Bakanlıktan 5 yıldızlı otelde iş kazaları sempozyumu: Ölen işçilerin 'maliyeti' konuşuldu

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından Swiss Otel’de düzenlenen “Güvenli İnşaat Sempozyumu”nda konuşan Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Serhat Ayrım, Türkiye’de iş kazalarının yıllık maliyeti 80 milyar lira olduğunu söyledi.

Bakanlıktan 5 yıldızlı otelde iş kazaları sempozyumu: Ölen işçilerin 'maliyeti' konuşuldu
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 06.12.2017 - 16:48

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Serhat Ayrım, “Ülkemizde 2016 yılında iş kazalarının toplam maliyetinin 80 milyar TL olduğu tahmin edilmektedir. Bu maddi kayıplar telafi edilebilse bile kaybedilen hayatların telafi edilmesi mümkün olmamaktadır” dedi. İş kazalarında ölen işçilerin sayısının anılmadığı sempozyumda, yürürlük tarihi 3 kez ertelenen İş Güvenliği Yasası'ndan bahsedilmezken, işçilerin 'eğitimsiz olmaları ve cahil cesareti' yüzünden yaşamlarını yitirdikleri vurgusu öne çıkarıldı. 

Yasa 3 kez ertelendi... Madenci yine 'Allah'a emanet'

71 işçi mobbing ve çalışma koşulları nedeniyle canına kıydı

OHAL'de iş cinayetleri artıyor: Yılın ilk on ayında 1683 işçi yaşamını yitirdi

OHAL'de işçinin adı yok... Eylül ayında can veren 147 işçinin 13'ünün yaşı bile bilinmiyor

Hedef sıfır kazaydı 4 ayda 753 işçi yaşamını yitirdi

5 yılda 260 çocuk çalışırken öldü

5 YILDIZLI OTELDE TOPLANDI

 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yüksekte çalışma kaynaklı iş kazalarının önlenebilmesi ve çalışanların sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamında faaliyetlerini sürdürebilmelerini sağlamak amacıyla düzenlenen “Güvenli İnşaat Sempozyumu” Swiss Otel’de başladı. İki gün sürecek sempozyumda konuşan Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Serhat Ayrım, “Sosyal güvenlikten mesleki eğitime kadar çok geniş bir alanı kapsayan çalışmalar yapıyoruz. Ülkemizde 2016 yılında iş kazalarının toplam maliyetinin 80 milyar TL olduğu tahmin edilmektedir. Bu maddi kayıplar telafi edilse bile kaybedilen hayatların telafisi mümkün olmamaktadır. Bu konunun sadece iş yeri ve çalışan düzeyinde değil toplumun genelini doğrudan ilgilendiren bir öncelik olduğunu kabul etmemiz gerekmektedir. Sanayi devrimi ile başlayan üretim odaklı anlayış günümüzde yerini insan odaklı anlayışa bırakmıştır” dedi.

OKUL ÖNCESİ EĞİTİM

Bakanlığın mesleki eğitimin yanı sıra okul öncesi eğitimi de içine alan yaşam boyu eğitimi önemsediğini belirten Ayrım, “Kanun ve yönetmelik konusunda altyapı kesinlikle oluşmuştur ama bu yeterli olmuyor. Bilinçlenme çok önemli, bu yüzden ilkokullardan başladık ve iş sağlığı tedbirlerinin alınması için projeler geliştirdik. Meslek hastalıkları yüzde 100 önlenebilir bir durum. Burada da çok yeterli olduğumuz söylenemez. Eskiden üç tane meslek hastalıkları hastanemiz vardı. Birleşmeden sonra şu anda birçok üniversite ile meslek hastalıkları konusunda ortak protokoller hazırlandı. Ama yeterli olmuyor. Eğitim, eğitim, eğitim. Bu eğitimin olması için de yalnız bakanlık olarak bunu başarmamız mümkün değil. Ama hep birlikte bu taşın altına elimizi koymadığımız sürece bu sorunun altından kalkmamız mümkün değil. İşverenlerin bu konuda çok dikkatli olmasını istiyoruz. Bir can bile bizim için çok önemli” diye konuştu.

“HER 3 ÖLÜMLÜ KAZADAN 1'İ İNŞAAT SEKTÖRÜNDE”

İş sağlığı güvenliği bilincinin yaygınlaşmasını sağlamak amacıyla faaliyetler yürüttüklerini söyleyen İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü Başkanı Furkan Yıldız ise toplumun her katmanında iş sağlığı güvenliği bilincinin yaygınlaşmasını sağlamayı amaçladıklarını belirtti. İnşaat sektöründeki iş kazaları diğer sektörlere nazaran daha fazla olduğunu dile getiren Yıldız, “Her 3 ölümlü kazadan birinin inşaat sektöründe, bunlarından birinin de yüksekten düşme nedeniyle gerçekleştiğini ortaya koyuyor. Cephe iskeleleriyle başladığımız projemize cephe kenar korumalıklarını da projeye dahil ettik. İnanıyoruz ki bu tür kazalarda gözle görülür azalmalar sağlayacağız” ifadelerini kullandı.

