Gürültü kirliliğiyle mücadele
Çevre ve Orman Bakanlığı, ''canlı hayatı için en az hava kirliliği kadar zararlı'' olan gürültü kirliliği ile mücadeleye kanun ve yönetmeliklerin Bakanlığa yüklediği mesuliyetler gereğince kesin bir kararlılıkla devam edileceğini bildirdi.
Çevre ve Orman Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, ''gürültünün kontrolü, azaltılması veya bertaraf edilmesi için hedef ve ilkeleri belirleyerek her türlü tedbiri almak ve uygulanmasını sağlamak, konuyla ilgili kurum ve kuruluşlarla koordineli çalışmalar yaparak müdahale etmek, kriter ve standartları belirlemek, uygulamak, uygulanmasını sağlamak, ölçüm yaptırmak, verileri toplamak ve değerlendirmede bulunmanın'' Bakanlığın vazifesi olduğu kaydedildi. Gürültünün insan sağlığını olumsuz yönde etkileyerek, geçici veya sürekli işitme bozuklukları, kan basıncının artması, dolaşım bozuklukları, solunumda hızlanma, kalp atışlarında yavaşlama, davranış bozuklukları, aşırı sinirlilik ve stres, iş veriminin düşmesi, konsantrasyon bozukluğu gibi tesirlere sebep olduğu ifade edilen açıklamada, gürültünün kontrol altına alınmasına yönelik olarak ilk teknik düzenlemenin, 1986 yılında yürürlüğe giren Gürültü Kontrol Yönetmeliği ile getirildiği anımsatıldı. Bu yönetmelikte, eğlence yerleri ve diğer yapıların iç mekanlarına da gürültü sınırlamaları getirildiği ifade edilen açıklamada, bu sınırlamaların, gürültüyle alakalı AB direktifine uyumlu olarak 2005 yılında yayımlanan Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği ile kaldırıldığı, sadece çevresel (dış ortam) gürültüler için sınır değerler getirildiği belirtildi.
AB Müzakerelerinde Çevre Faslı'nın 21 Aralık 2009'da açıldığı ve bu çerçevede mevzuatın her sektörde AB mevzuatına uyarlanması çalışmalarının sürdürüldüğü kaydedilen açıklamada, bu maksatla ''Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği''nin 4 Haziran 2010 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiği vurgulandı. Bu yönetmelik ile kara yolu, demir yolu, su yolu, hava alanı, sanayi tesisleri, şantiye faaliyetleri, eğlence yerleri, iş yerleri, atölyeler, imalathaneler, gürültüye hassas yapıların bulunduğu alanlarda açık havada yapılan faaliyetlerden kaynaklanan gürültü için esas ve kriterler getirildiği kaydedildi.
Gürültü haritaları hazırlanacak
Nüfusu 250 binden fazla olan yerleşim alanları için en geç 2013 yılına kadar, nüfusu 100 bin ile 250 bin arasında olan yerleşim alanları için en geç 2018 yılına kadar gürültü haritalarının hazırlanacağı ifade edilen açıklamada, harita sonuçlarına bağlı olarak en geç 2014 ve 2019 yılına kadar gerekli tedbirlerin alınmasına yönelik bütün eylem planlarının hazırlanacağı belirtildi.
Çevre ve Orman Bakanlığı ile Ulaştırma Bakanlığı arasında kara yollarının kenarlarının ağaçlandırılması protokolünün imzalandığı anımsatılan açıklamada, ağaçlandırma ile yeşil alanlar kazandırıldığı gibi yoldan gelen trafik gürültüsünün azaltılmasında büyük fayda sağlandığı kaydedildi.
