Bu da DTP'nin açılımı

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir Hakkari'de 4 askerin şehit olmasıyla ilgili olarak, 'Ben bir Kürt evladı olarak çıkıp derim ki, askere sıkılan kurşun bundan böyle bana sıkılsın" dedi.

Bu da DTP'nin açılımı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 01.09.2009 - 18:36

DTP'nin yaklaşık 1 milyon kişi hedeflediği ancak, DTP'ilere göre, 150 bin kişinin katıldığı mitingde ilk konuşmayı Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir yaptı.

Kürtçe başladığı konuşmasında Baydemir, "Tam üç kuşaktır, Şeyh Sait'ten, Seyid Rıza'ya, Mazlum Doğan'dan Enes Ata'ya, Diyarbakır Mart çocukları 3 kuşaktır savaşı kanı ve gözyaşını yaşıyoruz. Artık gelecek nesillere çocuklarımıza, kardeşliğine ve dostluğuna br kez daha inandığım Türk halkı. Gelecek nesillere isyanı miras bırakmayalım. Gelin birlikte onurlu bir gelecek onurlu bir barış inşaa edelim. Gelin bir kez daha Kürtlerden uzatılan bu eli havada bıraklayalım. Ey Türk anneleri sizin yaşadığınız acı elbetteki büyük bir acıdır. Ama emin olun sizin yaşadığınız acı kadar Kürt annelerinin yaşadığı acıda bir o kadardır. Sizlerin Her defasında göz yaşı döktüğünüz, filintanız evladınızın bir mezar taşı var. Ama bu coğrafyadaki annelerin evlatlarının bir mezar taşı dahi yok. Onların evlatları asit kuyularına atıldılar, göz altında kaybedildiler. Şimdi acılarımızı yarıştırarak acılarımız arasında bir ayrım koyarak onurlu bir barışa ulaşma şansımız yoktu. O halde geline bütün askerlerin bütün gerillaların, bütün sivillerin, bütün polislerin anısını ortaklaştıralım" dedi.
 

Çanakkale'deki şehitler anıtını örnek gösteren Baydemir, ortak barış ve uzlaşı ile birlikte ortak yaşam ve anıtların kurulmasından bahsetti. Acıların ortaklaştırılmasını talebinde bulunan Baydemir, vicdanların ortaklaştırılması halinde geleceğin de ortaklaşacağını savundu. Baydemir, şöyle dedi:
"Dün Çanakkale şehitliğine çiçek koyanlar. İşte burada Kürt'ün de Türk'ün de atası yatmaktadır diyenler. Çok iyi bilmeliyiz. Omuz omuza savaşan Kürtler ve Türkler Çanakkale'de bir gün evlatlarının Kürtlerin, dillerinin yasaklanacağını biliyorlarmıydı? Bunun için mi koyun koyuna savaştılar. Birlikte toprağa verildiler. Elbetteki hayır. Gelin adalete sığının diyorlar. Şeyh Sait'ten bu yana Enes Ata'ya uygulanan adalet, Mehmet Sincar'a uygulanan adalet pimi çekilmiş bombanın ellere verildiği adalet. Taş attığı için zafer işareti yaptığı için şu anda Diyarbakır ceazevinde bulunan çocuklara uygulanan adalet hangi adalete sığınalım? Zaten bunca acının ızdırabın temel nedeni bu adalet anlayışı değilmidir? O halde birlikte vicdanlarımızdan süzülmüş ortak bir adaleti mutlaka yaratmamız lazım. Bunu gerçekleştirmemiz lazım. İşte o zaman Türküyle, Kürdüyle, Çerkeziyle ortak bir gelecek inşaa edebiliriz"

Kimin ne kadar yaşayacağının bilinmediğini anlatan Baydemir, "Belki de rabbimin bana nasip ettiği bu son konuşmamdır. Onun için halkımın affına sığınarak birkaç dakika daha istiyorum. Barış, savaş, isyan ve inkar ikileminden artık bu ülke çıkmalıdır" dedi. Barışın, savaş, kavga ve ölüm ile öldürmekten çok daha zahmetli olduğuna dikkat çeken Baydemir, şunları söyledi:
"Barış için soyunanlar mutlaka bedellerini de göz önünde bulundurmalılar. Ama her halükarda alın teri, gözyaşına yeğlemeliyiz. Emek sarf etmesini, göz yaşına yeğlemeliyiz. Kürt Siyasetçisi de Türk siyasetçisi de aydını da. DTP'si de AKP'si de daha cesur olmak zorundadır, zorundayız. Ateşkes tek taraflı yürümez. Silahlar eşit oranda aynı anda susmalıdır. Eğer tek taraflı değil de çift taraflı silahlar sustuğunda dün Hakkari'de bir acı yaşadık. Ben bir Kürt evladı olarak çıkıp derimki askere sıkılan kurşun bundan böyle bana sıkılsın. Türk aydını, Türk politikacısı da çıksın desin de bundan böyle gerillaya sıkılan kurşun bana sıkılsın. Çünkü ölmekle, öldürmekle bu sorun çözülmez. Artık vicdanlarımızı ortaya koyma, vicdanlarla ortamlaşmanın zamanı gelmiştir ve geçmiştir. O halde son çağrımı yapıyorum ey kardeşilğine inandığım Türk aydını elininizi vicdanınıza koyun. Eğer siz olsaydınız 70 yıl boyunca Kürtleştirilmek, Araplaştırılmak isteseydiniz, özgürlüklerinizi ortadan kaldırılsaydı, kasabalarınızın isimleri değiştirilseydi, isyan etmeyipte ne yapacaktınız? Kürt özgürleştikçe Türk, Arap ta, Laz da özgürleşecektir. Allah Kürt ve Kürdistanı korusun. Sizler her zaman var olun."


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler