbaşkanı'nın TBMM'nin açılış konuşmasının Başbakan Erdoğan'la çeliştiği ve ters düştüğünü savunarak "Artık AKP'nin şapkası düşmüş ve gerçekler ortaya çıkmaya başlamıştır" dedi. 12 Eylül referandumunun ardından yeni anayasa tartışmalarını da değerlendiren Bahçeli, partisinin yeni anayasa konusundaki görüşlerini yineledi.
Referandumun ardından yeni anayasa konusunda 'iştahlı ve heyecanlı' olan AKP'nin şimdi ipe un sermeye başladığını dile getiren Bahçeli "Anlaşılmaktadır ki anayasa konusu önümüzdeki genel seçim çalışmalarında iktidarın başvuracağı bir istismar alanı olacaktır. Ana muhalefet partisinin de günlük değişen politikaları sonucunda anayasa değişikliği konusunda nerede durduğu tam belli değildir. İşte biz buradayız ve anayasa değişikliği için üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye hazırız. Kimse kaçmasın, Anayasa üzerinden siyasi çıkar gözetmeye kalkmasın" diye konuştu.
Öte yandan; MHP Grup Başkanvekilliğine yeniden Mehmet Şandır ve Oktay Vural seçildi.
En Çok Okunan Haberler
- Bahçeli'nin açıklamaları sahaya nasıl yansıdı?
- Cinsel içerikli videolar çeken karı-koca tutuklandı
- PKK Suriye’nin Silahlı Kuvvetleri Oluyor
- İstanbul'da berber ücretlerine dev zam!
- Kılıçdaroğlu’ndan videolu mesaj
- CHP ne yapmalı?
- Özgür Özel, Erdoğan'a seslendi
- Ölü ve yaralılar var!
- Erdoğan'dan Özel'in 'savaş ilanı' sözlerine yanıt
- Anlattığı anlar ortaya çıktı!