''AKP, Kırmızı Başlıklı Kız masalındaki kurt"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran ve CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, partilerinin Marmaris ilçe teşkilatı tarafından düzenlenen dayanışma gecesine katıldı.
Gecede konuşan Umut Oran, ülkenin sorunlarını çözmek istiyorlarsa, önlerindeki ilk yerel seçimlerde Marmaris ve Muğla örneğini Türkiye geneline yaymaları gerektiğini söyledi.
Daha çok sosyal demokrat belediyeye sahip olmalarının şart olduğunu belirten Oran, ''Çünkü daha çok sosyal belediyecilik demek; daha çağdaş, daha özgürlükçü, daha demokrat ve daha Atatürkçü bir Türkiye demek'' diye konuştu.

Hedeflerine ulaşmak için ''yalan masalını'' bitirmeleri gerektiğini ifade eden Oran, bu masalların ''Türkiye iyi yönetiliyor'' ve ''büyüme'' masalları olduğunu kaydetti.
Oluşturulan bu algı nedeniyle toplumun 10 yıldır gerçekleri görmezden geldiğini belirten Oran, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Artık algılar ile gerçekler bir araya geliyor. Özellikle bu sene hem içerde hem dışarda AKP'nin yalanlarına herkesin karnı tok. AKP, Kırmızı Başlıklı Kız masalındaki kurt. Masalda kurt, kızı yemek istiyor, demokrat kılığına girmiş olan AKP de Türkiye'yi diktatörlükle yönetmek istiyor. Bunlar kuzu mu kurt mu? Bunu halka iyi anlatmamız gerekiyor.''

Türkiye'nin demokrasi açısından geri gittiğini savunan Oran, 2002 yılında Türkiye'de bir tane bile tutuklu milletvekili bulunmazken, bugün 8 milletvekilinin hapiste olduğunu bildirdi. Oran, 2002 yılında 16 olan tutuklu gazeteci sayısının ise şu anda 78'e yükseldiğini kaydetti.

Türkiye'nin karşılaştığı bütün olumsuzluklara rağmen 1923 ile 2001 yılları arasında ortalama yüzde 5 büyüdüğünü anlatan Oran, tek parti iktidarı olmasına rağmen AKP'nin bu büyüme rakamının üzerine çıkamadığını öne sürdü.

Muharrem İnce

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce de CHP'nin milletvekili adaylarından, seçilmeleri durumunda dokunulmazlığın kaldırılması yönünde oy kullanacağına dair taahhütname aldığını belirterek, ''Seçim öncesinde Sayın Baykal ile Sayın Erdoğan televizyona çıktılar. Deniz Bey, 'Biz milletvekillerinin kürsü dokunulmazlığıyla sınırlandırılmasını istiyoruz' dedi. Recep Erdoğan ise 'Olur mu Ahmet efendiye vermediğimiz hakkı neden milletvekillerine verelim, kürsü dokunulmazlığı da olmasın toptan kaldıralım' dedi. Ama şimdi geldiğimiz noktaya bakın. Biz 550 milletvekilinin de dokunulmazlığının kaldırılmasını istiyoruz. Yargı önüne gitsinler hesap versinler'' dedi.

Geçmişte dokunulmazlıkların kaldırılmasını istediklerinde iktidar partisinin ''Biz yargıya güvenmiyoruz ve tüm bürokratların da dokunulmazlıkları kaldırılsın' şeklinde iki şart öne sürdüğünü ifade eden İnce, ''Geldiğimiz noktada AKP yargıyı teslim aldı. Yargı artık AKP'nin yargısıdır. Biz şimdi diyoruz ki sizin geçmişte dediğiniz gibi biz de yargıya güvenmiyoruz ama kendimize güveniyoruz. Gelin dokunulmazlıkları kaldıralım'' diye konuştu.

Artık çok fazla sert konuşmalar yapmamaya çalıştığını vurgulayan İnce, bir anısını şöyle anlattı:

''Meclis'te yaptığım bir konuşmadan sonra başkan 'Özür dile Sayın İnce' diyor, ben 'Dilemem, mahkemeye gitsin' diyorum. Anacağızım aradı, 'Çocuğum özür dile dövecekler seni' diyor. Kapattım telefonu bir dakika sonra yine çaldı, bu defa babam arıyor. 'Bana bak sakın özür dileme' dedi. Tabii ben özür dilemedim. Çünkü, tarlalar babamın üstüne. Bu sıralar babamla anam arasında ince bir çizgi tutturmaya çalışıyorum. Anam başıma bir şey gelecek diye korkuyor, babam da 'Bastır devam et giydir' diyor.''

Geceye, aralarında CHP Muğla Milletvekilleri Nurettin Demir, Ömer Suha Aldan ve Tolga Çandar'ın da bulunduğu çok sayıda partili katıldı.