Gerçeği bilmek özgürlüktür (10.10.2014)

Lois Lowry’nin dramatik bilim kurgu romanı The Giver (Seçilmiş) sonunda sinemaya uyarlandı. Filmde, gerçek, özgürlük, mutluluk, özveri, inanç, sevgi, umut gibi evrensel temalar sorgulanıyor.

Gerçeği bilmek özgürlüktür (10.10.2014)
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 10.10.2014 - 09:44

ABD’de ortaokullarda okutulan, genç yetişkin yazınının başyapıtlarından biri olan, satışı dünyada 10 milyona ulaşan Lois Lowry’nin dramatik bilimkurgu romanı The Giver (Seçilmiş) sonunda sinemaya uyarlandı. The Giver, oyuncu aynı zamanda filmin yapımcısı da olan Jeff Bridges’ın 20 yıla yayılan en büyük düşü. “Kızlarım kitabı okudular. Ben onların okuduğunu bilmeksizin babam Llyod Bridges için iyi bir rol arayışı içindeydim. Romanın kapağında yaşlı, kır saçlı bir adamın resmi vardı, işte tam babama göre bir rol diye düşündüm” diyor başarılı oyuncu Bridges.

Yazar Lois Lowry’de 20 yıl önce asker babasından esinlenerek The Giver’ı kaleme almış: “Babam çok yaşlanmıştı, anıları gittikçe bulanıklaşıyordu, önemli olanlarını unutmaya başladıkça onun daha da mutlu olduğunu ayrımsadım. 2. Dünya Savaşı’na katılması, ilk çocuğu olan ablamın gençken ölümü gibi tüm sarsıcı olaylar silinmişti.

Bu bana belleğin önemini, nasıl yönlendirilip güdümlenebileceğini düşündürdü” diyen Lowry’nin dünyanın her yerinde evlerin ve kuralların hemen hemen aynı olduğu askeri üslerde büyümesi ona bu tekdüzelik konusunda esin kaynağı olmuş.

Çok sayıda kurallarla düzenlenmiş bir ortamda yaşayanları bu güven mutlu etse de zamanla onların daha çok şeyin eksikliğini duyumsadıklarını ayrımsamış. Yıkımların, savaşların, soykırımların, açlığın ardından toplumlar felaketin küllerinden yeniden doğarlar. İyi sayılan bir toplum oluşturmak içinse geçmişe ait tüm anılar silinir.

Dili hatasız kullanmak, belirlenen aynı giysileri giymek, birbirine dokunmamak, sabah ilacını almak, akşam aynı saatte uyumak, asla yalan söylememek gibi kurallar belirlenir, bunlar yeni doğanlara öğretilir.

Kuşak çatışmasını önlemek için tüm ebeveynler ortadan kaldırılır, çocuklar taşıyıcı annelerce dünyaya getirilirler. Aile birimi sistemi çocuğu denetimli bir eğitimle yetiştirdikten sonra çocuk bu birimden ayrılır, ebeveynlerini de unutur.

Çünkü bu toplumda anı yükü diye bir kavram yoktur, acı, kaos, açlık, şiddet, ölüm, yokluk, nefret, kıskançlık bilinmez, öte yandan özgürlük, bireysellikte yoktur. Mezuniyetten sonra bu yeni yetişkinler yıllık arz töreninde baş azizenin (Meryl Streep) kararlarıyla işlerine atanırlar.

Günlük enjeksiyonla duyguları bastırılan bu yeni insanlar duygu hissetmeyecek, renk görmeyecek şekilde kök hücre genetikçilerince tasarlanmışlardır. Tüm eğitimleri de topluma uyum için geliştirilmiş, onları birbirlerinden farklı kılacak özellikleri düzeltilmiştir. Jonas (Brenton Thwaites) kendini farklı duyumsamakta, her şeyi değişik görüyor duygusuna kapılmaktadır.

Herkesin mutlu olduğu, görünüşte ideal bu dünyada yaşayan Jonas ötekilerine benzemez. Törende Jonas 4 özelliği de (zekâ, dürüstlük, cesaret, öteyi görmek) taşıdığından toplumun ‘Anı Alıcısı’ olarak seçilir. Her şeyin ötesinde bir acı içeren eğitiminde delikanlı dünyanın gizli tarihini de öğrenecektir.

Bu eğitimi de ona dünyanın tüm anılarına sahip The Giver (Jeff Bridges) verecektir. Jonas böylece geçmişteki anıları kullanarak topluma rehberlik edecektir. The Giver, Jonas’a anıların salt geçmişi değil geleceği de yönlendirdiğini, duyguların çok derin olup kalıcı olduklarını, dünyada bir zamanlar dehşet verici bir acımasızlık var olduğunu da aktarır. Jonas bu yeni göreviyle birlikte acı, aşk, sevgi, öfke, umut gibi duyguları tanımaya başlar. The Giver’ın aktardıklarıyla dehşete düşen Jonas, azizlerin koyduğu kuralların yalan yüzünü ayrımsar.

‘Kemik Koleksiyoncusu’, ‘Tehlikeli Oyunlar’, ‘Ajan Salt’ gibi aksiyon ve gerilimler çeken Phillip Noyce, bu gençlik romanının içeriğine bağlı kalarak başarılı bir dramatik bilim kurgu gerçekleştirmiş. Jeff Bridges, Meryl Streep, Alexander Skarsgard, Katie Holmes, Brenton Thwaites, Odeya Rush’ın rol aldığı, gerçek, özgürlük, mutluluk, özveri, inanç, sevgi, umut gibi evrensel temaları tartışıp sorgulayan The Giver “Seçilmiş/2014” bugün gösterime girdi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler