Bakan Davutoğlu'dan BDP'ye ziyaret

Davutoğlu, dış politika konularında genel bir değerlendirmenin yapıldığı BDP'yi ziyaretinin ardından basın mensuplarına açıklama yaptı.

Yasama döneminin başlaması vesilesiyle parlamentoda grubu bulunan partilerden dış politika konuları ile ilgili randevu talep ettiğini, bunun, geçen yıl başlattıkları bir gelenek olduğunu belirten Davutoğlu, bu bilgilendirmelerin meclisi bilgilendirmenin bir alternatifi olmadığını söyledi.

Bazı kapalı veya açık oturumlarla TBMM'yi bilgilendirmenin kendileri için bir tercih değil, zorunluluk olduğuna işaret eden Davutoğlu, Dışişleri Komisyonu'nu da değişik vesilelerle bilgilendirdiklerini belirtti.

Bilgilendirme taleplerine CHP ve BDP'nin olumlu cevap verdiklerini hatırlatan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"MHP'den maalesef, meclisi bilgilendirme yönünde bir cevap aldık. Bu dediğim gibi ona alternatif değil. Ancak daha uzun süreli, daha rahat bir ortamda, konunun arka planına da girerek genel başkanlarla tartışmak özel bir imkan sağlıyor. Onun için Sayın Kılıçdaroğlu ile yaptığım görüşme de planladığımızdan uzun olmuştu. Eşbaşkanlar Sayın Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışanak ile yaptığımız görüşme de planladığımızdan uzun oldu. Sadece Dışişleri Bakanı ve genel başkan olarak değil, bu ülkenin geleceği ile ilgili sorumluluk taşıyan vatandaşlar, aydınlar olarak da bizim birçok konuyu böyle bir tarihi süreçten geçerken çok dostane açık bir şekilde tartışmamızda fayda var."

Herkesin bölgeyle, dünyayla, ülkeyle ilgili büyük resmi nasıl gördüğünü birbirine aktarması halinde detaylarda gelecek eleştirilerin daha doğru bir zeminde geleceği anlayışında olduklarını ifade eden Davutoğlu, eleştirilerin önünü kapatmak gibi bir niyetlerinin olmadığını söyledi.

Görüşmenin odak noktası Ortadoğu

Toplantıda çok samimi bir atmosferde birçok konuları paylaştıklarını dile getiren Davutoğlu, konunun odak noktasını Ortadoğu'daki değişim süreci ve Türkiye'nin bu süreçte takip ettiği politikanın oluşturduğunu belirtti.

Görüşmede, Tunus'taki olayların başlamasından bugüne kadar takip edilen politikayı detaylı olarak aktardığını anlatan Davutoğlu, Ortadoğu bölgesinin Türkiye'nin bölgesi ve halkların da kardeş halklar olduğunu ifade ettiğini söyledi.

Toplantıda, Ortadoğu'daki büyük değişim dalgasında Türkiye'nin de sorumlulukları bulunduğuna işaret ettiğini dile getiren Davutoğlu, Türkiye'nin demokrasisi, ekonomisi ve aktif dış politikasıyla bölgede örnek olduğunu vurguladığını kaydetti.

"Türkiye'nin tutumu bölgenin geleceğini belirleyecek"

Bölge halklarının taleplerinin birçoğunda Türkiye'ye özellikle atıfta bulunulduğunu belirten Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Böyle bir dönemde Türkiye'nin demokrasisinin sağlıklı işlemesi, istikrarının güç kazanması, sadece Türkiye'nin geleceği için değil, bölgenin geleceği açısından da büyük önem taşımaktadır. Türkiye bu anlamda bir referans ülkedir bölgede. Bu referans ülkenin, bu akil ülkenin takınacağı tutum bölgenin geleceğini belirleyecek, etkileyecek. Bunu herkes kabul ediyor. Bölgede de kabul ediliyor, uluslararası camiada da. Bu dönemde iktidarıyla, muhalefetiyle, hangi siyasi görüşe, hangi etnik veya mezhebi arka plana sahip olursak olalım hepimizin en öncelikli görevi bu referans ülke olma konumunun tabiri caizse en önemli omurgasını teşkil eden Türk demokrasisini sağlıklı işletme konusunda üzerimize düşeni yapmaktır. Anayasa çalışmalarımızı en iyi şekilde, en kapsamlı ve katılımcı bir şekilde sürdürmektir."

Önümüzdeki süreçte, bütün Ortadoğu halklarının doğal bir şekilde eklemlendiği bir sürecin de, çatışmaların veya gerilimlerin de yaşanabileceğine dikkati çeken Davutoğlu, bu tarihi aşamada herkesin doğru kararlar alması gerektiğini söyledi.

Türkiye olarak bütünleştirici, kuşatıcı, halklar ve devletler arasındaki ilişkileri uzlaştırıcı bir yol takip ettiklerini ifade eden Davutoğlu, görüşmede bu konuların arka planını ve özellikle Suriye konusunda kapsamlı bilgi sunduğunu kaydetti.
 

Sorular

Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Davutoğlu, görüşmede Hükümete sınır ötesi operasyon yetkisi veren tezkere konusunun gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine, bu konunun gündeme gelmediğini söyledi.

Türkiye'nin yükselen profilinde terörün en önemli engeli teşkil ettiğini belirten Davutoğlu, bu konuları bu bağlamda konuştuklarını ve dostane bir şekilde paylaştıklarını kaydetti.

Davutoğlu, "Demokrasinin temel ilkelerini hayata geçirmek ve terör ortamından Türkiye'nin uzaklaştırılması konusundaki karşılıklı görüşlerimizi de paylaştık. Ancak bu Ortadoğu konteksti içinde yapılan bir tartışmaydı. Detaylı olarak bir iç siyasi tartışma anlamında değildi" dedi.

Bugün bir gazetede yer alan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşmeye ilişkin haberin hatırlatılması üzerine de Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Doğrusu ben bunu okuyunca üzüldüm. Bir gazetemizde, sanki Esad'la yapılan yeni bir konuşma gibi yansıtılan, benim Sayın Kılıçdaroğlu ile görüşmeme atıfla yapılan bazı yorumlar var. Ben genel başkanlarla yaptığım görüşmeleri, devlet mahremiyeti içinde yaparım, yaptım. Oradaki görüşmelerle ilgili ve başkalarının başkalarıyla yaptığı görüşmelerle ilgili yorumda bulunmam ama bu konuda Suriye'den bir mesaj, doğrudan bir şey gelirse bu konuda verecek cevabımız da vardır."