Bakan Çelik'ten Canan Karatay'a tepki (20.01.2016)

<video:467146>

Bakan Faruk Çelik, Ankara Gür Kent Otel'de düzenlenen 15. Ulusal Tarım ve Gıda Kongresi'ne katıldı.

Hiçbir bilimsel veriye dayanmadan vatandaşları tedirgin eden söylemlerde bulunan reyting gıdacıları olduğunu söyleyen Çelik, "Sabah tam kahvaltı saatinde konuşuyorlar. Onu yiyin, bunu yemeyin, bunu yiyin, bunu yemeyin. Yazık ya yazık açık soyluyorum yazık. Ayıptır yani bu isminizin başındaki ünvana ayıptır. Buradan sorumlu bütün bilim adamlarına sesleniyorum. ‘Narenciye yemeyin’ diye bir şey olur mu ya. ‘Meyve sebze yemeyin, et yemeyin, ekmek yemeyin ekmek zehirlidir’ bunları diyen insanlar bu ülkenin vergileriyle yetişmiş olan insanlar bir yarış haline girmişler. Sen daha mı çok yasak getireceksin ben mi daha çok yasak getireceğim gibi bir tablo oluşturuluyor." diye konuştu. Bütün ürünlerin insanların hizmetine sunulduğunu ifade eden Çelik, "Bir bilim adamı çıkıp der ki, ‘Şu üründen şu kadar tüketmeniz yararlı olur. Şöyle bir rahatsızlığınız varsa bu ürünleri, değil de bu ürünleri tüketseniz iyi olur’.. Bunu bilimsel bir sorumluluk içerisinde konuşursunuz. Rastgele gelişigüzel ‘onu yemeyin bunu içmeyin’ ne demek yani? Et de, süt de, ekmek de, meyve ve sebze de faydalıdır.” açıklamasında bulundu.

Canan Karatay'dan korkutan ekmek açıklaması

'SORUMLU BİLİM ADAMLARINI GÖREVE DAVET EDİYORUM'

Tarım Bakanı Çelik, sorumlu bilim adamlarını göreve davet ettiğini ifade ederek şöyle konuştu: "Çıkınız siz de doğruları konuşunuz. Bilmiyorum bazıları kimin adına, ne adına konuşuyor. Hangi menfaat ilişkiler çerçevesinde bunlar konuşuluyor? Bu yaklaşımların doğru olmadığını ve bunları bir bilimsel yaklaşım çerçevesinde ortaya konması açısından söylüyorum. Siz çıkıp diyorsunuz ki 'süt şudur, yoğurt budur, ondan sonra evdeki yoğurdu yiyin' diyor. Ya iyi de caddede, sokakta, sütü kapınıza getiren adam kaç saat sonra bu sütü getirdi? Hangi mikroorganizma içinde oluştu? Ne gibi tehlikelerle karşı karşıya süt aldığınızın farkında mısınız? O çok ileri teknoloji ile oluşan süt ve yoğurt sanayi ile ilgili sanayiyi ret ediyorsunuz. Sonra kapınıza ne olduğu belli olmayan sütle siz diyorsunuz ki 'evde yoğurt yapın.' Bu ne kadar sakat bir yaklaşım, nasıl bu yolu açarsınız? Bu kadar denetimlerden bahsediyoruz, insan sağlığı ile ilgili hassas bir konu olduğu için yanlış bir adım atılmasın diye titiz davranırken, siz mevcut, üretilen mallarla ilgili hiçbir inceleme ve sağlıklı bir değerlendirme yapmadan tümünü bir kenara atıyorsunuz. Sonra sağlık sorunları ile karşı karşıya kalacak olursak ne olacak? Onun için bilimsel sorumluluk diyorum bu iş bir yarış halinden çıksın bırakın ya. Bırakın üreticiyi de üzmeyin çiftçi bin bir zahmet buğdayını sütünü alıyor bunlara pazar bulalım diye uğraşıyor sizin bir açıklamanız tüketici açısından kafaları karıştırıyor ve olmadık sıkıntıları ortaya çıkarıyor. Buna hakkınız yok. Havalar soğuk bırakın millet kendi C vitaminini alsın meyve ve sebzesini tüketsin. Tavsiye edecekseniz oranını söyleyin. Ama tümden sağlıklı insanları bu imkanlardan mahrum edecek bir yaklaşımı da doğru bulmuyorum. Gerçekten sağduyulu bilimsel açıklamalara bu alanlarda ihtiyaç olduğunu ve ilgili bilim adamlarımızı göreve davet ediyorum.”

“BU KADAR TARIMA VE HAYVANCILIĞA ELVERİŞLİ COĞRAFYADA ET İTHAL ETMEYELİM”

Çelik, tarıma ve hayvancılığa elverişli bir coğrafyada et ithal etmeyecek bir noktada olmaları gerektiğini belirterek, “Et ithal etmeyelim. Yani meralardan bahsediyoruz. Bu kadar tarıma ve hayvancılığa elverişli coğrafyadan ve iklim şartlarından bahsediyoruz o halde et ithal etmeyecek bir noktada olmamız gerekiyor. Bununla ilgili adımlar bakanlığımız tarafından atılıyor” dedi.

“SABAH 30 BİN TON ET KAPIYA GETİRME İMKANIMIZ VAR SAT BAKALIM NE SATACAKSINIZ”

Bakan Çelik, 'et ithal etmeyelim' dedikleri anda spekülatörlerin et fiyatlarını yükselttiğine de işaret etti. Çelik, bu konuda şunları söyledi “Yani biz et ithal etmeyelim dediğimiz an bir başka dalga ortaya çıkıyor. Diyorlar ki mevcut et fiyatlarını yükseltelim. Buna kesinlikle fırsat vermeyiz. Buna kapı aralanmayacağının herkesin bilmesini istiyorum. Şu anda 30 bin ton sabah kapıya getirme imkanımız var. Getiririz sat bakalım ne satacaksınız. O zamanda bu çevreler üreticiyi mağdur etme gibi bir tablo oluşturuyor. Biz üreticimiz mağdur etmek istemiyoruz. Piyasa koşulları neyse üretici için maliyet neyse o maliyetin altında veya o maliyet çerçevesinde değil üreticinin de kazandığı bir piyasanın oluşması için gayret gösterirken spekülatörler ortada bir neden yokken et fiyatlarını yükseltmeye kalkması kabul edilemez. Orta vadede yaptığımız çalışmalar var. Spekülatörlere karşı elimizin güçlü olduğunu ve her an müdahale imkanı olduğumuzu bilmelerini istiyorum. Piyasayı bu anlamda meşgul etmesinler. Bu temel gıda üzerinde oynamasınlar. Kendilerini buradan ikaz ediyorum.”