Çapan: Bu davada yerim yok

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'de görülen 66'sı tutuklu 275 sanıklı Ergenekon Davası'nın 313. duruşmasında Tutuklu sanıkların savunmasının alınmasının ardından, duruşma 13 Haziran Perşembe gününe ertelendi.

Çapan: Bu davada yerim yok
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 11.06.2013 - 08:43

Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nin yanında bulunan büyük salonda yapılan duruşmada CHP Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, Gazeteci Tuncay Özkan ve eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin'in de aralarında bulunduğu 49 tutuklu sanık hazır bulundu. Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ ve emekli Orgeneral Hurşit Tolon'un da aralarında bulunduğu 17 tutuklu sanık ise duruşmaya katılmadı. Bu davadan tutuksuz, başka davadan tutuklu yargılanan Yalçın Küçük ile tutuksuz sanıklar Gürbüz Çapan, Adil Serdar Saçan ve Adnan Bulut da duruşmada hazır bulundu.

 

Çapan: Akciğer yetmezliği sendromu rahatsızlığım var

Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, esas hakkındaki mütalaaya ilişkin son savunmasını yapması için tutuksuz sanık İstanbul eski Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan'ı kürsüye çağırdı. Saçan da, Gürbüz Çapan'ın rahatsız olduğu için öncelikle onun savunmasının alınmasını istedi. Mahkeme Başkanı Özese de "Rahatsızlığınız nedir Gürbüz Bey?" diye sorması üzerine Gürbüz Çapan, "Akciğer yetmezliği sendromu var. Fazla oturamıyorum" diye cevap verdi. Bunun üzerine Çapan'ın savunması alındı.

 

'Bu davada yerim yok'

Kısa bir konuşma yaptıktan sonra salondan ayrılacağını söyleyen Çapan, mütalaada hakkındaki iddiaları anımsatarak şunları söyledi: "Tarafsız ve objektif değerlendirildiğinde eğer böyle bir örgüt varsa bu örgütün beni istemediği apaçık ortadadır. Belge ve dokümanlardan, soruşturmada haberim oldu. Bende belge bulunmadı. Burada bir sürü yurttaş yargılanmaktadır. Bir iki tanesiyle merhabam vardır. Aramızda organik ilişkinin söz konusu olmayacağı onların ve benim ifadelerimden anlaşılıyor. Bu davada sanık olmam, tanık olmam da söz konusu değil. Davada darbe girişiminden söz ediliyor. Benim karakola gidip çay içmişliğim dahi yok. Beraat de değil, ben bu davadan ayrılmak istiyorum. Bu davada yerim yok. Tek ilişkim Cumhuriyet Gazetesi’ne yardım etmektir. Gazete patronlarıyla bir kez görüşmemle irtibat kurulmaya çalışılmıştır. Dava nedeniyle 50 yaşından sonra 1,5 yılımı kaybettim. Çıkıp hakkımı aramayı da düşünmüyorum. Beraatimi talep ediyorum."

Duruşma Gürbüz Çapan'ın avukatının savunmasını yapması ile devam ediyor.

 

Mahkeme Başkanı tutanağı okudu

Öte yandan Mahkeme Başkanı Özese, 7 Haziran Cuma günü İlker Başbuğ'un savunmasının saat 17.40'da tamamlanmasının ardından, bazı izleyici ve avukatların alkış tuturak duruşmanın düzenini bozduklarına ilişkin jandarma tarafından 2 ayrı tutanak tutulduğunu söyledi.


Özkan Kurt

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, "Ergenekon" soruşturmasını yürüttüğü sırada savcı Zekeriya Öz'ü tehdit ettiği iddiasıyla yargılanan tutuklu sanık Özkan Kurt, daha önceki beyanlarını tekrar ederek, yazılı hazırladığı savunmasını heyete verdi.

Eski İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan

Daha sonra savunmasını yapan eski İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan, dava kapsamında 16 ay tutuklu yargılandıktan sona tahliye edildiğini belirterek, "Tahliye olduktan 3 ay sonrasına kadar neden tutuklandığımı ben de anlayamadım. Dosyadaki belgeleri görünce 'ben de hakim olsam tutuklardım' diye düşündüm. Talep ettiğim bazı belgeler tahliye olduktan sonra dosyaya geldi. Bu belgeler iddianameyi tamamen çürüttü. 25 yıl emniyete hizmet ettiğim halde bana bunu yapanlar, emniyetçi olamayanlara neler yapar, diye düşünüyor insan. O kadar emeğimiz var, yazıklar olsun" dedi.

Saçan, 2001 yılında Tuncay Güney ile yapılan mülakatın ardından yürütülen proje çalışmasının savcılık tarafından hazırlık soruşturmasına dönüşmeden kapatıldığını ifade ederek, kendisi hakkında "soruşturmayı kapattığı, mülakat kasetlerini aldığı, başka suretleri olmayan belgelerin evinde bulunduğu" şeklinde suçlamalarda bulunulduğunu söyledi.

Güney'in mülakat kasetleri ile kendisinin aldığı iddia edilen belgelerin, talep etmeleri üzerine ilgili yerlerden mahkemeye gönderildiğini ifade eden Saçan, "Ben yaptığım operasyonlarla ilgili belgelerin birer suretini hep yanımda götürmüşümdür. Adli tahkikatta dava açıldıktan sonra gizlilik kalkar" diye konuştu.

Saçan, soruşturma aşamasında emniyetin yaklaşık 300 sayfa belgeyi savcılıktan ve sonrasında da mahkemeden gizlediğini savundu.

Yalçın Küçük

Saçan'ın ardından Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, "Odatv" davasından tutuklu yargılanan Yalçın Küçük'e, avukatı Kazım Yiğit Akalın'ın duruşmada olduğunu belirterek, esas hakkındaki savunması için hazır olup olmadığını sordu.

Yalçın Küçük, "Siz burada devlet işi yapıyorsunuz. Ben de devletim. Burada devlet olarak bulunuyorum. Benim 100 avukatım var. Her birinin ayrı yerlerde ayrı işi var. Ciddi konuşma yapacağım. Ancak avukatım Hasan Fehmi Demir'in gelmesini bekliyorum. Çünkü o da çok çalıştı" dedi.

Özese, bağırarak konuşması nedeniyle Küçük'ü uyararak, savunma yapıp yapmayacağını tekrar sordu. Bunun üzerine Küçük, "Bir çocuk gibi, 'gel buraya kendini savun' denmesini kabul etmiyorum. Ben çocuk değilim. Ben kafası olan bir adamım. Sabahtan beri çalışıyorum. Bu yorgunlukla savunma yapamam" diye konuştu.

Verilen aranın ardından Başkan Özese, avukat Akalın'a savunma yapıp yapmayacaklarını yeniden sordu. Avukat Akalın, "Benim işverenim avukat Hasan Fehmi Demir'dir. Ben yanında çalışan SGK'lı işçi avukatım. Boyun fıtığı ameliyatı oldu. 30 günlük raporu olmasına rağmen gelip savunma yapmak istiyor. Gecelek hafta içinde bir gün savunma yapabilir" dedi.

Heyet tarafından alınan ara kararı açıklayan Özese, davanın geldiği aşama, duruşmaların kesintisiz devam etmesine, tutuklu sanıkların hepsinin esas hakkındaki mütalaaya karşı son savunmalarını tamamlanmasını ve tutuksuz sanıkların vareste tutulma taleplerinin de kabul edilmediğine dikkat çekerek, mazeret taleplerinin reddedildiğini açıkladı.

Duruşma, 13 Haziran Perşembe gününe ertelendi.

Tutuklu sanıkların savunması tamamlandı

Öte yandan, 66'sı tutuklu 275 sanığın yargılandığı davada, 18 Mart'ta verilen esas hakkındaki mütalaanın ardından 15 Nisan'dan itibaren son savunmaların alınmasına başlandı.

Mahkeme yaklaşık 2 aylık süre içerisinde Özkan Kurt'un savunmasının ardından 66 tutuklu sanığının esas hakkındaki beyanlarını almayı tamamladı. Yine bu süre içerisinde 70'i aşkın tutuksuz sanık da mütalaaya ilişkin savunma yaptı

Tutuklu sanıkların savunmalarının tamamlanması nedeniyle mahkeme heyeti, bundan sonraki aşamada kalan tutuksuz sanıkların mütalaaya ilişkin beyanlarını alacak.
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler