Amerikalı eşini öldüren modacıdan şoke eden ifadeler

Bir çocuk babası modacı ve kuaför İhsan Bora Sengir, geçen 6 Nisan'da, Mart ayında kiralayıp taşındıkları Gümüşlük Mahallesi, Özgüvendik Sokak'taki villarında, ABD'li eşi Easter Giovanna Parker S. ile akşam saatlerinde yemek yedikten sonra alkol almaya başladı. Gecenin ilerleyen saatlerinde, çift arasında tartışma çıktı. İddiaya göre, saat 00.30 sıralarında, masadaki ekmek bıçağını kapan İhsan Bora S., 1 yaşındaki oğullarının da evde bulunduğu sırada ABD'li eşi Easter Giovanna Parker S.'yi boğaz ve göğsünden yaraladı. Aşırı kan kaybeden Easter Giovanna Parker S., olay yerinde yaşamını yitirdi. Olayın ardından bayıldığını öne süren İhsan Bora S., cesedin başında sabaha kadar kaldıktan sonra Ankara'da yaşayan ablalarını arayıp cinayeti bildirdi. Eve gelen ablalarının durumu jandarmaya bildirmesi üzerine olay ortaya çıktı. Gözaltına alınan İhsan Bora S. tutuklanırken, çiftin 1 yaşındaki oğulları B.S. ise yakınlarına teslim edildi. Olayı soruşturan savcı Serhat Bişkin, sanık İhsan Bora S. hakkında 'yakın akrabayı öldürmek' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açtı. Davanın ilk duruşması bugün görüldü. Duruşmaya, tutuklu sanık İhsan Bora S., avukatları Volkan Çakır, Hamdi Can Yılmaz, öldürülen ABD'li Easter Giovanna Parker S.'in avukatları Özge Deliveli, Hamiyet Karaaslan ile genç kadının annesi Joan Barbagallo Parker ile babası James Joseph Parker ve tanık olarak sanığın annesi Leyla S., ablası Dilek S., Marmarisli turizmci Emre Deliveli katıldı. Duruşmada ABD büyükelçiğinde görevli Güliz Balka da tercümanlık yaptı. Duruşmada İhsan Bora S.'nin, soğukkanlı biçimde eşini nasıl öldürdüğünü anlatmasını ABD'li anne ve baba göz yaşları içinde izledi.

'BAŞKA ERKEKLERLE İLİŞKİSİ BENİ ÇILDIRTTI'

İfadesinde, ABD'li eşi ile 21 Haziran 2012 tarihinde İstanbul'da boğazdaki bir villada yapılan muhteşem düğün ile evlendiklerini belirten İhsan Bora S., "Ancak, kendisi evlenmeden önceki ilişkilerini evlendikten ve hamile kaldıktan sonra da Marmaris ve İstanbul'da devam ettirdi. Buna katlanamadığım için yeni bir hayata başlamak üzere 26 Mart 2014 tarihinde Bodrum'a gelerek villa kiraladık. Burada, eski arkadaşlarını dostlarını unutur sandım. Olay akşamı oğlum ve eşimle yemeğe çıkmayı istedim. Yemeğe gittik. Ancak, kendisine olay çıkarmamasını ve tartışmaya girmemesini istedim. Buna rağmen yemekte tartıştık. Biraz alkol almıştık, eve döndük. Oğlumla eve girerken eşim, 'Geleceğim' diyerek yanımızdan ayrıldı. İki saat sonra döndü. Nereye gittiğini ve neden geciktiğini sordum. 'Sana ne' dedi. 'S. ile yattım o senden daha iyi' deyince tartışmamız salonda kavgaya dönüştü" dedi.

'ÖLDÜRDÜM OTURUP BAŞINDA AĞLADIM'

Duruşmada müşteki avukatlarının bazı iddialarına gülerek yanıt veren İhsan Bora S. "Daha sonra kendisine küfür ettim. Kendisine, tokat attım. Eşim kırık bira şişesi ile bana saldırıp, yaraladı. Ben de elime geçirdiğim bıçakla vurmaya başladım. Ancak, bıçağı nasıl aldım, nasıl sapladım hatırlamıyorum. Ancak eşimin bağırsağının dışarıya çıktığını gördüm. Hareketsiz kalması üzerine ağlayan çocuğumun sesi ile kendime geldim. Çocuğumu tekrar uyuttum. Salona geldim, eşim can çekişiyordu, ağzından hırıltılar geliyordu. Mutfaktan su getirip, içirdim. Ardından yaşamını yitirdi. Oturup başında dakikalarca ağladım. Salonda yerde cansız yatan eşimi sürükleyerek, evin başka bir odasına götürdüm. Başının altına yastık koydum ve üstünü battaniye ile örttüm. Oğlum yerleri bu şekilde görmesin diye de kanları temizledim. Üzerimdeki kanlı tişörtü de nereye attığımı hatırlamıyorum. Cesedin başında sabaha kadar bekledim. Daha sonra da Ankara'daki kardeşim Esra ve ablam Dilek'i arayıp Bodrum'a gelmelerini söyledim. Kendileri gelince, oğlumu da alıp bir çay bahçesine gidip, oturduk. Eşimi öldürdüğümü kendilerine söylemedim. Ancak onlar bir şey olduğunu sezdi. Eve gittik. Çocuğa bez ve eşya aldım. Esra da içeri girdi. Kendisine eşimi öldürdüğümü söyledim. O da durumu jandarmaya bildirdi. Eşimin vazgeçmediği yasak ilişkileri beni bu hale getirdi, eşim hamileyken de bu ilişkilerini sürdürdü. Olanlardan çok pişmanım" dedi.

ABLASININ DA TUTUKLANMASI İSTENDİ

Duruşmada Ankara'dan gelen anne Leyla S., abla Dilek S., Marmarisli turizmci Emre Deliveli tanık olarak dinlendi. Duruşmadaki basın mensuplarının dışarı çıkarılmasını talep eden ancak mahkeme heyeti tarafından talebi kabul edilmeyen müşteki vekili avukat Hamiyet Karaaslan, "Sanık eve gelen her erkekle eşinin yattığı ruh haline sahip olduğu görülüyor. Şahsın bu cinayeti planlayarak ve kasıtla işlediğine ayrıca ablası Esra'nın da yardımcı olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle suç duyurusunda bulunarak Esra S.'nin de tutuklanmasını talep ediyoruz, ayrıca olay günü akşamı Parker'in çığlıklarını duyan komşu tanıkların da dinlenmesini talep ediyoruz" dedi.

Avukat Karaaslan'ın İhsan Bora S. ile ilgili suçlamalarına sık sık bağırarak yanıt veren Leyla S. ve kızı Dilek S., hakim tarafından dururuşma salonundan çıkarıldı. Öldürülen Easter Giovanna Parker S.'nin annesi Joan Barbagallo Parker ise ifadesinde kızı ile ilgili birçok erkekle ilişkisinin kabul edilebilir bir yanı olmadığını belirtip, "Kızımla konuşuyorduk. Evini, eşini çocuğunu seviyordu. Eşinin kıskançlığını değil ama zaman zaman farklı ruh hallerinde olduğunu söylüyordu. Çok üzgünüz. Torunumuz B.S.'nin velayetini bize verilmesini talep ediyoruz, B.S.'yi ikinci evladımız gibi yetiştireceğimizden kimsenin şüphesi olmasın, o bize kızımın hatırası" dedi.

İhsan Bora S.'nin avukatları ise müvekkillerinin eşi tarafından aldatılarak ayrıca kavga sırasında kırık bira şişesini silah olarak kullanarak saldırması nedeniyle hem öfke hem de kendini savunma amacı ile bilinç kaybı yaşayarak böyle bir olay gerçekleştirdiğini ileri sürüp, Parker ile birlikte oldukları iddia edilen üç kişinin mahkeme tarafından çağrılarak dinlenmesini istedi. Sanık vekilleri, eşi tarafından öldürümlen genç kadının 'www.estherparker.com" adlı internet sitesindeki son üç yıllık verilerin incelenmesini de istedi.

Yaklaşık 6 saat süren duruşma ifadelerin alınmasının ardından Duruşma Telekomünikasyon İletişim başkanlığı'na (TİB) yazı yazılması ve tanıkların dinlenmesi için ertelendi.

Baba ve anne Parker'in mahkemenin bitiminden sonra adliyeden el ele ayrıldıkları ve yürümekte büyük güçlük çektikleri görüldü.