2009'da bin 758 denetim yapıldı
Açıklamada, Bakanlığın ve yetki devri yapılan belediyelerin 2009 yılında Türkiye genelinde toplam bin 758 faaliyetin gürültü açısından denetlendiğine işaret edilerek, bunların 766 adedinin işyeri-atölye imalathane, 717 adedinin eğlence yeri ve 58 adedinin sanayi tesisleri olduğu ifade edildi. Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği'ne göre eğlence yerlerinin etkilediği hassas alanlarda, eğlence yerinin gürültü seviyesinin, arka plan gürültü seviyesini 5 dBA ve 7 dBC'den fazla aşamayacağı kaydedilen açıklamada, şunlar kaydedildi: ''Bu değerlerden herhangi biri sağlanmadığı takdirde Yönetmelik ihlal edilmiş olur. Özellikle gece zaman diliminde diğer gürültü kaynakları ortadan kalktığı için daha sessiz bir ortam oluşmakta ve arka plan gürültü seviyesi de düşmektedir. Dolayısı ile eğlence yeri gürültüsü daha fazla hissedilmekte ve rahatsız etmektedir. Burada beklenen eğlence yerlerinden çevreye verilen sıfır sessizlik değil, gece zaman dilimine tekabül eden arka plan gürültü seviyesini 5 dBA ve 7 dB C'den fazla aşmamasıdır.''
'Eğlence yerleri beton kırıcısı kadar gürültü yapıyor'
Gürültü probleminin tespitine yönelik olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından İstanbul genelinde 20 adet ''Gürültü Ölçüm ve İzleme İstasyonu'' kurulduğu belirtilerek, bu istasyonlardan 24 saat gürültü ölçümü yapıldığı ifade edildi. Bir eğlence yerinden kaynaklanan gürültü seviyesinin 90-100 dBA arasında değiştiği,arka plan gürültüsünün de 60-65 dBA belirlendiği kaydedilen açıklamada, eğlence yerinden kaymaklanan gürültü ile arka plan gürültüsü arasındaki farkın 30-35 dBA olarak tespit edildiği belirtildi. Açıklamada, ''90-100 dBA arasında gerçekleşen eğlence yerinden kaynaklanan gürültüye elle tutulan beton kırıcıları ve deliciler, matkap, çim biçme makinesi gibi gürültü kaynakları örnek verilebilir'' denildi. İstanbul kıyı şeridinde yaşayan halkın yüzde 87'sinin kıyıdaki eğlence yerlerinin çıkardığı gürültüden rahatsız olduğu, yüzde 17'sinin gürültü kirliliği sebebiyle ruhsal problem yaşadığı ifade edilen açıklamada, Boğaz'daki eğlence yerlerinin Haziran 2010 tarihi itibariyle 10 tesisten 5'inin Açma ve Çalışma Ruhsatı'nın olmadığı, yine 10 tesisten 9'unun Canlı Müzik İzni bulunmadığının, 10 tesisten 7'sinin Turizm İşletme Belgesi bulunmadığının tespit edildiği vurgulandı.
'Kısmen veya tamamen durdurma yetkisi bakanlıktadır'
Çevre Kanunu'nun 12. maddesi ile bu Kanun hükümlerine uyulup uyulmadığını denetleme yetkisinin Bakanlığa ait olduğuna işaret edilen açıklamada, Çevre Kanunu ve bu Kanun uyarınca yayımlanan yönetmeliklere aykırı davrananlara Bakanlığın bir defaya mahsus olmak üzere esasları yönetmelikle belirlenen ve 1 yılı aşmamak üzere süre verilebileceği, süre verilmemesi halinde derhal, süre verilmesi durumunda, bu süre sonunda aykırılık düzeltilmez ise Bakanlık tarafından kısmen veya tamamen faaliyetinin durdurulabileceği kaydedildi. Avrupa Birliği'ne üye ülkelerde de eğlence yerlerine yönelik Türkiye'dekine benzer düzenlemeler yapıldığı ifade edilen açıklamada, Fransa'da hapis cezalarının bile öngörüldüğü, İngiltere ve ABD'nin Boston eyaletinde idari ve para cezalarının verildiği anlatıldı.
''Canlı hayatı için en az hava kirliliği kadar zararlı olan gürültü kirliliği, maruz kalanlarda fiziksel ve psikolojik rahatsızlıklara yol açmakta ve vatandaşlarımızı son derece rahatsız etmektedir'' denilen açıklamada, vatandaşların, elektronik posta ile ''gurultu@cob.gov.tr'' adresine şikayette bulunulabilecekleri kaydedildi. Açıklamada, ''Kanun ve Yönetmeliklerin Bakanlığa yüklediği mesuliyetler gereğince gürültü ile mücadeleye kesin bir kararlılıkla devam edilecektir'' denildi.
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- 6 asker şehit olmuştu
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- ‘Toprak bütünlüğü’ masalı ve Suriye: İmkânsız bir ülke