Balyoz'da 'hakaret' polemiği
''Balyoz Planı'' davasına ilişkin ara kararını açıklayan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık avukatlarından Şule Nazlıoğlu Erol'un, ''atlama'' sözcüğünü kullanarak kendisine hakaret ettiği iddiasıyla savcı Savaş Kırbaş hakkında suç duyurusunda bulunulması talebini, Türk Dil Kurumu'nun (TDK) Büyük Türkçe Sözlüğü'nden alıntı yaparak reddetti.
Mahkeme heyetinin, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesinde, 28 Ekim 2011'de yapılan duruşmaya ilişkin açıkladığı ara kararda, sanık avukatlarından Erol'un, duruşma savcısı Kırbaş hakkında, 13 Ekim 2011 tarihli duruşmada beyanların alınması sırasında kendisine ağır hakarette bulunduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulunulmasını talep ettiği belirtildi.
Kararda, duruşma tutanağına göre, savı Kırbaş ile avukat Erol arasında geçen konuşma şu şekilde yer aldı:
''Cumhuriyet Savcısı Kırbaş: Delillerin tartışılması kime aittir, askeri yargıya mı aittir?
Sanık Ahmet Zeki Üçok: Bekleyin 1 dakika, sorunuza cevap verebilir miyim?
Kırbaş: Buyurun.
Bir kısım sanıklar müdafii Av. Şule Nazlıoğlu Erol: Oraya mı ait, buraya mı ait?
Kırbaş: Avukat hanıma sormadığımız halde avukat hanım konuşuyor.
Mahkeme Başkanı: Avukat hanım siz müsaade edin.
Kırbaş: Yani biz böyle atılıp laf alıyor muyuz? Ben sanığa soru soruyorum. Avukat hanım oradan atlıyor.
Mahkeme Başkanı: Savcı bey şey yapalım
Erol: Sözünüze dikkat edin.
Kırbaş: Atlıyor, atlıyor evet
Erol: Atlamıyorum ben. Sözünüze dikkat edin. Atlıyor diyemezsiniz.
Mahkeme Başkanı: Bakın, yanlış ifade edilen bir şey, yani söze müdahale ediyor diye düzeltelim. Şimdi bakın.
Bir kısım sanıklar müdafii Av. Celal Ülgen: Avukat arkadaşımıza atlıyor diyemez.
Mahkeme Başkanı: Avukat bey siz de müsaade edin, toparlayalım.''
Savcı Kırbaş'ın söz konusu diyalogda kullandığı ''atılmak'' ve ''atlamak'' ifadelerinin, konuşmanın gelişimine göre bir bütün halinde değerlendirildiğini belirten heyet, ara kararında, ''Türk Dil Kurumu'nun Büyük Türkçe Sözlüğü'ne göre 'bir konu konuşulurken birden araya girip konuşmaya başlamak' anlamına gelen 'söze atılmak' anlamında kullanıldığı açık olarak anlaşıldığından suç duyurusunda bulunulması talebinin reddine karar verilmiştir'' ifadesini kullandı.
Mahkeme heyeti, sanıklardan Yusuf Ziya Toker'in, 23 Ağustos 2011, Kubilay Aktaş'ın 6 Ekim 2011, Ahmet Küçükşahin'in 6 Ekim 2011 ve 14 Ekim 2011, Memiş Yüksel Yalçın'ın 7 Ekim 2011, Ahmet Zeki Üçok'un 11 Ekim 2011, avukat Celal Ülgen'in 13 Ekim 2011, avukat Şeref Dede'nin 14 Ekim 2011 ve avukat Ali Fahir Kayacan'ın 14 Ekim 2011 tarihli celsedeki beyanları nedeniyle Silivri Cumhuriyet Başsavcılığına gereğinin yapılması için müzekkere yazılmasına da hükmetti.
Bu arada, davanın tutuklu sanıklarından Albay Sırrı Yılmaz'a, ölen kayınvalidesi Seher Ayten Fidan'ın Ankara'da yapılacak cenazesine katılabilmesi için İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi heyetince iki gün süreli cenaze izni verildiği de öğrenildi.
En Çok Okunan Haberler
- Cinsel içerikli videolar çeken karı-koca tutuklandı
- İstanbul'da berber ücretlerine dev zam!
- Kılıçdaroğlu’ndan videolu mesaj
- Özgür Özel, Erdoğan'a seslendi
- 'Hukuki başvurular yapılacaktır'
- Anlattığı anlar ortaya çıktı!
- Ölü ve yaralılar var!
- Kayak merkezinde korkunç anlar... 17’si ağır 30 yaralı!
- Erdoğan'dan Özel'in 'savaş ilanı' sözlerine yanıt
- Cem Yılmaz'ın yeni evi dudak uçuklattı!