Çin'in 'arka bahçe' atağı
Çin, Sovyetlerin dağılmasının ardından Avrasya'daki mirasa yönelen ABD'nin davranışını günümüzde Latin Amerika'da yapmaya çalışıyor. ABD'nin jeopolitik gerilemesini gören Çin, bölgeye yönelmiş durumda. Krize karşın büyüyen ekonomisiyle Pekin yönetimi Latinlerin dikkatini çekiyor.
Soğuk Savaş yıllarında Çin-Sovyet anlaşmazlığının en önemli konu başlıklarından bir tanesi Çin ve Sovyetler Birliği’nin Üçüncü Dünya ülkeleri üzerindeki liderlik yarışıydı. Bu bağlamda Afrika ve Latin Amerika her iki ülkenin de öncelikleri arasındaydı. Son yıllarda, kamuoyunda Çin’in Latin Amerika’ya olan ilgisi, Hügo Şavez’le birlikte esmeye başlayan Latin Amerika’daki Amerikan karşıtlığı rüzgârına bağlanmaktadır. Oysa Çin’in Latin Amerika’ya yönelik ilgisi 1956-1959 yılları arasında yaşanan Küba Devrimi’ne kadar gitmektedir. Çin’in bu bölgeye olan ilgisi Küba Devrimi’nden bu yana devam etmektedir. Amerikan imparatorluğunun küresel çapta çöküş eğilimine girmesi kendisini sorumlu küresel bir güç olarak gören Çin’i de harekete geçirmiştir. Sovyetler Birliği’nin çökmesinden sonra Avrasya’da ortaya çıkan güç boşluğu ABD tarafından hemen doldurulmaya çalışılmıştı. Bugün gelinen noktada ABD’nin geçirmekte olduğu ekonomik sarsıntı nedeniyle yakın çevresinde içine düştüğü jeopolitik zafiyeti Çin bir fırsat olarak değerlendirmektedir.
G-20 zirvesi nedeniyle ABD’de bulunan Çin Devlet Başkanı Hu Jintao zirvenin ardından Kosta Rica, Küba ve Peru’yu kapsayan bir Latin Amerika ve Karayipler gezisine başladı. 16-17 Kasım tarihleri arasında Çin Devlet Başkanı Kosta Rica’yı ziyaret etti. Çin ile Kosta Rica arasında diplomatik ilişkiler, 1 Haziran 2007’de kuruldu. Aradan geçen bir yılı aşkın süre içinde ikili ilişkiler hızla gelişti. Kosta Rica Devlet Başkanı Oscar Arias Sanchez de geçen yılın Ekim ayında Çin'e resmi ziyarette bulunmuştu. Hu, ziyareti sırasında Kosta Rica'yla 11 anlaşmaya imza attı. İki ülkenin liderleri, serbest ticaret anlaşmasıyla ilgili görüşmelerin başlatılacağını açıkladı.
Kosta Rica'nın bulunduğu Orta Amerika bölgesinde, bazı ülkelerin Çin'le diplomatik ilişkisi bulunmuyor. Bu nedenle Çin, Latin Amerika’da kapsamlı bir aktif politika izlemek için bir takım politikaları devreye sokarak Orta Amerika ülkeleriyle diplomatik ilişkiler kurmayı hedefliyor. Bu kapsamda Çin hükümeti, 5 Kasım'da Latin Amerika ve Karayip bölgesine ilişkin siyasi evrakı yayınladı. Bu evrakta işaret edildiği üzere Çin, Latin Amerika ülkeleriyle 'tek Çin' önkoşuluyla diplomatik ilişki kurmaya hazır. Dolayısıyla, Hu'nun Kosta Rica ziyaretinin, Çin'in diğer Orta Amerika ülkeleriyle ilişkilerini geliştirmesinde itici rol oynayacağı düşünülüyor.
Küresel finans krizinin ciddiyetini koruduğu günümüz koşullarında, Çin Devlet Başkanı Hu Jintao'nun Latin Amerika gezisi ayrı bir önem taşıyor. Uzmanlar, Çin'in Latin Amerika ülkeleri üzerindeki etkisinin, Asya-Pasifik bölgesinde ekonomi ve ticaretin uyumlu yönde gelişmesi için büyük önem taşıdığını belirtiyorlar. Hu Jintao’nun Latin Amerika ziyareti için seçilen tarih gerçekten çok yerinde. Hu Jintao, bu ülkelere gelecekteki gelişme için güvence ve ümit verdi. Hu'nun ziyareti ve Çin'in Latin Amerika ve Karayip bölgesine ilişkin siyasi evrakı yayınlaması, Latin Amerika ülkelerinin ihraç ettiği soya fasulyesi gibi geleneksel ürünlerin fiyatlarının uluslararası piyasada yeniden yükselmesini sağladı. Böylece, Latin Amerika ülkelerinin güveni tazelendi. Son yıllarda, Çin ile Latin Amerika ülkeleri arasında her alanı kapsayan işbirliğinin istikrarlı şekilde ilerlediği, giderek daha çok Latin Amerika ülkesinin Çinli işletmelerden yatırım çekmeye çalıştığı dikkatlerden kaçmamaktadır.
