'Çözülemeyecek sorun yok'

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Bulgaristan Cumhurbaşkanı Georgi Parvanov, Çankaya Köşkü'nde baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Gül, Parvanov ve beraberindeki heyeti Türkiye'de ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduğunu söyledi.

Türkiye ve Bulgaristan'ın bölgede barış, istikrar ve güvenliğe önemli katkılarda bulunduğunu belirten Gül, iki ülkenin iyi komşuluk ilişkilerini NATO bünyesinde müttefiklik, AB içinde ortaklık ilişkileriyle taçlandırdığını söyledi. Gül, Parvanov ile yaptıkları görüşmelerde ikili ilişkileri ayrıntılı biçimde gözden geçirdiklerini ve işbirliğini güçlendirme imkanları üzerinde durduklarını ifade etti. İki ülke arasındaki siyasi, ekonomik ve kültürel bütün konularda olumlu gelişmeler olduğunu dile getiren Gül, ''Daha önceki yıllarda kurduğumuz hedeflere ulaştığımızı, özellikle ticaretin 5 milyar dolara yaklaştığını görmekten büyük memnuniyet duyduk'' dedi.

İki ülke arasındaki ticarette denge sağlanmasının ve Bulgaristan'ın en çok ihracatı Türkiye'ye yapmasının sevindirici olduğunu anlatan Gül, yatırımlar konusunda da iyi gelişmeler yaşanmasına rağmen hala yapılabilecek çok şey olduğunu tespit ettiklerini kaydetti.

İki ülkenin enerji konularına çok önem verdiğinin altını çizen Gül, Türkiye'nin Bulgaristan üzerinden Rus gazı aldığını, Nabucco projesinin gerçekleşmesi halinde Türkiye üzerinden Bulgaristan ve Avrupa'nın bir çok ülkesine enerji sağlanacağını anımsattı ve Türkiye'nin bu konuları çok önemsediğini tekrarladığını söyledi. Cumhurbaşkanı Gül, Bulgaristan'ın uluslararası platformlarda Türkiye'yi desteklemesinden duyduğu memnuniyeti de dile getirdi.
 

Bulgaristan'daki Türkler

Cumhurbaşkanı Gül, bir Bulgar gazetecinin, göç edenlerin mülk sorunu ile ilgili sorusu üzerine şunları söyledi: ''Bu tip konularla ilgili Türkiye ve Bulgaristan'ın bazı konuları var. Çözülmesini arzu ettiği meseleler var. Bunlarla ilgili şöyle bir karara vardık... Bulgaristan tarafı hangi meselelerin çözülmesini istiyorsa Türk tarafı hangi meselelerin çözülmesini istiyorsa bu konuları toplayıp iki ülke dışişleri bakanlığı müsteşarları arasında bir komite kuruyoruz. Onlar oturacaklar ve bütün bu meselelerin çözümünü bulacaklar. Türkiye ile Bulgaristan arasındaki problemler çözülemeyecek problemler değildir. Büyük resim gayet iyidir. Bu da dostluk, işbirliği ve karşılıklı güvendir.''
 

Özür dileme kampanyası ve karşı bildiri

''Ermenilerden özür dileme'' kampanyası ve emekli büyükelçilerin karşı bildirisini nasıl değerlendirdiği de sorulan Gül, Türkiye'de görüşlerin açıkça ifade edilebildiğini belirtti. Çeşitli gruplar ve kişilerin bir araya gelip fikirlerini açıklayabileceğini ifade eden Gül, tartışma ortamının cereyan ettiğini ve herkesin bunu gördüğünü söyledi. Gül, ''Bizim devlet olarak tavrımız, tüm komşularımızla ilişkilerimizi en iyi noktaya getirmek, tüm komşularımızla güven, istikrar temin etmek ve bütün bölgede refahın gerçekleşmesini temin etmek. Bunun yolu da buradan geçer'' dedi. Bu arada ortak basın toplantısı öncesinde iki ülke dışişleri bakanlıkları arasında işbirliği deklarasyonu ve küçük ve orta ölçekli sanayi kuruluşlarına ilişkin mutabakat metni imzalandı.

Türkiye'nin AB perspektifini destekliyoruz

Türkiye'nin AB perspektifini desteklediklerini söyleyen Bulgaristan Cumhurbaşkanı Pırvanov,  son 10 yıl içinde iki ülke arasında son derece faal ve dinamik bir siyasi diyalog bulunduğunu ve ilişkilerin, diplomatik ilişkilerin kurulmasından bu yana en dinamik dönemini yaşadığını söyledi.

Konuk Cumhurbaşkanı, bu diyaloğun sonuçlarını son birkaç yılda gördüklerini, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 1 milyar dolardan 5 milyar dolara yükseldiğini ve yükselmeye de devam ettiğini bildirdi. İki ülke arasında güvenin oluşturulmasına katkı sağlayan bir diğer etkenin de Bulgaristanlı Türklerin en çok Türkiye'yi tercih etmesi olduğunu ifade eden Pırvanov, Bulgaristan NATO üyeliğine adayken Türkiye'nin çok ciddi şekilde desteklediğini hatırlatarak, aynı şekilde Bulgaristan'ın da Türkiye'nin AB perspektifini desteklediğini söyledi. Pırvanov, Bulgaristan olarak AB genişlemesini desteklediklerini ve tüm komşularının AB üyesi olmasını istediklerini belirterek, "Tabii ki her bir ülke kaydettiği ilerleme ve başarılara göre değerlendirilecek" dedi.