Deniz Feneri skandalları bitmiyor
Alman savcılarının, Deniz Feneri dosyası ile birlikte gönderdikleri bir dosya ile Zekeriya Karaman ve Zahid Akman'ın da aralarında olduğu Türkiye'deki 15 asli failin ifadesinin alınması için Ankara'dan talepte bulunduğu ortaya çıktı. Adalet Bakanlığı ise 'Böyle bir dosya yok' diyor.
Deniz Feneri e.V. soruşturmasındaki skandallara bir yenisi daha eklendi. Vatan'ın haberine göre, Almanya’daki Frankfurt Savcılığı’nın, ifadesini alıp, tutukladığı Mehmet Gürhan, Firdevsi Ermiş ve Mehmet Taşkan hakkında yargılamayı sonuçlandırdıktan sonra aralarında RTÜK Başkanı Zahid Akman ve Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman’ın da bulunduğu 15 kişi hakkında Türkiye’den “adli yardımlaşma” kapsamında bazı bilgileri talep ettiği ve 2 aydır hiçbir yanıt alamadığı belirtildi. Adalet Bakanlığı yetkilileri, Almanya’da böyle bir talebin yer aldığı bir dosya gelmediğini açıklarken, Frankfurt Savcılığı Sözcüsü Doris Müller-Scheu, adli yardımlaşma talebini içeren dosyanın Deniz Feneri e.V dosyası ile birlikte Türkiye’ye gönderildiğini söyledi.
Gazeteport’tan Safile Usul’a konuşan Doris Müller-Scheu, bir süre bekleyeceklerini, adli yardım talebi çerçevesinde istedikleri bilgiler gelmezse kendi imkanlarıyla soruşturmayı tamamlayacaklarını belirterek şu açıklamayı yaptı:
'Şimdilik bekliyoruz'
“Türkiye’den talep ettiğimiz bilgiler elimize ne zaman geçer, Türk makamları istediklerimizin ne kadarını verir, yoksa hiç mi bilgi vermez, bunu şu anda bilmiyoruz. Almanya’da suç teşkil eden bazı eylemler Türkiye’de suç olmayabilir, O zaman Türkiye bu gerekçeyle bize vermesini istediğimiz bilgileri vermeyi reddedebilir. Biz soruşturması devam eden bu şahısyarı Türkiye’ye gelip sorgulayamayacağımıza göre, Türk Adalet Bakanlığı’nın bizim için bu sorgulamayı yapıp, elde edeceği bilgileri bize yollamasını bekleyeceğiz. Eğer istediğimiz bilgilerin gelme süresi uzarsa, o zaman daha fazla beklemeden, soruşturmayı kendi imkanlarımızla nasıl sonuçlandıracağımızı düşünürüz. Şimdilik bekliyoruz.”
'Asıl failler Türkiye’de' vurgusu
Almanya’daki Deniz Feneri e.V. davası 1 Eylül 2007’de başlamış, 17 günde karara varılmıştı. Mahkeme, 2004 yılında kurulan derneğin, 41 milyon Avro bağış topladığını, bu paranın 12 milyon Avro'luk kısmının usülsüz harcandığını tesbit etmişti. Buna göre, hakkında soruşturma yürütülen 18 kişiden üçü çeşitli cezalara çarptırıldı. Mahkeme, “Asıl failler Türkiye’de” diyerek Türk adli makamlarının da harekete geçmesi gerektiğine işaret etmişti.
Frankfurt savcılığı “asıl failler” diye nitelenen ve aralarında RTÜK Başkanı Zahid Akman ve Kanal 7 Televizyonu Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman’ın da bulunduğu 15 şüpheli hakkında soruşturmayı sürdürürken, adli yardım talebi kapsamında, bu kişilerin para hareketlerini ve ifadelerini içeren bilgilerin gönderilmesini talep etti.
3 tercüman 59 gündür çalışmayı sürdürüyor
Almanya’daki Deniz Feneri e.V. davasının Türkiye ayağına ilişkin iddialarla ilgili soruşturma kapsamında istenen dosyanın çevirisi de bitmedi. 24 Şubat’ta savcılığa teslim edilen dosyayı 3 tercüman 59 gündür çevirmeye çalışıyor. Dosya, İşçi Partisi’nin 8 Eylül 2008’deki suç duyurusunun ardından başlatılan soruşturmadaki talep üzerine 170 gün sonra 24 Şubat 2009’da Ankara Başsavcılığı’na ulaşmıştı. Tercüme bitse bile, soruşturmanın ayrıntılarının kamuoyu tarafından öğrenilmesi önünde hukuki engeller var. Dosyadaki kısıtlama kararına göre soruşturma tamamlanıncaya kadar davada şikayetçi olan İP ile şüpheli konumdaki kişiler ve vekilleri dosyadan belge ve bilgi alamayacak.
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Colani’nin arabası
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- Çiçekçiyi yumrukla öldürmüştü: İstenen ceza belli oldu