Aydınlanma bilgesi Tanilli anıldı

İÜ Hukuk Fakültesi Toplumcu Hukukçular Kulübü’nce düzenlenen panelin açılış konuşmasını yapan Toplumcu Hukukçular Kulübü’nden Hatice Demir Server Tanilli’nin, yalnızca akademisyen değil, bir aydın, yurtsever ve en önemlisi halkıyla asla bağlarını koparmayan bir bilim emekçisi olduğunu belirterek, “Kendisini geçtiğimiz Kasım ayında kaybettik; fakat arkasında bir külliyat bıraktı. Hiçbir karanlık, onun aydınlanma mücadelesini boğmaya yetmedi” dedi.

İÜ Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adem Sözüer de bu saygı günlerinde hesaplaşacaklarını, 12 Eylül darbesiyle hesaplaşmanın boyutlarının çok daha derinlere inmesi gerektiğini vurguladı. Sözüer, bu yüzden yalnızca 1-2 kişiyle yapılan hesaplaşmanın istedikleri sonucu vermeyeceğini belirterek, “Bu yüzden sadece 1-2 kişiye yönelik bir hesaplaşma bize istediğimiz sonuçları vermeyecektir. O yüzden Server Tanilli ile ilgili bu saygı gününde, öğrencilerimiz güzel bir şey yaptılar. Akademi, aydınlanma ile ilgili bu insanların oluşturmaya çalıştıkları misyonu tekrar gündeme getirerek kurşunları sıkanlara cevaptır” diye konuştu.

İÜ Hukuk Fakütesi öğretim üyesi  Prof. Dr. Mehmet Semih Gemalmaz da, Türkiye’de kurumların içinin boşaltıldığını belirterek, “Üniversiteler kötü, mahkemeler de kötü. Üniversitede insanlar korkutulup sindiriliyor. Sadece öğrenciler üzerinde değil, öğretim elemanları üzerinde de var bu baskı. İşimiz zor; ama umutsuz değilim” dedi. Bir Hintli düşünürün, aydınlık için büyük bir sessizlikle elinde kandili tutan adamın unutmaması yönündeki sözünü anımsatan Gemalmaz, “İşte Server Tanilli gibi hocalar işte o kandili elinde tutanlardır. Bizim onlara sadece gönül borcmuz yok, aklen de borçluyuz” diye konuştu.

Cumhuriyet gazetesi yazarı Şükran Soner de konuşmasında bu çağda bilim insanına düşen sorumlulukların çok daha fazla olduğuna dikkat çekerek, “Yorulmak, kaçmak yerine Server Hoca gibi olmak, onu örnek almak, onun kadar dirençken olmaktır. Herkes onun gibi olamayabilir; ama herkes ondan kendine dersler çıkarmalıdır. Hoca ülke sevgisini, insan sevgisini, birikim, çalışkanlık, çaba özveri, inat dolu bir hayat yaşadı” dedi.

Toplumcu Hukukçular Kulübü Üyesi Onur Güneş ise konuşmasında 12 Eylül davasına değinrerek, “Bir tiyatro oyunu seyreder gibiyiz. Onun (Kenan Evren) kurduğu bu baskıcı ve gerici düzen o kadar çok şeyi onursuzlaştırdı ve içini boşalttı ki gerçekten bu düzenin, içi geçmiş iki paşayı bile yargılayabileceğini düşünmüyorum” dedi.