"Benimsemek mümkün değil"
Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt, terör örgütü PKK üyelerinin teslim olması sırasında yaşananlara ilişkin, ''Bunu benimsemek mümkün değil. O görüntüler, çok kötü görüntülerdi. İnşallah bir daha yaşanmaz'' dedi.
Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Beykent Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezinin (BÜSAM) 2009-2010 eğitim-öğretim yılı açılışı kapsamında düzenlenen ''Türkiye-Irak-Suriye Üçgeni'' konulu açık oturuma katıldı.
Salona girişi sırasında alkışlanan Büyükanıt, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin jeopolitik olarak ''çok belalı'' bir coğrafyada yer aldığına işaret etti.
Büyükanıt, ''Bir taraf Balkanlar, hep kriz alanları. Bir taraf Kafkaslar, yarın ne olacağı belli değil. Altta Irak, belirsizlik ortamı var. Bir taraf İran, bir taraf Suriye, böyle bir belalı coğrafyada yaşıyoruz. Tarihe baktığımızda, bu topraklarda sadece güçlü ülkeler hayatlarını idame ettirmişler'' diye konuştu.
''Türkiye'nin Irak'la ilgili bir politikası yok'' diyen Büyükanıt, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Bir şeyin politikası olabilmesi için uygulanabilir olması lazım. Güvenlik söz konusuysa, o politikaların kuvvetle desteklenmesi lazım. 'Kerkük'e bir şey olursa, biz buna sessiz kalmayız'. Kalmayıp ne yapacaksınız? Eğer böyle bir planınız yoksa hiç sesinizi çıkarmayacaksınız, çünkü o zaman güvenilirliğiniz zayıflıyor. Irak'ın kuzeyindeki durumu biz yarattık, Türkiye yarattı.''
Büyükanıt, 1 Mart Tezkeresi'nin reddedilmesiyle ABD'nin büyük bir şok yaşadığını ifade ederek, ''1 Mart Tezkeresi geçseydi, Silahlı Kuvvetler de kuzeyde belli bir bölgeye kadar girecekti. O bölge yaklaşık 30 kilometre civarında. Türkiye'nin de doğal hududu diyebiliriz oraya. Kimsenin toprağını işgal etmeye gitmeyecektik, ama orayı kontrolümüz altına alsaydık şimdi Barzani'ye böyle kızmaya lüzum kalmazdı'' şeklinde konuştu.
ABD'nın Irak'tan askerlerini çekmesi konusuna da değinen Büyükanıt, ''Irak'ta bildiğimiz bir devlet kurulmayacak Amerika gitse. Üç grup var; Sünniler, Şiiler ve Kürtler. Amerika desteğiyle çıkan Irak Anayasasına baktığımızda, kuzey tamamen bağımsız bir bölge olarak korunuyor. Irak güvenlik güçleri Irak'ın kuzeyine giremez, ama Kürt gruplar Bağdat'a da Basra'ya da gider'' diye konuştu.
Büyükanıt, Irak konusuna çok sağlıklı bakamadığını belirterek, aynı istikrarsızlık olasılığının Suriye için de söz konusu olduğunu söyledi. Su probleminin Türkiye'nin önüne geleceğini ifade eden Büyükanıt, AB'nin çeşitli kuruluşlarından, sınır aşan suların uluslararası komisyon tarafından yönetilmesini öngören teklifler geldiğini aktardı.
Büyükanıt, Türkiye'nin bulunduğu coğrafyada tüm komşularıyla dost olması gerektiğinin altını çizerek, ''Ancak bu komşularla olan çıkar ilişkilerimiz sürtüştüğü zaman ne olacak, onu iyi hesaplamak lazım. Bu olasılık var mı? Var'' diye konuştu.
Oturum sonrası bir gazetecinin, 29 Ekim resepsiyonunda Ergenekon soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz ile aralarında bir diyalog geçtiğini hatırlatması üzerine Büyükanıt, ''Bitti geçti o. Bu konuya girmek istemiyorum. Konferansın havasını bozmayalım'' dedi.
Büyükanıt, terör örgütü PKK üyelerinin teslim olması sırasında yaşananlarla ilgili soru üzerine de ''Bunu benimsemek mümkün değil, o görüntüler, çok kötü görüntülerdi. İnşallah bir daha yaşanmaz'' diye konuştu.
BÜSAM danışmanı emekli Tümgeneral Kuloğlu
BÜSAM Danışmanı Emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu da Suriye'nin son 10 yıl hariç Türkiye ile sürekli rekabet ve çekişme içinde olduğunu söyledi.
''Suriye'nin, Türkiye'nin düşmanlarıyla da işbirliği yapmayı ihmal etmediğini'' dile getiren Kuloğlu, ''soğuk savaş sonrasında Suriye'nin Türkiye'yi PKK ile rahatsız ettiğini'' kaydetti.
Kuloğlu, Suriye ile Türkiye arasında PKK konusunda yaşanan sürece de değinerek, Adana mutabakatından sonra iki ülke arasındaki ilişkilerin ilerlediğini kaydetti.
Suriye'nin büyük bir güçle İsrail'e angaje olduğunu ifade eden Kuloğlu, ''Suriye'nin üzerinden İsrail belası kalkarsa ve ABD baskısından kurtulursa ne yapacağını anlayamazsınız. Suriye yeniden bir Hatay konusunu, sınır aşan sular konusunu gündeme getirebilir'' diye konuştu.
Kuloğlu, Irak konusuna da işaret ederek, ''ABD Irak'ta çok yıprandı, çok zayiat verdi. Hesaplarının dışında şeyler oldu. Bunun için Irak'ta bu işi devam ettirmesinin bir anlamı kalmadığını gördü ve askerini geri çekme kararı aldı'' dedi.
ABD'nin Irak ile yapmış olduğu anlaşma gereği 2011 yılı sonuna kadar askerlerinin tamamen çekeceğini aktaran Kuloğlu, ABD'nin bu konuda büyük çapta olmasa da Türkiye'ye ihtiyacı olacağını söyledi.
Kuloğlu, ''Irak'ın kuzeyinde ABD himayesinde bir yapı var. ABD Irak'tan çekildiği zaman aşağı tarafta, Kürt bölgesinin aşağısında ne olacağını kestirmek mümkün değil. Bu nedenle ABD çekilirken kuzeye yaslanarak çekilmek istiyor, 'Irak'a yeniden bir müdahale gerekirse buradan edeyim' diye'' şeklinde konuştu.
''ABD'nin, PKK terör örgütünü açık ve net bir şekilde kullandığını'' savunan Kuloğlu, ''Erdoğan-Bush görüşmesinden sonra ABD'nin himaye ettiği PKK'yi ortak düşman ilan ettiğini, ancak Türkiye'nin Irak'ın kuzeyindeki yapıya müdahale etmemesini istediğini'' kaydetti.
En Çok Okunan Haberler
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Sette kavga çıkmıştı: Siyah Kalp dizisinde flaş ayrılık
- 6 asker şehit olmuştu