Çene eklemi hastalığı psikolojiyi de bozuyor

Klinik Diş Hekimliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ertaş, çene eklemi hastalıklarının kulak çınlaması, kulak, baş, yüz ve göz ağrısı gibi belirtileri bulunduğunu, halk arasında ise çok yaygın bir hastalık olduğunu söyledi.

Çene ekleminin vücutta diğer kemiklerden farklı olarak tek kemik, iki eklem şeklinde olduğunu anlatan Ertaş, ''Hareket kabiliyeti yönüyle çok fazla hareket kabiliyeti olan ve vücudun hemen hemen en çok çalışan eklemidir'' dedi.

Eklemin, çiğneme, konuşma, esneme hareketi sırasında sürekli çalıştığını vurgulayan Ertaş, çene ekleminin bazı insanlarda uyurken dahi hareket halinde olduğuna dikkati çekerek, ''Çok aşırı yük aldığından dolayı bir eklemde birçok hastalıklar meydana gelebiliyor. Bu hastalıklar, çenenin çıkması, çene içerisindeki menüsküslerin yırtılması sonucu ortaya çıkan problemler olabilir. Sistematik hastalıkların çene eklemine yansıması olabilir. Travmalar, tümörler olabilir. Çok yaygın hastalıkları vardır'' diye konuştu.

Ertaş, çene eklemi hastalarının yıllarca farklı branşlardaki doktorlara gittiğini belirterek, ''İnsanlar, bu hastalıktan dolayı değil de kulak çınlamasından dolayı, kulak, burun, boğaz, baş ağrısından nörolojiye, göz ağrısından göz hekimine gitmiştir. Asıl nedenin ne olduğunu anlayana kadar belki üç beş tane doktor gezmiştir bu hasta'' dedi.

Çene eklemi hastalıklarının çene çıkması, dil sıkışması şeklinde olabildiğini belirten Ertaş, bu hastalığın çok ızdırap verdiğini, tedavi edilmediği takdirde hastaların psikososyal durumlarının, ailevi durumlarının etki altına alınabileceğini söyledi.

Ertaş, bu hastalarda birtakım nörolojik, psikiyatrik bulgular ortaya çıkabileceğini ifade ederek, ''Çünkü hastayı çok tatsızlaştıran bir hastalıktır. Sürekli baş, göz ağrıları olur. Çene eklemi hastaları tedavi edilmediği takdirde depresyona meyilli olabilirler'' dedi.
 

''Sınav stresi de, kötü evlilik de çene eklemi hastalığına neden oluyor''

Çene eklemi hastalıklarının orta yaş grubunda daha sık görüldüğünü anlatan Ertaş, ''Yaşlı ve 10 yaşın altıdaki grupta az, 15-60 yaş grubunda sık görülüyor. Özellikle protez kullanan, gece diş gıcırdatan, trafik kazalarında çeneden darbe alanlarda, erken yaşlarda dişsiz kalıp, tek taraflı çiğnemesinden dolayı çene eklemi hastalığı görülebiliyor'' diye konuştu.

Ertaş, söz konusu hastalığın kişinin psikolojik durumunu direkt etkilediğini belirterek, özellikle üniversite sınavına giren öğrencilerde, kötü evlilik yapanlarda bu hastalığın sık görüldüğünü söyledi.

Çene eklemi hastalığının çeşitli belirtileri olduğunu ifade eden Ertaş, ''Kişi çene eklemi hastası olduğunu anlamak için ağzını açtığında eklemden ses gelir. Ağrı olabilir. Ama bazen çenenin aşırı hareketlerinden dolayı ağrı çene etrafında görülür. Hasta bunun tedavisi için başka servislere gider ama burada hastalığa dair bir bulgu bulunamaz. Hasta eğer doğru yönledirilirse, hastalık ilerlemeden tedavi edilir'' dedi.

Ertaş, çene cerrahi branşında son yıllarda önemli bir gelişme kaydedildiğini belirterek, ''Çene eklemi hastaları son yıllarda yavaş yavaş kendini tedavi edecek olan hekim gurubuna, çene cerrahlarına başvurmaya başlamıştır'' ifadesini kullandı.

Prof. Dr. Ertaş, çene eklemi hastalığının tedavi yöntemlerini şöyle sıraladı:
''Tedavi klasik ilaç tedavisinden, ağır ileri cerrahiye kadar giden bir cerrahi skalamız var. Yani hastalıkların başlangıç döneminde alışkanlık giderici bir takım tedaviler yapıyoruz. Hastanın, psikiyatrik, psikolojik durumundan dolayı kaynaklanıyorsa bu durumun önüne geçmek gerekir. Çene eklemi hastalıkların tedavisinde antidepresif ilaçlar oldukça yaygındır. Daha ileri aşamalarda eklem içerisine yönelik müdahaleler yapılabilir. Eklem içerisindeki sıvının dışarıya çıkarılması gerekiyor. Daha da ileri müdahalelerde açık cerrahi işlem yapılabiliyor.''

Ertaş, çene eklemi hastalarının kesinlikle sakız çiğnemeden uzak durması gerektiğini belirterek, ''Sakız çiğneme ekleme zarar vericidir. Çene eklemi hastalarında sakız çiğnemeyi kesinlikle yasaklıyoruz, çünkü eklemin istirahat ettirilmesi gerekiyor'' dedi.