Bursa ve Eskişehir'den Gezi Parkı'na destek

Bursa Barosu, DİSK, KESK, TMMOB ve Bursa Tabip Odası’nın yaptığı ortak çağrı ile Atatürk Anıtı önünde toplanma ve Taksim Direnişi’ne destek olmak için Yıldırım, Osmangazi ve Nilüfer ilçelerindeki değişik toplanma noktalarında “Hükümet İstifa”,”Tayyip Şaşırma Sabrımızı taşırma”, “Her Yer Taksim, Her Yer direniş”,Faşizme Karşı Omuz  Omuza” sloganları atanlar önce AKP İl Başkanlığı’nın da bulunduğu Haşim İşçan Alanı’nda toplandı.

Burada, CHP bursa Milletvekili Sen Kaleli ile birlikte çok sayıda kadın da eyleme destek verdi. Yıldırım’da toplananlar da Atatürk Caddesi’ne doğru yürüyüşe geçti. Resmi polis ekiplerinin uzaktan izlediği yürüyüşler sırasında ev ve işyerlerindekiler de atılan sloganlara destek verdiler.

Bursa’daki kitlesel tepki için ortak çağrı metninde , barışçıl eylemlere uygulanan şiddetin gayrimeşru olduğu öne sürülmüş, halkına zulüm eden iktidar, meşruiyetini yitirdiğini bildirilmiş iktidardan şu istekler dile getirilmişti:

“Taksim Gezi Parkı‘nın park olarak kalacağı resmen ilan edilmelidir. Halka uygulanan şiddetin sorumluları hesap vermeli ve istifa etmelidir, bibe gazı  kullanımı yasaklanmalıdır.

Ülkenin dört bir yanında gözaltına alınan binlerce kişi hakkında hiçbir soruşturma açılmayacağı ilan edilmeli, yaratılan mağduriyetler nedeniyle halktan özür dilenmelidir. Taksim başta olmak üzere Türkiye‘deki tüm meydanlarda, kamusal alanlarda toplantı ve eylem yasaklarına son verilmelidir. Bu şartlar gayet açık, net ve meşrudur. Bu taleplere karşı uygulanan şiddet ise gayrimeşrudur.

Başbakanın ifadesiyle "Kendi halkına zulüm eden iktidar, meşruiyetini yitirmiş demektir."

Buluşalım’ çağrısına uyan binlerce kişi gece geç saatlere kadar Atatürk Caddesi’ni trafiğe kapatarak,



Atatürk Anıtı önünde Başbakan Erdoğan ve iktidarı protesto etti. Dakikalarca ‘ faşizme karşı omuz  omuza’, ‘gemileri yaktık dönüş yok’, ‘hükümet istifa’, ‘her yer taksim her yer direniş’ sloganları atan topluluk 22:30’a doğru halaylar çekerek gruplar halinde alandan ayrılmaya başladı. Atatürk Anıtı önünde kalan yaklaşık beş yüz kişilik gruba polis kısa sürede dağılın uyarısında bulundu. Grup eylemlerini sabaha kadar sürdürme kararı aldı.

Gezi Saldırısından Sonra Gece Yarısı Toplanma Çağrısı Polisin gezi parkına yaptığı saldırıdan sonra Bursa’da gece yarısına doğru Nilüfer’deki Üç Fidan Anıtı’nın bulunduğu parkta, halk tarafından toplanma çağrısı yapıldı. Daha önce de on binlerce kişinin katıldığı Cumhuriyet yürüyüşlerinin gerçekleştirildiği Nilüfer ilçesindeki parkta gece yarısı toplanmalar başladı. 

Uludağ Üniversitesi öğrencilerinin yoğunluklu olarak kaldığı Görükle Mahallesi’nde de İstanbul saldırısı sonrasında öğrenciler protestoya başladılar.

Eskişehir de ayakta!

ADD, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Türk-İş, Eğitim-İş, ÇGD, CKD, TGB gibi sivil toplum kuruluşları ile CHP, İP, HEPAR gibi partilerin desteklediği yürüyüşe yaklaşık 5 bin kişi katıldı. Hammayolu caddesinde başlayan yürüyüş, Espark alış veriş merkezi önünde sona erdi. Yürüyüş boyunca Eskişehirliler Türk Bayrakları ile iktidar aleyhine sloganlar atarak yürüdü.

Sivil toplum kuruluşlarının desteklediği yürüyüşe Eskişehirliler büyük ilgi gösterdi. Yürüyüşçülerin yaklaşık 2 kilometrelik yürüyüşüne çevredeki vatandaşlarda alkışlarla destek verdi. Yürüyüşçüler sık sık ‘AKP istifa’, ‘ Mustafa Kemal’in Askerleriyiz’ sloganları attılar.

Espark önündeki direniş çadırlarının bulunduğu alanda yürüyüş sona ererken, burada sivil toplum kuruluşları adına bir açıklama yapan ADD Eskişehir Şube Başkanı Azmi Kerman,Atatürk’ün gençliğinin görev başında olduğunu belirterek, ”Taksim Gezi Park’ını koruma amacı ile başlayan eylemler, polisin sert müdahalesi sonucu önce İstanbul sonrasında bir çok ilimizde iktidar karşıtı toplumsal bir direnişe dönüşmüştür. Bu süreçte yaşanan olaylarda, binlerce yurttaşımıza karşı orantısız güç kullanılmıştır. Demokratik hakkını kullanarak tepki gösterirken yaşamını yitiren yurttaşlarımızın yanı sıra çok sayıdaki insanımızda yaralanmıştır” dedi.

Kerman, Taksim Gezi Parkı’ında ortaya çıkan tepkilerin bir doğa ve çevre katliamına karşı  başlamış olmakla birlikte, mevcut iktidara yönelik çok derin bir birikimin yansıması olduğununda altını çizerek,şunları söyledi: ”Bugüne kadar, baskıcı ve buyurgan bir anlayışla ülkemizi yöneten, yaşam tarzına müdahale eden, temel hak ve özgürlüklerin kullanılmasını şiddet kullanarak engelleyen iktidarı protesto ediyoruz. Tüm hukuk dışı ve insan haklarına aykırı uygulamalara karşı 18 günden bu yana yılmadan direnen, ülkemizin geleceğine sahip çıkma sorumluluğuyla eylemlerini sürdüren gençlerimizin onurlu direnişi destekliyoruz”.