Eğitimde karanlığa karşı Türkiye sokakta (24.09.2014)

Eğitim emekçileri AKP'nin gerici ve yanlı eğitim sistemini protesto etmek için ülke genelinde iş bırakma eylemi yaptı. Alevi yurttaşlar da zorunlu din dersine karşı çocuklarını okula göndermedi.

Eğitimde karanlığa karşı Türkiye sokakta (24.09.2014)
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 24.09.2014 - 11:02

TÜRKİYE SOKAKTA-EYLEMLERDEN KARELER

Eğitim-İş ile Eğitim-Sen üyeleri, hükümetin eğitim politikalarına tepki göstermek amacıyla bugün iş bıraktı. İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü önüne gelen gruplar protesto gösterisi yaptı.

İlk etapta, Eğitim-İş Sendikası'na üye yaklaşık 300 öğretmen Cağaloğlu'ndaki Milli Eğitim İl Müdürlüğü önüne geldi. Eylem nedeniyle Çevik Kuvvet ekipleri İl Milli Eğitim Müdürlüğü binasının çevresinde güvenlik önlemi aldı. Ellerinde 'Yandaş kadrolaşmaya karşı grevdeyiz', 'Çocuklarımızın geleceğine dokunma' yazılı pankartlar taşıyan grup, 'Parasız, laik, bilimsel eğitim', 'Aydınlık Türkiye, şeriata geçit yok' diye slogan attı. Ardından basın açıklaması okundu. Açıklamayı, Eğitim-İş İstanbul 2 No'lu Şube Başkanı Mehmet Yeşildağ yaptı. Hükümetin eğitim politikalarını eleştiren Yeşildağ, “AKP torba yasalarla devlet kanunlarının iş güvencelerini ortadan kaldırarak kapitalizmin en acımasız şekli olan taşeronluk sistemini eğitim sistemine katmaya çalışmaktadır. Yönetici ve öğretmenlerle ilgili kıyım süreci devam ederken, çocuklarımız da bu kıyımdan payına düşeni almıştır. Siyasal iktidar bütün okulları imam-hatip okuluna dönüştürmüştür" dedi.

Eğitim-İş Sendikası üyeleri dağıldıktan sonra, bu kez Milli Eğitim İl Müdürlüğü önüne Eğitim-Sen'liler geldi. Eğitim-Sen adına basın açıklamasını ise 7 No'lu Şube Başkanı Mehmet Emin Kırşanoğlu yaptı. Kırşanoğlu, “Kamusal, demokratik, bilimsel ve laik eğitim önündeki bütün engeller kaldırılmalıdır. Eğitim bütün kademelerinde dini kurallara göre değil, bilimsel kurallara göre yapılmalıdır" dedi.
Basın açıklamasının ardından bir süre daha slogan atan grup olaysız şekilde dağıldı.

"Sürgünlere ve rotasyona hayır"
 
İstanbul'da protestoların diğer adresi de Kadıköy'dü. Eğitim-Sen 2 No'lu Şube Başkanlığı öncülüğünde eğitimciler, veliler ve öğrenciler saat 10.00'da Kadıköy'deki Boğa Heykeli önünde toplandı. Yaklaşık 300 kişi Bahariye Caddesi üzerinden Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne doğru yürüyüşe geçti. "Demokratik, Laik, Parasız, Bilimsel, Anadilde Eğitim İstiyoruz" yazılı pankart açan katılımcılar, "Zorunlu din dersleri kaldırılsın", "Gerici ırkçı eğitime hayır", "Cinsiyetçi eğitime hayır" ve "Sürgünlere ve rotasyona hayır" yazılı döviz taşıdı. Minik bir öğrenci de elinde "Artık yeter okuluma dokunma" yazılı pankart taşıdı. Göstericiler yol boyunca "Hükümet istifa", "Kadıköy uyuma okulana sahip çık", "Okuluma dokunma" ve "Karanlığa geçit vermeyeceğiz" şeklinde slogan attı.

Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önüne gelen kalabalık adına Eğitim-Sen 2 No'lu Şube Başkanı Turgut Yokuş bir açıklama yaptı. Yokuş yaptığı açıklamada, "Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinde geçtiğimiz günlerde yapılan değişiklikle her lisede ibadethane açma zorunluluğunun getirilmesinin ardından, ortaokullarda ve liselerde başörtüsünü serbest bırakan bir değişiklik daha yapılmıştır. Siyasi iktidar, yıllardır eğitimde yaşanan ve içinden çıkılmaz hale gelen sorunların üzerini örtmek için yine din ve inanç istismarına soyunmuş, iç ve dış politikada yaşanan çözümsüzlüğün üzerini örtmek için bir kez daha başörtüsüne sarılmıştır. Yıllardır demokratik, bilimsel ve laik eğitim isteyenlerin öncelikli talebi olan zorunlu din derslerinin kaldırılması konusunda adım atılmamış, bu nedenle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, farklı inanç gruplarına tek bir dini inancın ve tek bir mezhebin zorla öğretilemeyeceğine hükmederek Türkiye'yi bir kez daha mahkum etmiştir. Okullarda başörtüsü serbestliği kararının, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin zorunlu din dersinin kaldırılması kararının hemen ardından alınmış olması dikkat çekicidir. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne göre 18 yaşına kadar herkes çocuktur. MEB'in bu kararı, çocukların kendi özgür iradeleriyle karar veremediği, aile, toplum ve iktidar baskısının bu kadar yoğun ve belirleyici olduğu bir dönemde, özellikle kız öğrenciler için yeni baskılar ve dayatmalar gündeme getirmektedir. MEB'in eğitimdeki baskıcı, keyfi, dayatmacı politikaları ve girişimleri Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından katlanarak militarist bir tarzda devam etmektedir". Eylemciler, Kadıköy'de eğitimin nitelikli ve verimli olması açısından İlçe Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi'nin istifa etmesini istediklerini söyledi.

NEVŞEHİR'DE EĞİTİMCİLER BALON PATLATIP KALEM BIRAKTI

TÜRK Eğitim-Sen Nevşehir Şubesi üyesi eğitimciler, Milli Eğitim Bakanlığı'nda 'haksız olduğunu' belirttikleri görevden alma ve atamaları protesto için iş bırakma eylemi yaptı.

Hükümet Konağı'nda bulunan Atatürk Anıtı önünde, ellerinde üzerinde 'Yolsuzluk', 'Yoksulluk', 'Yasaklar', 'Adalet' ve 'Kalkınma' yazan balonlarla toplanan eğitimciler, konuşmaların sonunda balonları teker teker patlatarak kalem bıraktı.

İş bırakma eylemine MHP İl Başkanı Göksel Taşçı, MHP'li İl Genel Meclis Üyeleri ve parti yöneticileri, Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Turgay Çetin ve Türk Ocakları Başkanı Mesut Erdoğan da katıldı. Burada konuşan Türk Eğitim-Sen Nevşehir Şube Başkanı Mustafa Uğur, Milli Eğitim Bakanlığı'ndaki haksızlıklara, hukuk tanımazlığa, adam kayırmalara karşı isyanlarının doruğa çıktığını söyledi.

DEVASA BİR SİYASAL KADROLAŞMA

Nevşehir'deki okullarda da yöneticilerin birer birer tasfiye edildiğini öne süren Uğur şunları söyledi: "Bilgisi, birikimi, ödülleri ve başarıları ile adından söz ettiren, okulu TEOG'da, üniversite sınavlarında başarılı olan, öğrenciler, öğretmenler ve veliler tarafından takdirle karşılanan, canını dişine katarak okulunu zirveye taşıyan okul müdürleri görevlerinden bir bir uzaklaştırılıyor. Başarılı okul müdürleri yerine atanan arka bahçe mahsulü yeni idareciler bu süreçte müdür başyardımcılarını, müdür yardımcılarını kendisi seçecek ve eğitimde devasa bir siyasal kadrolaşmanın önü açılacaktır. Siyasi kadrolaşmanın son aşaması ise sıralarında tek arzusu vatanına milletine hizmet etmek için eğitim görmeyi bekleyen öğrencilerimiz olacaktır. Bu ayrımcılığa dur demek her vatandaşımızın asli görevi olmalıdır."

İŞ BIRAKAN ÖĞRETMENLER MEYDANLARDA

BALIKESİR'de öğretmenler, sendikalarının aldığı karar doğrultusunda bugün iş bıraktı. Kentte 3 sendikanın eylemine yaklaşık 700 kişi katıldı.

Türk Kamu-Sen'e bağlı Türk Eğitim-Sen ve Eğitim-İş Sendikası Yeşilli Meydanı'nda, KESK'e bağlı Eğitim-Sen ise Alihikmetpaşa Meydanı'nda eylemler yaparak, Milli Eğitim'deki kadrolaşmaya, rotasyona tepki gösterdi.

Anafartalar Caddesi'nde buluşan Türk Eğitim-Sen ve Eğitim-İş üyeleri davul zurna eşliğinde Kızılay Caddesi'nden yürüyerek Yeşilli Meydanı'na ulaştı. Çevredeki vatandaşlar ve meydandaki vatandaşlar eylemci öğretmenlere alkışlarla destek verdi. "Birleşe birleşe kazanacağız", "susma haykır, rotasyona hayır", " öğretmenler burada, hükümet nerede", "AKP'nin memuru olmayacağız" diye slogan atan öğretmenler 'Yönetici kıyımına hayır' yazılı pankartlar taşıdı. İki sendikanın eylemine yaklaşık 400 öğretmen katıldı. CHP, ADD, Balıkesir Demokrasi ve Emek Platformu (BALDEP) gibi kuruluşlar eyleme destek verdi.

EĞİTİM-SEN ALİHİKMETPAŞA MEYDANI'NDAYDI

KESK'e bağlı Eğitim-Sen'in Alihikmetpaşa Meydanı'ndaki eylemine katılan öğretmenler ise "sefalete teslim olmayacağız", "zafer direnen emekçinin olacak" diye sloganlar attı. Eylemde 'Öğretmene rostasyona, siyasi kadrolaşmaya, zorunlu din derslerine, 4+4+4'e performansa dayalı çalışmaya dur demek için grevdeyiz', 'Zorunlu din dersine hayır', 'Be ziman jiyan nabe- dil olmazsa yaşam olmaz' yazılı dövizler taşındı.

Eğitim-Sen'in eylemine KESK'e bağlı sendikalarla, ÖDP, Emek Partisi de destek verdi. Eğitim-Sen'in eylemine yaklaşık 300 kişi katıldı. Her iki eylemde halaylarla olaysız sona erdi.

 

ÖĞRETMENLER, MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜNE 'ÇIK DIŞARIYA OYNAYALIM' DİYE SESLENDİ

Kayseri'de eğitim sendikaları Milli Eğitim Bakanlığı yasası ve ardından çıkartılan 'Yönetici Atama Yönetmeliğine' tepki göstermek için bir günlük iş bırakma eylemi yaptı. Sendika üyeleri, tarihi Kayseri Lisesi önünden Milli Eğitim Müdürlüğü'ne davul-zurna eşliğinde yürüyerek, Kayseri Milli Eğitim Müdürü Bilal Yılmaz'a 'Bilal pabucu yarım çık dışarı oynayalım' diye seslendi.

Kayseri Lisesi önünde toplanarak davul-zurna eşliğinde halay çeken Türk Eğitim Sen 1 ve 2 Nolu sendika üyeleri, 'Bu iş yerinde grev var' , 'Sadece adalet istiyoruz' yazılı pankartlar açtı. Milli Eğitim yasası ve son yapılan yönetici atamalarına tepki gösteren Türk Eğitim Sen 2 Nolu Şube Başkanı Ali İhsan Öztürk, "Bizler iş yerlerimizde hiçbir şekilde baskılara boyun eğmedik" dedi.

Ankara'daki öğretmenler Güvenpark'ta toplandı

Türk Eğitim-Sen üyesi bir grup, eğitim çalışanlarının haklarının verilmesi için Kızılay'dan Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) önüne kadar yürüdü. Burada grup adına açıklama yapan Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, milli eğitimdeki haksızlıklara, hukuk tanımazlığa, adam kayırmalara karşı toplandıklarını belirtti.

Koncuk, haksızlıklara karşı haklarını aradıklarını belirterek, "Biz hakkımıza sahip çıkıyoruz, şerefimize sahip çıkıyoruz. Milli Eğitimde, üniversitelerde, bütün eğitim kurumlarında yapılan haksızlıklar için alanlardayız. Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan her bir vatandaşın siyasi görüşü ne olursa olsun kıymetli olduğuna inanıyoruz" diye konuştu.

Bütün eğitim çalışanlarının haklarını istemek için er meydanlarına çıktıklarını belirten Koncuk, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na MEB'de yaşanan haksızlıklara ilişkin bir rapor sunduklarını, bunun düzeltilmesi için bir yönetmelik beklediklerini söyledi.

Koncuk, öğretmenlerin nöbet ücretleri, 6 saat ek ders talepleri, ekonomik ve sosyal hakları, enflasyon farkları, 4/C'lilerin kadroya alınması, taşeronlaşmanın son bulması, nitelikli eğitim verilmesi ve daha demokratik üniversiteler için hak arayışlarını sürdüreceklerini söyledi.


Aleviler: Çocuklarımızı zorunlu din dersine göndermiyoruz

AKP'nin asimilasyona ve mezhepçi eğitim sistemine karşı Aleviler de çocuklarını bugün okula göndermedi. Dün İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanan Alevi Dernekleri Federasyonu üyeleri “Mezhepçi eğitime karşı demokratik mücadele” yazılı pankart açtı. “Zorunlu din dersi istemiyoruz” sloganları da atan grup, daha sonra Milli Eğitim Müdürlüğü girişine siyah çelenk bıraktı.

“Tekçi yaklaşımların karşısında tavizsiz duracağız”
Milli Eğitim Müdürlüğü önünde basın açıklamasını okuyan Alevi Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Rıza Eroğlu, yeni öğretim yılının birtakım dayatmalarla toplumu rahatsız ettiğini belirterek, şunları söyledi:

“Eğitim emekçilerinin çağ dışı yaşam koşullarını çağa uydurmak, okullarımızın fiziki yapısını düzeltmek, bilimsel eğitim önündeki engelleri kaldırmak ve daha bir dizi öncelikli sorunlar varken, iktidarın tüm bu sorumluluklardan kaçıp, yeni bir ötekileştirici politikası hepimizin bilgisi dahilindedir. İktidar, zorunlu din derslerinin ardından, 4+4+4 sistemini uygulamaya sokan ve adım adım, bu ülkenin değişik inançlarını bitirmeye çalışan bir politikayı bize reva görmektedir. Ancak, tekçi eğitimi okul müfredatına yerleştirmekle tatmin olmayan AKP iktidarı, giderek orta öğretimin tümünü imam hatip okulları haline getirmeye çalışmak gibi bir tehlikeli ortamın yaratılmasına ve ayrıca Alevi-Sünni kardeşliğine de ciddi bir biçimde balta vurmaktadır. Biz Alevi kurumları ve bireyleri olarak, bu tekçi, ırkçı, mezhepçi yaklaşımların karşısında tavizsiz duracağımızı bildirmek için burada toplandık.”

“Çocuklarımızı zorunlu din dersine göndermeyeceğiz”
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Alevilere yönelik ihlali belirtmesinin kendilerinin haklılığını ortaya koyduğunu belirten Eroğlu şöyle devam etti:

“Her şeydan önce ‘Hiç kimse inancını değiştirmeye zorlanamaz’ hakkının ihlali, Anayasal suçtur. Bu nedenle iktidara çağrımızdır; Öncelikle zorunlu din dersleri eğitimden derhal kaldırılmalıdır. Orta öğrenim, imam hatiplere indirgenmekten vazgeçilmelidir. Alevi çocuklarını, inançlarından şüpheye düşüren, sünni müfredata mahkum etmekten vazgeçilmelidir. Bugün burada çocuklarımızı okula göndermeyerek tepkimizi dile getirmenin yanı sıra şunu da söylemek istiyoruz ki, bu eylemlerimiz çoğaltarak büyüteceğiz. İktidarınızı rahatsız etmeye devam edeceğiz ve bedeli ne olursa olsun çocuklarımızı din dersleri eğitimine göndermeyeceğiz.”


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler