"Çalakalem sahte bir metin"

Balyoz Harekat Planı davasında eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli oramiral Özden Örnek, "Bunları bilen profesyonel subaylar değil, bilmeyenler, suçlama yapmak isteyenler çalakalem bu sahte metni oluşturmak istemiş ve bu amaçla kimi gerçek direktif parantezlerinden alıntı yapmış, ama metin içinde tutarlılığı sağlayamamıştır" dedi. Donanma Komutanı olduğu dönemde yazdığı iddia olunan Suga Eylem Planı'na ilişkin Örnek "Asker olmayan kişiler suga planları yazabilirler, ama bunu kim yazdı ise ona bu sualleri yöneltmek gerekir ve bunların kimliğini de savcılarımızın ortaya çıkartması gerekir" diye konuştu.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 24.03.2011 - 09:16

İstanbul 10 Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri’de görülen davanın dün 20. duruşması gerçekleştirildi. Emekli Orgeneral Özden Örnek, kendisinin yazdığ iddia edilen Suga’nın Balyoz Harekat Planı’nın eylem planı olduğunu belirtti. Suga Eylem Planı’nın maddelerini tek tek değerlendirerek, planın neden sahte olduğuna ve bir deniz subayı tarafından yazılmış olamayacağına ilişkin görüşlerini ortaya koydu.

“Şayet bir darbe yapılacaksa silahlı güçlerin büyük kısmı bu fikre yakın olmalıdır” diyen Örnek şöyle devam etti:
“Aksi halde bir iç savaş çıkabilir ve bu kazanılmadan da darbeciler başarıya ulaşamazlar. Birinci ordunun başlatacağı bir hareket ikinci, üçüncü Ege orduları tarafından nasıl bir tepki ile karşılanacaktır? Bu kuvvetler karşı çıkarsa çok kan dökülür”


Örnek, 27 Mayıs’a ilişkin şu yorumları yaptı:
“Aradan geçen 43 yıl sonrasında durumlar aynı değildir. O zamanlar siyasi iktidar icraatları ve politikalarıyla askerin yanı sıra sivil toplumda da bir ortak tepkiye zemin hazırlamıştı. İddianamede darbe hazırlıklarına 3 Kasım 2002’de başlanılmış olduğu ileri sürülmektedir. Oysa hükümet aynı kasım ayının ancak sonunda güvenoyu almıştır. Kronolojiye göre; daha kendisi ortada olmayan bir hükümete karşı plan yapılmıştır.”


Ankara’ya deniz mi geldi?

Plan’da Ankara birliğine “taktik resim tesis ve idamesi” görevi verildiğini ifade eden Örnek şöyle devam etti:
“Taktik sahada EgeDenizi’ndedir. Elinde gemileri olmayan Ankara birliği bu görevi nasıl yapacaktır? Ankara’daki gemileri vasıtasıyla mı? Ankara’ya deniz getirildi de bizlerin haberi mi olmadı? ”


Kardak krizi

Gerginlik yaratıldığında seferberlik ve ardından sıkıyönetim ilanı geleceğine ilişkin kesin bir durum olamayacağını kaydeden Örnek “Bu ülke Kardak krizini yaşadı. Benim 43 senelik subaylık hayatımda Yunanistan ile harbe gireceğimizden en fazla endişe duyduğum gerginlik oydu. Savaştan bir önceki adım olan ‘takviyeli alarm’ dahi ilan edildi. Peki, ne oldu sıkıyönetim veya olağanüstü hal ilan edildi mi” diye sordu.

Egeaydaak

Ege’deki ada, adacık ve kayalıklardaki (Egeaydaak) Yunan eylemlerine ilişkin ne yapılacağının belirtilmediğinin altını çizen Örnek “Türkiye aleyhine eylemler bayrak dikmekten, bina yapmak, asker yerleştirmek ve işgale kadar değişir. Yunanistan’ın Türkiye aleyhine fiili uygulamalarının hepsine de ‘denizden’ yapılacak faaliyetlerle engel olunamaz. 2003 yılında Yunanistan’ın böyle bir eylemi olmadı. O zaman bu görevi verenler Suga Planı’nı bunları bilmeden tasarlamışlardır. Bu ise onun gerçek olmadığının teknik bir göstergesi sayılmalıdır” diye konuştu.

Uydurma plan

Planda “Yunanistan ile gerginliği arttırmak için” faaliyetlerde bulunulacağı ifadelerini Örnek şöyle yorumladı:
“Bu Yunanistan’da iç politikaya endekslidir. Yunan halkının dikkati ülke dışına çekilmek istenirse Türk Hava Kuvvetleri’nin normal devriye uçuşları abartılır ve tahrik unsuru diye basına verilir; ama özellikle turistik mevsimde gelir kaybına yol açılmaması için aynı uçuşlarımız hiçbir gerginlik vesilesi olarak algılanmamaktadır. Tatbikatlarda Yunanistan ile çatışmaya varmayan gerginliği tırmandırıcı durumlar oluşturulmak, Suga Planı’nın yazarını aşan bir durumdur. O zaman ya plan yazmayı bilmiyordur, ya da böyle uydurma bir plan gerçekte yoktur.”


Tutarlılık sağlanamamış

Ege Denizi’nde icra edilen tatbikatların bir yıl öncesinde genelkurmay başkanı seviyesinde planlandığını anlatan Örnek şunları söyledi:
“Kendi kafanızdan denize çıkarak gerginlik de yaratamazsınız, astlarınızı da sevk ve idare edemezsiniz. Yani bu görevi kendi inisiyatifinizle yasadışı da olsa uygulayamazsınız. Uygulama imkanı olmayan plan da yapılmaz, o zaman bu suga planındaki görev ifadeleri neden bu şekilde mevcuttur? Çünkü bunları bilen profesyonel subaylar değil, bilmeyenler, suçlama yapmak isteyenler çalakalem bu sahte metni oluşturmak istemiş ve bu amaçla kimi gerçek direktif parantezlerinden alıntı yapmış, ama metin içinde tutarlılığı sağlayamamıştır.”


Örnek şöyle devam etti:
“Yunanistan ile gerginliği arttırıp kısmi seferberlik ilan ettirmek olacak iş değildir. Olmayacak bir işin de askeri planlamada ve planlarında yeri olmaz, olamaz. Bu tutarsızlık bir askerin yapacağı hata değildir.”


Örnek “Eğer ‘eh hatalı matalı ama işte yapılmış’ derseniz o zaman ben de size bu plan amacı olan bir plan değildir, uydurmadır ve bir kısmi seferberlik davet amaçlı plan hiç değildir derim. Zaten seferberlik ilanı hükümet ve TBMM’nin sorumluluğundaki bir karardır. Denizde bazı gemilerin dolaşması ile ne seferberlik, ne sıkıyönetim ilan kararları oluşturulamaz” diye konuştu.

İddia edilen planın yazıldığı tarihte Donanma Komutanı olduğunu vurgulayan Örnek “Bunların hangisini donanma komutanı kendi kafasına göre yapabilir” diye sordu.

Sahtecilerin bilmeden yaptıkları yanlışların açıkça görüldüğünü anlatan Örnek “Suga planında verilmiş olduğu iddia edilen görevler, öngörülen Balyoz planındaki maksatlara hizmet etmemektedir. O zaman aralarında illiyet bağı olduğu nasıl ileri sürülebilmektedir. Bu yanlışlıklar bir denizci emrinin denizci olmayan bir kişi tarafından yazılmasından ileri gelebilir” dedi.

Tatbikat için gemi ve uçak gerekli olduğunun altını çizen Örnek “Her ikisi de Suga planında yoktur” dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler