Erdoğan: BM'den beklentim yok

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya, ''Şu anda 2008 yılında değiliz, 2012 yılındayız. Bilesin ki 2012'in şartları 2008'in şartları gibi değildir. Hesabını iyi yap'' diye seslendi.

Erdoğan: BM'den beklentim yok
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 18.11.2012 - 13:22

Türk-Mısır İş Forumu'nda işadamlarına hitap eden Erdoğan, Mısır'ın şu anda içinden geçtiği sürecin, sadece Mısır'ı değil, tüm bölgeyi, tüm İslam coğrafyasını çok yakından ilgilendirdiğini söyledi.

Gazze'ye bomba yağdırıldığını belirten ve Gazze'ye giden Mısır Başbakanı Hişam Kandil'i kutlayan Erdoğan, dün bir araya geldiği Kandil'e Gazze'yi sorduğunu dile getirerek, ''Keşke birlikte olabilseydik, inşallah o da olur'' dedi. Erdoğan, şöyle devam etti:

''Bu İsrail'in karakteristik yapısıdır, cibiliyetinde vardır. Her zaman bunu böyle yapmıştır. Aynını bize yapmadı mı? Uluslararası sularda Gazze'ye insani yardım taşıyan, 30'u aşkın ulustan insanın bulunduğu o gemiyi vurmadılar mı? 9 şehidimiz olmadı mı? Oldu. Sadece Furkan yavrumuzun vücudundan yakın mesafeden atılmış 5 mermi çıktı. Bu mermilerden bir tanesi, bizzat adli morg tespiti olarak gördüm, iki kaşının arasında sıkılmış bir mermiydi. Bunu yapan kim, İsrail. İsrail budur. İsrail çocuklara acımaz, işte dün İsmail Haniye kardeşimizin kucağındaki yavruyu gördünüz. Onlar 9 aylık yavruları vuracak kadar acımasızdır. Cumhurbaşkanlarına malum Davos'ta da söylemiştim, 'siz çocukları öldürmeyi gayet iyi bilirsiniz, siz orantısız güç kullanamyı gayet iyi bilirsiniz. Çünkü sizde adalet diye bir şey yok, insaf diye bir şey yok. Siz zulmederek, ezerek yükselmeyi hep kendinize ideal edinmişsinizdir'. Bunu periyodik olarak yapıyorlar. 2008 seçimleri öncesinde yaptılar. O zaman Gazze'de bin 500 şehit, 5 bin yaralı vardı. Şimdi yine seçim yaklaştı, seçim öncesi yine aynı provayı yapıyorlar. Fakat buradan Netenyahu'ya sesleniyorum, şu anda 2008 yılında değiliz, 2012 yılındayız. Bilesin ki 2012'in şartları 2008'in şartları gibi değildir. Hesabını iyi yap.''

''BM Güvenlik Konseyi'nden bu noktada artık ben çok şey beklemiyorum''

Erdoğan, ABD Başkanı Barack Obama ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e, ''Gelin fazla vakit kaybetmeden süratle hemen şu ateşkesi ilan edelim, şu iş durdurulsun. Siz İsrail tarafını ikna edin, biz de Hamas'la görüşelim, Mısırlı kardeşlerimizle görüşelim. Bu işi bir an önce yoluna koyalım. Eğer dürüstlerse, samimiyseler egemen güçlerin yapması gereken bir şey var. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nden bu noktada artık ben çok şey beklemiyorum." dedi.

Erdoğan, İsrail'in Gazze saldırılarıyla ilgili işadamlarına çok iş düştüğünü belirtti.
''Sizin ayağa kalkışınız farklıdır bunu biliniz. Bilesiniz ki insan hakları noktasında, demokrasi, özgürlükler noktasında başarılı olamazsak, ekonomi de başarılı olmayacaktır. Çünkü bunlar at başı gider. Birisi ileri, birisi geri olmaz. İkisi at başı olduğu sürece başarılı oluruz'' diyen Erdoğan, Türkiye'de de bunu başardıkları için bugün bu noktaya gelindiğini ifade etti.

Erdoğan, özellikle İsrail'in kendilerini destekleyen, yüreklendiren, sırtlarını sıvazlayan devletlerden aldıkları güçle dünya kamuoyunu, küresel vicdanı hiçe sayarak insanlık dışı eylemlerine devam ettiğini söyledi.

''İşte biz bunun için güçlü olmak zorundayız'' diyen Erdoğan, Filistin için, Filistin davası için, Kudüs davası için her zaman güçlü olmak zorunda olduklarını ifade etti. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bu bölgede terörist faaliyetlerde bulunmak, devlet terör estirmek isteyenlere karşı güçlü olmak zorundayız. Bu bölgede karanlık senaryoları uygulamak isteyenler artık bu bölgede hamdolsun Türkiye gibi, Mısır gibi, Suud gibi, Katar gibi Körfez ülkelerinin olduğunu bilmek durumundadırlar. İnşallah artık bebek öldürmek için yola çıkanlar karşılarında güçlü iradelerin olduğunu da görecek, anlayacak ve adımlarını da ona göre atacaklardır. Biz bunu başarmak zorundayız. Bizden sadece kendi halklarımız değil, bölgenin tüm halkları bunu bekliyor, bunu arzuluyor.
Açıkçası her zaman ifade ettik, bu bölgede Filistin-İsrail sorunu çözülmedikçe, ancak buradan Filistinli kardeşlerime sesleniyorum, El Fetih'e de sesleniyorum, eğer Fetih-Hamas arasındaki bu sıkıntı giderilmediği sürece de Filistin sorunu çözülmez. Fetih-Hamas arasında bu sorunun çözülmesini engelleyenler, ne Hakka, ne halka ne de tarihe bunun hesabını veremeyeceklerdir. Neyi paylaşamıyorsunuz, neyi halledemiyorsunuz? Eğer kendinize güveniyorsanız, inanıyorsanız sandığı getirin ortaya, gidin seçime Filistin'de kim kazanıyorsa ona teslim olun. Ama bunlar hayır, yine birilerinin destekleriyle makamlarını korumanın gayreti içerisinde oluyorlar. Ne oluyor? Makamınızı koruyorsunuz da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda size 'Hadi arkanızdayız, sizi devlet olarak kabul ettik' diyorlar mı? Yine demiyorlar. Bir yıl önce 'Önümüzdeki yıl burada Filistin devletini göreceğiz' diyorlar, bir yıl sonra 'Hayır, olmaz. Biraz daha beklememiz lazım' diyorlar. Kimler? İşte o daimi üyelerden bazıları. Bu oyunu dikkatle takip etmemiz lazım. Bilesiniz ki batılı güçlerin bütün derdi, İslam dünyasını kendi içinde paramparça etmektir, parçalamaktır. İsrail keyfice saldırırken, barışı sabote ederken bu bölgede hiçbir ülkenin güvenliği de olamaz, istikrarı, huzuru da olamaz.''


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler