Cenazeler memleketlerine gönderildi

Dün akşam THY'nin tarifeli uçağı ile İstanbul'dan Diyarbakır'a getirilen ve merkez Bağlar ilçesindeki Özel Bağlar Hastanesi morguna kaldırılan cenazeler, çiçeklerle süslenmiş Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ile Nusaybin ve Ergani ilçe belediyelerine ait cenaze araçlarına konuldu.

Cenazelerin bulunduğu hastane bahçesine gelen BDP Genel Başkan Yardımcısı Gülten Kışanak, BDP'li milletvekilleri Ertuğrul Kürkçü ve Emine Ayna ile Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'in de aralarında bulunduğu kalabalık, cenaze araçlarıyla kortej halinde hastane bahçesinden çıkarak törenin yapılacağı Batıkent Meydanı'na doğru hareket etti.

CENAZELER DİYARBAKIR'DA/HABERİN FOTOGALERİSİ İÇİN TIKLAYINIZ

Hastane önünde toplanan gruptakilerin çoğunluğunun siyah kıyafet giyinip beyaz kaşkol taktığı, ellerinde ölen kişilerin fotoğrafları dışında, ''Hepimiz Sakine'yiz'', Hepimiz Fidan'ız'', Hepimiz Leyla'yız'' yazılı pankartlar taşıdığı görüldü.

Öte yandan cenaze töreni yapılacak Batıkent Meydanı'nda sabahın erken saatlerinden itibaren konuşmaların yapılacağı ve cenazelerin konulması için platform kurma hazırlığı yapıldı.

Otobüsün üzerine kurulan platformda konuşmalar Kürtçe yapıldı. Diyarbakır Büyükşehir Belediye başkanı Osman Baydemir ve DTK Eşbaşkanı Ahmet Türk birer konuşma yaptı.

Alanda resmi üniformalı polisler yer almadı

Herhangi bir provokasyon olmasın diye polisin hiçbir güvenlik önlemi almadığı görüldü. Güvenliği BDP’liler sağladı.

Demirtaş: Bu topraklar barışa hasret

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Biz maalesef ilk kez böyle bir olaya tanık eden bir halk değiliz. Yüz yıldır topraklarımız işkence haneye çevrildi. Kritik bir dönemde halkımızın geleceğinin belirleneceği bir dönemde değerlerimize sahip olmak istiyorsak sabırlı, akıllı ve cesur olmak gerekir. Bu halk hiçbir zaman barıştan kaçmadı, korkmadı. Evlatlarının parçalanan bedenlerini toprağa verdiğinde bile intikam yemini etmediler. Bizim çocuğumuz öldü, başkaları ölmesin dediler. Kimse barıştan uzak bir halk olarak tanımlayamaz. Bu topraklar barışa hasrettir. Onurlu bir barıştan ne zaman kaçtık. Bizim özgüvenimiz tamdır. Bu halk İmralı’da Öcalan’ın arkasındadır. Artık barış zamanıdır. Evlatlar ölmesin. Bu duyguların arkasında milyonlar vardır. Bu topraklar çiçek açsın diyorsanız biz hazırız. Öfkenin, kinin değil barış dilinin hakimiyetini istiyoruz. Diyarbakır halkı bu mesajı verdi. Bu halk cesurdur. Cenazelerin önünde barışa hazırdır. Bu fırsatı kaçırmayalım. Süreç güven içerisinde ilerleyecekse Kürt halkı tavrını ortaya koymuştur.  Şimdi sıra AKP ve Avrupa’dadır. Bu fotoğrafı iyi okuyun. Sizin ortaya koyduğunuz güvence nedir. Bir adım atın, somut bir şeyler ortaya koyun. Barışı konuştuğumuz şu günlerde 11 cenaze Malatya morgunda bekliyor, Kandil’de 7 cenaze var. Hem savaşırım hem barışırım olmaz. Yok etmek istediğiniz irade Paris’ten buraya milyonlar oldu sel gibi aktı'' dedi.

Türk: Barış için  hassasiyet isteyenler Kandil'i bombalıyor

Mardin Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk de,  “Barışın tartışıldığı bu dönemde herkes Kürtlerden hassasiyet beklemekte. 3 canımızı kaybetmemize rağmen halkımız barış istemektedir. Ancak barış için hassasiyet isteyenler Kandil’i bombalıyor. Bu nasıl bir siyasettir. Hem barıştan söz edeceksin, hem de Kürtlere bomba yağdıracaksın. Türk halkı bunu görsün, kimin barıştan yana olduğunu görsün'' diye konuştu.

Tuğluk: O kurşun tüm kadınlara sıkılmıştır

Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk, “Paris’te sıkılan kurşun tüm kadınlara, barışa ve görüşmelere sıkılmıştır. Barış dinamitlenmek istenmiştir. O katilleri tanıyoruz. Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümünü istemeyenlerdir. Onları bayrağı yere düşmeyecek. Çok acılar çektik, yılmadık bitmedik. Özgürlümüzü kazanıncaya kadar yürüyüşümüz sürecektir” ifadelerini kullandı.

Tuncel: Fransa bunun altında kalacak

BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel ise “Bu halkın geleceğine kurşun sıktılar. Bizde bu katillerin yüzüne tüküreceğiz. Açığa çıkarılmaması halinde Fransa bunun altında kalacaktır” şeklinde konuştu.

Baydemir: Diyarbakır için zor bir gün

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir de, “Bugün Diyarbakır için zor bir gündür. Siz onları misafir ettiniz. Bu alanı nevruz alanına çevirdiniz. Kürt halkının özgürlüğüne kavuşuncaya kadar barış yürüyüşümüz devam edecektir'' dedi.

Cenazeler memleketlerine gönderildi

Cenazeler, törenin ardından karayoluyla memleketlerine gönderildi. Sakine Cansız'ın cenazesi Tunceli'de, Leyla Söylemez'in cenazesi Mersin'de, Fidan Doğan'ın cenazesi ise Kahramanmaraş'ta toprağa verilecek.