"Artık Çinlilerle yaşayamayız"

Washington’da yaşan  “Uygurların Anası” olarak tanınan Dünya Uygur Kurultayı Başkanı Rabiya Kadir, NTV’ye yaptığı açıklamada, “Urumçi’de 5 Temmuz günü barışçıl şekilde protesto yürüyüşüne çıkan kadın, çocuk ve gençler Çin hükümeti tarafından vahşice bastırılmıştır. Çin hükümeti, Doğu Türkitasan’daki olaylarda, Uygurluları suçlu gösterme yoluyla güvenlik güçlerinin vahşi tavrını örtmeye çalışıyor. Çinlilerin nefteri körüklenmiştir; Uygurlara saldırılar başladı...” dedi.  Çinlilerin bölgeye çok büyük bir silahlı güç yerleştirdiğini ve son olarak 4 genç kızın öldüğü haberini aldıklarını kaydeden Kadir, ölü sayısının binleri aşmasından endişe ettiklerini söyledi.

Çin’in, Doğu Türkistan’ı işgal ettiğinden beri baskıcı politika izlediğini belirten Kadir, “Yakın zamanda, Doğu Türkistan'ın tarihi şehri Kaşgar, yeniden imar bahanesiyle bozulmuş ve tahrip edilmiştir. Uygur medeniyetini yok etmeye çalışıyorlar. Dini, örfi, adeti baskı altına aldı. Siyasi baskı 60 yıldır devame diyor. Ekonomik baskı sürüyor.  Özellikle Çin’in iç bölgelerinden Doğu Türkistan’a milyonlarca Çinli yerleştirildi. Doğum kontrol uygulaması ile 7-8 aylık bebekler bile anne karnından alındı. Vahşi bir politika yürütmüştür. İşte bu siyasat, Uygurların sabrını taşırmış ve tabi bir sonuç olarak bunlar yaşanmıştır” diye konuştu.

Uygur Türklerinin sesi olmaya çalıştığını kaydeden Kadir, Çin hükümetinin kendisini engellemek için her türlü yolu denediğini anlattı.  2006 ve 2007 iki kez Türkiye’ye gelmek için Washington Büyükelçiliğine başvurduğunu ancak Çin’in baskısıyla “Türkiye’ye girmesi istenmeyen şahıs” ilan edildiği için vize verilmediğini belirten Kadir, “Türk yetkileri Doğu Türkistan halkına sahip çıkmalarını umuyorum. Barışçıl bir çözüm bulmak, şimdiki duruma çare üretmek için Türk yetkiklerle görüşmek istiyorum. Beni kabul etmelerini ve müzakere yapmak istiyorum” diye konuştu.