Küba ziyareti
Hu Jintao, Kosta Rica’nın ardından Latin Amerika’daki en önemli müttefiki ve Çin’i ilk tanıyan Latin Amerikan ülkesi olan Küba’yı ziyaret etti. Ziyareti esnasında Hu Jintao, ikili ilişkiler konusunda dört maddelik bir öneri sundu. Bu öneriler arasında üst düzey temasların korunarak siyasi ilişkilerin sıkılaştırılması, iki ülke ve iki parti ile çeşitli kademelerdeki yönetim birimleri arasındaki temasların genişletilmesi; ikili ekonomik ve ticari işbirliğinin derinleştirilerek yeni işbirliği kanalları ve alanları açılması; kültür, eğitim ve sağlık alanlarındaki temas ve işbirliğinin yoğunlaştırılması; çok taraflı işlerdeki işbirliğinin güçlendirilerek gelişmekte olan ülkelerin çıkarlarının korunması yer alıyor. Raul Castro Ruz da, Hu Jintao'nun Çin-Küba ilişkileri üzerine yaptığı değerlendirmeler ve ikili ilişkilerin gelişmesiyle ilgili önerileri takdirle karşıladığını ifade etti.
Ayrıca, Hu Jintao, Castro’yu da ziyaret etti. Ziyareti sırasında Hu Jintao, son yıllarda Çin ve Küba arasında karşılıklı yarara dayalı işbirliğinin sürekli genişlediğine, ikili ilişkilerin kapsamlı gelişmesinin yeni bir aşamada bulunduğuna değindi. Hu, Çin'in gelişmesine öteden beri ilgi gösteren Castro'nun, iki ülke arasındaki dostluk ve işbirliğini ilerletmeye çalıştığını; Tayvan, Tibet ve Olimpiyat Oyunları başta olmak üzere önemli sorunlarda Çin'i kararlı şekilde desteklediğini; Çin Komünist Partisi, hükümeti ve halkının bunu asla unutmayacağını söyledi. Hu Jintao, Çin halkının eskiden olduğu gibi gelecekte de Küba halkının ülkenin egemenliğini korumak ve dış müdahalelere karşı koymak için harcadığı çabaları destekleyeceğini, Küba'ya mümkün olduğu kadar yardım sağlamaya devam edeceğini ve Küba'nın sosyalizm inşasına kararlılıkla destek olacağını vurguladı. Castro ise, küresel finans krizinin giderek tırmandığı bu günlerde Çin ekonomisinin büyümeye devam ettiğini, bunun Çin'in finans krizine karşı en iyi hazırlık yapan ülke olduğunu gösterdiğini söyledi. Castro, Küba Komünist Partisi, hükümeti ve halkının Çin Komünist Partisi, hükümeti ve halkıyla birlikte ikili dostluğu ileriye taşımaya devam edeceğini belirtti.
Peru ziyareti
Hu Jintao, Küba ziyaretinin ardından da Peru’yu ziyaret etti. Peru parlamentosunda “Yeni Dönemde Çin-Latin Amerika Kapsamlı İşbirliği ve Ortaklık İlişkilerinin Kurulması" başlıklı bir konuşma yaptı. Çin ile Latin Amerika ülkeleri arasındaki ilişkilerin gelişmesini takdirle değerlendiren Hu Jintao, Latin Amerika ülkeleriyle ortak çaba harcayarak ikili ilişkilerin gelişmesini sağlamaya çalışacaklarını belirtti. Hu Jintao, Çin ve Latin Amerika ülkeleri arasındaki ilişkileri geliştirmek amacıyla, beş konuda ortak çaba harcanması gerektiğini ifade ederek bu konuları şöyle sıraladı: Birincisi, siyasi ilişkilerin sıkılaştırılmasına devam edilerek üst düzey temasların korunup çok kademeli ikili ve çok taraflı siyasi istişare ve diyalog mekanizmasının olgunlaştırılması ve siyasi güvenin sürekli artırılması. İkincisi, ekonomik ve ticari alanlardaki karşılıklı yarara dayalı işbirliğinin derinleştirilmesi. Üçüncüsü, iklim değişikliği, tahıl, enerji ve finans güvenliği gibi küresel sorunlardaki temasların yoğunlaştırılarak tutumlarda eşgüdüm sağlanması ve ortak çıkarların korunması; uluslararası ekonomi, finans ve ticaret kurallarının saptanmasına ortaklaşa katılım yoluyla, uluslararası ekonomik düzenin daha adil ve meşru yönde gelişmesinin sağlanması. Dördüncüsü, sosyal çalışmaların ilerletilmesi ve halkın yaşam seviyesinin yükseltilmesi konularında yönetim anlayışı ve uygulama yöntemlerinin paylaşılarak karşılıklı deneyimlerden yararlanılması. Yoksullara yardım, eğitim ve sosyal güvenlik gibi somut alanlarda öze ilişkin işbirliği yapılması. Son olarak da, kültür alanındaki diyalog ve temasların yoğunlaştırılması…
TUSAM Asya-Pasifik, Çin Danışmanı Barış Adıbelli
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Colani’nin arabası
- Restoranlarda 'harcama limiti' uygulaması başladı
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- Erdoğan'dan Suriyeliler açıklaması