İş kazalarının önlenmesi için işçinin alınabilecek önlemler konusunda eğitilmesi gerektiğini savunan EBSO Başkan Vekili Erdoğan Çiçekci de uygulama ile ilgili konuların hazırlanması bakımından bakanlığıma gerekli desteği sunmaya hazır olduklarını söyledi.

 “BİRÇOĞU CAHİL CESARETİ VE EĞİTİMSİZLİKTEN KAYNAKLANIYOR”

İnşaat sektörünün aynı zamanda en çok iş kazasının yaşandığı sektör olduğuna dikkat çeken İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş da şunları söyledi:

“Sektör önemli ama işçilerin can güvenliği hepsinden önemli. Ben aynı zamanda 40 yıldır inşaat sektöründe çalışıyorum. Yaralanma ve ölüme yol açan kazalar yaşandığı için bunun acısını yaşamış biri olarak şunu söyleyebilirim ki, birçoğu cahil cesareti ve eğitimsizlikten kaynaklanıyor. Onlarca metre yükseklikte cambazlık yapıyorlar. Ölümlü iş kazalarının en çok yaşandığı sektör inşaat sektörü. En çok yüksekten düşerek ölümlü kazalar oluyor. Mesleki olarak bir eğitimden geçmesi gerekiyor bu kişilerin. Mesleki yeterlilik belgesi denen bir belgeyi de alması lazım. İşçilerin çoğu eğitimsiz. Bu nedenle mesleki yeterlilik belgesi zorunluluğu 2015 yılında yürürlüğe girdi. 2 yıldır mesleki yeterlilik belgesi vermek üzere çalışma yapıyoruz. En çok sorun olan inşaat sektöründeki dokuz iş kolunda belgelendirme çalışmalarına başladık. Çok başvuru yok. Eğitimli olmak gerekiyor.”

"İŞ GÜVENLİĞİ EİĞTİMDEN GEÇİYOR"

Türkiye ekonomisine ciddi katkı sağlayan inşaat sektöründe iş kazalarının kronik hale geldiğini dile getiren Dokuz Eylül Üniversitesi Rektör Vekili Erdal Çelik, “Yatırım ve destekler yeni Türkiye’nin istikrarlı ekonomisini güçlendiriyor. Yurt içinde yüzlerce sektörü doğrudan etkileyen ve çok sayıda kişiye iş imkanı sağlayan inşaat sektörü, Türkiye ekonomisine ciddi katkılar sağlıyor. Buna karşın sektör kronik hale gelen iş sağlığı ve güvenliği konularıyla baş etmek zorunda kalıyoruz. Tuğla örmenin, beton dökmenin ötesinde düşünmemiz gerekiyor. Mühendislik uygulamalarıyla insan psikolojisine kadar hayatın ve bilimin her unsuruna dikkat etmemiz gerekiyor. İşçimize bareti giydiremiyoruz, sigortalı çalışmanın önemini anlatamıyoruz. İş güvenli algısını hayatın her döneminde yeniden ele almamız gerekiyor. Bu da eğitimden geçiyor. Sadece işveren ve çalışan olarak değil konuyu bir bütün olarak ele almamız lazım. Güvenli inşaatın ilk adımı yetişmiş insan gücünden geçiyor. Yeni ve yerli bir iş modeli geliştirmemiz şart. Bu alanda akademi çalışmaların da desteklenmesi gerekiyor. İş sağlığı güvenliği konusunu asla ertelememiz gerekiyor” diye konuştu.

"İKİ GÜN SÜRECEK"

Sempozyuma İzmir Vali Yardımcısı Fatih Damatlar, İzmir Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkan Vekili Erdoğan Çiçekci, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Sırrı Aydoğan, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektör Vekili Erdal Çelik ve çok sayıda sektör temsilcisi katıldı. Sempozyumda, inşaat sektöründeki çalışanlar, işverenler, İSG profesyonelleri, kurum ve kuruluşlar gibi tüm taraflara yönelik olarak oturumlar gerçekleştirilecek. Bu kapsamda 6-7 Aralık tarihlerinde İzmir ilinde gerçekleştirilecek sempozyumda 30’dan fazla konuşmacı 6 oturumda yaklaşık 500 katılımcıyı bilgilendirerek, katılımcılara ‘Güvenli İnşaat’ vizyonu doğrultusunda 5 farklı rehber dağıtılacak. 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler