''Doping'' için araştırma istemi

TBMM Başkanlığı'na sunulan araştırma önergesinde, son aylarda Türk sporunda yaşanan doping vakaları ve bunlar sonucunda sporculara yönelik uluslararası spor federasyonlarınca verilen cezaların artış gösterdiği ve Türkiye'nin spordaki prestijini etkilediği ifade edildi.
Başta atletizm ve halter olmak üzere birçok branşta sporcuların doping kaynaklı hak mahrumiyeti cezalarına maruz kaldığı ve giderek büyüyen sorunun son zamanlarda basında geniş yer bulduğu kaydedilerek, soruna yönelik çözüm çalışmalarına destek vermek, konunun etraflıca incelenmesi ve kamuoyunun bilgilendirilmesi, ayrıca Dopingle Mücadele Kanunu hazırlanmasına dayanak oluşturmak için Meclis Araştırması açılması istendi.
Önergenin gerekçesinde ise şu ifadelere yer verildi:

''Spor, ülkemizde ve dünyada hızla gelişirken çağımızda sporun kanseri olarak nitelendirilen doping sorunu da aynı oranda büyümüş ve birçok sporcunun kariyerinin sonlanmasına neden olmakla birlikte yine çok sayıda genç sporcunun sağlığının ve geleceğinin tehlikeye girmesine yol açmıştır.

Toplumsal yaşamdaki yeri ve önemi giderek artan sporun, çağımızda içerdiği en büyük sorun olarak doping kullanımının özellikle son yıllarda yaygınlaştığı ve yıldız ve genç yaş gruplarındaki sporculara kadar sirayet ettiği göze çarpmaktadır. Sporun kanseri olarak tanımlanan doping sorunuyla mücadelede tüm ülkeler ellerinden gelen gayreti göstermektedirler. Dünya Anti Doping Ajansı (WADA), bu bağlamda en yetkili uluslararası organ konumundadır ve hem Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) hem de tüm Uluslararası Spor Federasyonları ile işbirliği içinde hareket etmektedir.

Ülkemizde de dopingle mücadelenin en aktif şekilde yürütülmesi adına çeşitli girişimler mevcuttur. Türkiye Doping Merkezi'nin tekrar akredite edilmesi için yürütülen çalışmalar son aşamaya gelmiş durumdadır. Bununla beraber Milli Olimpiyat Komitemiz bünyesinde kurulan Dopingle Mücadele Komisyonu da bu süreçte aktif bir rol üstlenmektedir. Tüm bu çalışmalara rağmen doping sorunu spor kamuoyunun gündeminde hiç düşmemiş ve başta Olimpiyat Oyunları olmak üzere çok sayıda şampiyonada birçok ünlü sporcu doping kaynaklı men cezaları almıştır. Dünya çapında pek çok ünlü sporcu doping kaynaklı cezalar almışlar, kazandıkları unvanları kaybetmişler ve ülkelerinin de itibarını zedelemişlerdir.''

''Sporun kanseri'' olarak tanımlanan doping sorununun Türk sporcularına da sirayet ettiği ve birçok Avrupa ve Dünya Şampiyonu sporcunun doping kaynaklı hak mahrumiyeti cezaları aldığı için spor kariyerlerine veda etmek zorunda kaldıklarına işaret edildi.
''Üst düzey sporcularımızın yanı sıra genç ve yıldız kategorilerde mücadele eden sporcularımızın da doping kullanımına başvurduğu iddiaları spor kamuoyunda dillendirilmektedir'' denilerek, dopingin sadece şampiyon sporcuları kaybetmeye neden olan bir sorun olmaktan çıktığı, gençliği ve toplumun geleceğini tehdit eden bir boyuta ulaştığı kaydedildi.