"Ayağımızı yorganımıza göre uzatırsak ayaklarımız büzüşür ve deforme olur"
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, dünyada yaşanan finansal krizin bir nedenin de aşırı borçlanma ve aşırı tüketim olduğuna dikkat çekerek, "Her şeyin aşırısı kötü. Ayağımızı yorganımıza göre uzatalım ama hep ayağımızı yorganımıza göre uzatırsak, yorgan değişmediği sürece bacaklarımız büzüşür ve büyüyemeyiz ve deforme olur. Dolayısıyla zaman zaman ayağımızı yorganın dışına çıkararak yorganın kısa olduğunun farkına varalım ve yorganı nasıl büyütürüz ona bakalım" dedi.
Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası (İNTES) Geleneksel Toplantısı Ankara Sheraton Otel'de düzenlendi. Toplantıda, İNTES Yönetim Kurulu Başkanı M. Şükrü Koçoğlu ve GAMA Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ergil Ersü'nün yanı sıra Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz da "Türkiye Ekonomisi ve Para Politikaları Uygulaması" adlı bir konuşma yaptı.
Yılmaz burada yaptığı konuşmada, İNTES Başkanı Koçoğlu'nun konuşması sırasında söylediği, "Ben, TÜİK'in verilerine güvenmiyorum. Merkez Bankası'nın verilerine güveniyorum" sözlerine ithafla, "Rakamlar ülkelerin namuslarıdır. Rakam oluşturma, bilgi toplama yöntemleri kamuoyuyla tartışılır. Üzerinde mutabık kalındıktan sonra toplanan bilgilerin doğruluğuna güvenmekte bizim borcumuz. Yoksa bunun bedelini ülke olarak çok ağır öderiz. Örneğin Arjantin, bu ülke uluslararası piyasalardan borç aldı. Bunlardan bir kısmını kendi ülkesindeki enflasyonun resmiydi, enflasyonla ilgili olarak rakamlarla oynadı ve dolayısıyla uluslararası piyasalarda endişeler ortaya çıktı. Oradaki yöneticilerde bunu inkar demediler. O nedenle mutabık kaldığımız, eldeki verilerle ortaya konulan rakamların doğruluğunu kabul edelim. Dolaysıyla biz de TÜİK'in rakamlarıyla hareket ediyoruz, rakamlarımızı onlardan alıyoruz" dedi.
İNTES Başkanı'nın konuşması esnasında değindiği "tasarruf mu daha iyi yoksa tüketim mi daha iyi" sözlerini değerlendiren Yılmaz , "Ne tasarruf kendi içinde iyi ve kötü ne de tüketim kendi içerisinde iyi ve kötü, iyi olan ekonomik rakamları rasyonel ve doğru bir şekilde kullanarak, toplam kaynakları en iyi şekilde kullanarak işsize iş, aşsıza aş ve gerekli tedbirleri almaktır. Bizim bir sözümüz var ayağımızı yorganımıza göre uzatalım diye, şu anda dünyanın başına bela olan finansal krizin bir nedeni de aşırı borçlanma ve aşrı tüketim. Her şeyin aşırısı kötü. Ayağımızı yorganımıza göre uzatalım ama hep ayağımızı yorganımıza göre uzatırsak, yorgan değişmediği sürece bacaklarımız büzüşür ve büyüyemeyiz ve deforme olur. Dolayısıyla zaman zaman ayağımızı yorganın dışına çıkararak yorganın kısa olduğunun farkına varalım ve yorganı nasıl büyütürüz ona bakalım" ifadelerini kullandı.
"Toparlanmaya ilişkin riskler sürüyor"
Yılmaz, gelişmiş ülkelerin ekonomilerinde toparlanmaya ilişkin riskler sürdüğünü belirterek, şöyle devam etti:
"Bildiğiniz gibi 2009 yılında Amerika Merkez Bankası yeşeren yeşil filizlerden bahsetmişti. Ancak 2010 yılının Mayıs ayına geldiğimizde bu yeşil filizler acaba sararıyor mu kuruyor mu diye bir endişe doğdu. Bugün gelinen noktada, yeşil filizler kurumadı ama çok fazla da boy atmadı bunu söyleyebilirim.
Küresel ekonomideki toplam sanayi üretimi ile ticaretin gelişiminde, Bugün gelinen noktada endeks toplam küresel sanayi üretiminin kriz öncesi seviyesinin üzerine çıktığını gösteriyor. Ancak burada, bu konu ile ilgili endeks içerisinde Çin, Hindistan, Türkiye Brezilya var. Krizin önceki seviyesinin üzerine çıktık ama özellikle ABD gibi ülkelerin kriz öncesi seviyelerinin gerisindeyiz.
Bugün İrlanda, İspanya ve Portekiz ve Yunanistan gibi ülkelerde bütçe açıklarının yüksek seyretmesi, borçların sürdürülebilirliğine dair endişe yaratmakta ve bu konuda büyümeye ilişkin başarı konusunda risk oluşturmaktadır."
"İstihdamda iyileşme devam ediyor"
Türkiye'de İlk üç çeyrekte 1 milyonun üzerinde istihdam yaratıldığını kaydeden Yılmaz, "Türkiye de istihdamda iyileşme devam etmekle beraber, işsizlik rakamlarının bir müddet daha kriz öncesi piyasalardan yüksek seviyelerde olacağını tahmin ediyoruz.
Türkiye ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde kriz öncesi seviyesine geri dönmüş, yılın üçüncü çeyreği itibariyle de bu rakamın üzerinde seyretmekte. Üç dönemdir büyüme oranlarına baktığımızda yüzde 8'in üzerinde yüzde 9'a yakın bir büyüme söz konusu. İkinci çeyrekteki hızlı büyümenin ardından, üncü çeyrekte iktisadi faaliyetler kısmı bir yavaşlama göstermiş ve inşaat sektörü de kriz öncesi seviyenin oldukça altında seyretmekte. Ülkemizde iç talebin çektiği bir büyüme ile karşı karşıyayız. Dolayısıyla ülkemizdeki bu büyüme iç talebin gidişi ile ortaya çıkmış durumda ve son birkaç ayda da bu hissediliyor" diye konuştu.
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!