İkinci Ergenekon davasının 102. duruşması

İkinci Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından Yarbay Mustafa Dönmez, Ümraniye'de ele geçirilen 27 el bombasından sadece 18'inin imha edildiğini belirterek, ''Bununla ilgili tutanak var. Bu imha edilenler Zir Vadisi aramalarında çıktı. Zir Vadisi'nde çıkan bombalar 1955'te imal edilmiş. Bu bombalar atılsa bile patlamaz'' dedi.

İkinci Ergenekon davasının 102. duruşması
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 17.02.2011 - 08:33

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen davanın bugünkü duruşmasına, gazeteci Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay'ın da aralarında bulunduğu 21 tutuklu sanık katıldı.

Tutuklu sanıklar eski Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, İbrahim Özcan, Oğuz Bulut, Hasan Atilla Uğur ve Levent Göktaş ise duruşmaya gelmedi. Tutuksuz sanıklardan emekli albay İlyas Çınar da duruşmada hazır bulundu.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salondaki duruşmada, savunmasını yapmasının ardından Dönmez'in, çapraz sorgusuna başlandı. Dönmez'in çapraz sorgusu, avukatı Celal Ülgen tarafından yapılıyor. Ülgen'in ''Sapanca ve Zir Vadisi'nde aramaların kaç gün arayla yapıldığını'' sorması üzerine Dönmez, ''İlk arama Sapanca'da yapıldı. Yani 7 Ocakta. Zir Vadisi'ndeki arama ise 12 Ocakta yapıldı'' dedi.

Sapanca ve Zir Vadisi'nde çıkan mühimmatlar arasında bire bir aynı olan var mı?'' şeklindeki soruya Dönmez, ''Evet var. Benzerlikler var, farklılıklar var. Çok ilginç bir bulgu buldum. Ümraniye'de çıkan 27 el bombası var. Sadece 18'i imha ediliyor. Bununla ilgili tutanak var. Bu imha edilenler Zir Vadisi aramalarında çıktı. Zir Vadisi'nde çıkan bombalar 1955'te imal edilmiş. Bu bombalar atılsa bile patlamaz. İçleri boş. Türk Silahlı Kuvvetleri, bu bombaları birlikten toplayıp, imha ediyor. Kullanılmıyor. Bunlar tesadüf olamaz. Bunlar polise ait'' yanıtını verdi.

''Ordu içinde böyle mühimmatlar var mı?'' sorusuna Dönmez, ''Bunlar Kara Kuvvetleri Komutanlığında yok. Jandarma Komutanlığında ve Özel Harekat'ta var. Bunlar aynı kuruma bağlı'' dedi. ''Özel Harekat Timlerine verilen bazı mühimmatların geri gelmediği yazılmıştı. Sizce bunlar arasında mı?'' sorusuna Dönmez, ''olabileceği'' yanıtını verdi.

Ülgen'in, ''Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Daire Başkanı Behçet Oktay'ın, ölümünün şüpheli olduğunu ve bu mühimmatlarla ilgili olabileceğini'' söylemiştiniz demesi üzerine Dönmez, ''Şüpheli bir ölüm var. Şüphe bilimi yaratmış. Bununla ilgili tekrar dosya açıldı. Bu mühimmatların hepsi Özel Harekat'ta var'' karşılığını verdi.

Duruşmaya, öğle arası verildi. Öte yandan, bir gazetecinin, ''Seçimlerde aday mısınız?'' diye seslenmesi üzerine Mustafa Balbay, ''Daha Seçim Kanunu bile çıkmadı. Hukuka uygun hareket ediyoruz. Bağımsız aday değilim'' yanıtını verdi.

 

'Bütün partilerin tekliflerine açığız'

Duruşma arasında gazetecilerin milletvekili adaylığı ile ilgili sorular üzerine Tuncay Özkan, kendisinin siyasetçi olduğunu ve bir partinin başında bulunduğunu ifade etti. Özkan, ''Biz milletvekili adayıyız. Siyasetin içinde olacağız. Seçim yasası çıktıktan sonra karar vereceğiz. Bütün partilerin tekliflerine açığız. Bu davayı anlatmak için çıkmak istiyorum. 3 yıldır buradayım. Herkesin teklifini değerlendireceğiz. Bizi sevenlerin düşüncelerini değerlendireceğiz. Bir politik duruşla karşı karşıyayız. Buradan bir politik duruşla çıkacağız'' diye konuştu.

Tutuklu sanıklardan gazeteci Mustafa Balbay da daha seçim yasasının çıkmadığını, 1 Mart gibi bu yasanın çıkması gerektiğini söyledi. Yasa çıkmadan önce konuşmanın doğru olmayacağını, hukuka aykırı bir şey yapmayacaklarını dile getiren Balbay, şunları söyledi: ''Bize yapılan siyasi bir saldırı olduğu için siyasi bir karşılık vermemiz gerektiğine inanıyoruz. Bize yapılan tamamen siyasi bir saldırı. Bu davayı unutturmayacağız. Mücadele insanı olarak çıkacağım. Bunun zeminini, gazeteci ve siyasetçi olarak görüyorum. Bundan sonraki yaşamımı siyasetçi olarak sürdürmem gerektiğine inandım ama kalemimi bırakmayacağım. Yerine göre mücadele siyasal zemine taşınabilir. O sürece geçtik. Ben daha önceki yıllarda da 2 kez adaylık için teklif aldım ama beni şu anda siyaset kazanının içine attılar. O kazanda kaynarım, iyi çalışmalar yaparım. Biz bunu bir sığınma, bir dokunulmazlık altına girme olarak görmüyoruz. Mücadelemizi oraya taşıyacağız. Sevenlerimizin de bunu böyle algılamasını istiyoruz. Parti konusunda bir şey demek için erken.''

 

'Ülkemin bulunduğu durumdan rahatsız olup, etmiş olabilirim'

Duruşmada savunmasını yapan Dönmez, bir tertibin düzenlendiğini ancak yalanların, arama yapıldığı sırada çekilen görüntülerde, konuşmalarda var olduğunu savundu. Bazı telefon konuşmalarında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı şikayet ettiğini ifade eden Dönmez, ''Ülkemin bulunduğu durumdan rahatsız olup, etmiş olabilirim. Bu benim hukuki hakkım. Telefonlarda, cümlelerimde, yazılarımda ağır cümleler kullanmış olabilirim. Türk halkına yapılan saldırıların yasını içimde tutabilirim. Yazdığım özel yazıların teşhir edilmesi nereye hizmettir. Bunlar düşünce suçu olamaz'' diye konuştu. Bu haklı bir tarafı olmayan operasyonu düzenleyenleri kınadığını dile getiren Dönmez, ''Benim tek suçum Mustafa Kemal Atatürk'ün yolunda olmak ve Türk halkına aşık olmaktır. Bu bağlamda ben kendimi sanık olarak değil, tarihe bir tanık olarak görüyorum. Bu tertibi düzenleyenleri, belden aşağı vuranları da korkak olarak nitelendiriyorum. Bu kişileri akrabalarına, çocuklarına, ailelerine, Türk halkına şikayet ediyorum'' dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, bir konuşmasını dinleten Dönmez, Başbakan Erdoğan'ın ''Türkiye değişiyor, değişecek. On binlerce mermiler birilerinin evlerinde çıkıyor. Bunları yok mu sayalım, bunlara seyirci mi kalalım'' dediğini belirterek, ''Başbakan, bu şekilde yargıya müdahale ediyor. Benim evimden çıktığını nereden biliyor. Bu tescillendi mi'' dedi. Arama yapan polisler tarafından yaşam alanlarının talan edildiğini, bunların suç makinesi olduğunu ileri süren Dönmez, savunmasını şöyle tamamladı: ''Ben, iyi ve güzel olan her şeyi kendime örnek alan bir yaşantı seçtim. Beni sevmeyenler, ağaç kesen, halkıma zarar veren, insana zarar veren insanlardır. Onun dışında ben her zaman, çevremdekileri dost edinmiş, kardeş edinmiş bir insanım. Devlet imkanlarıyla yaşam alanlarını talan edenlerin ayıklanmasını istiyorum. Türk halkına bağlılığımı sunuyorum. Halkımdan iftira atanları, liderini koruyanları iyi analiz etmelerini istiyorum. Onların bir gün yargılanmalarını benim de müşteki olarak orada yer almamı istiyorum. Her zaman söylediğim gibi, iddia makamı, bu davada taraf. O yüzden onların huzuruna çıktığımda susma hakkımı kullanıyorum. Birazdan çapraz sorgum başlayacak. Onların soracağı sorulara cevap vermek istemiyorum. Bunun takdirini de yüce mahkemenize bırakıyorum.'' Duruşma, Yarbay Mustafa Dönmez'in çapraz sorgusuyla devam ediyor.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler