İran muamması
Pence ile görüşen Yıldırım, Rakka için ‘taktik destek verileceğini’ söyledi. ABD, ‘İran’ın istikrarı baltalamasına izin vermeme konusunda mutabık kalındığını’ açıklamakla yetindi, Ankara ise buna değinmedi.
Başbakan Binali Yıldırım ile ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence’in önceki gün yaptıkları görüşmeden Ankara’nın açıklamadığı bir mutabakat çıktı. Beyaz Saray’dan görüşmeye dair yapılan açıklamada, “Başkan Yardımcısı, Türkiye’nin IŞİD’e karşı kampanyada önemli katkılarına teşekkür etmiş ve terörizmle savaşta Türkiye’nin verdiği can kaybı dolayısıyla taziyelerini iletmiştir. Her iki lider de İran’ın bölgede istikrarı baltalamasına izin vermeyecekleri konusunda mutabık kalmışlardır” denildi. Yıldırım ve ekibinin 50 dakikalık görüşmeye dair yaptığı açıklamalarda ise İran’a karşı ortak mutabakata değinilmedi.
Bunun yerine Yıldırım, başta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başta olmak üzere Ankara’nın sık sık düzenleneceğini duyurduğu Rakka operasyonuna Türkiye’nin sadece ‘taktiksel’ destek vereceğini, doğrudan operasyona girmeyeceğini şöyle duyurdu: “Amerika, Türkiye ile birlikte yerel güçlerle sivil direnişçilerle, ÖSO ile ve diğer milislerle bir olarak, onlar önde, biz de arkada. Askeri varlığı olacak ABD’nin de Türkiye’nin de. Doğrudan operasyona girmeyeceğiz, taktik destek vereceğiz, prensipte anlaşılırsa tabii. İmkân ve kabiliyetler gözden geçiriliyor.”
Terörde fikir birliği yok
Yıldırım’ın Pence ile görüşmesine dair Başbakanlık’tan yapılan açıklamada, görüşmede “terörle mücadelede fikir birliği ve ortak hareketin önemi üzerinde durulduğu” belirtildi. Beyaz Saray ise terörle mücadele konusunda şu ifadelere yer verdi: “İki lider aynı zamanda bir dizi bölgesel konuyu ele almış ve terörizmin her türüyle mücadele etme konusunda paylaşılan kararlılığı vurgulamışlardır. Başkan Yardımcısı, Türkiye’nin IŞİD’e karşı kampanyada önemli katkılarına teşekkür etmiş ve terörizmle savaşta Türkiye’nin verdiği can kaybı dolayısıyla taziyelerini iletmiştir. Her iki lider de İran’ın bölgede istikrarı baltalamasına izin vermeyecekleri konusunda mutabık kalmışlardır. İki lider aynı zamanda IŞİD’i yenilgiye uğratmaya dair ortak çabalarını hızlandırma yollarını da ele almıştır.”
El Bab bitmedi
TSK öncülüğünde devam eden El Bab operasyonunda kontrolün büyük ölçüde sağlandığı duyurulmasına karşın bölgedeki kaynaklar operasyonun bitmediği ve El Bab’ın IŞİD’den henüz temizlenmediği konusunda ısrarcı. Operasyon 1 haftadır ilerlemiyor. TSK de son bilgilendirmesinde şehrin “batıdan, doğudan ve kuzeyden kuşatıldığını, güney kesimi kontrol eden Halep- Mınbiç arasındaki anayol dost unsurların kontrolüne geçtiğini, Bab-Tadif kavşağında kontrolün sağlandığını” belirterek “Şehrin mahallelerine ulaşılmış olup El Bab’ın, büyük bir bölümünde kontrol sağlanmış; arama/tarama faaliyetleri kapsamında şehrin tamamen kontrolüne yönelik planlı harekâtın icrasına devam edilmektedir” dedi.
‘El Bab nihai değil’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, El Bab’ın ardından Mınbiç ve Rakka’ya gitmeyi hedeflediğini şu sözlerle açıklamıştı: “El Bab bir defa bizim nihai hedefimiz değildir. Şu ana kadar biliyorsunuz 3 bini aşkın DEAŞ’lıyı etkisiz hale getirdik. DEAŞ’ın asıl merkezi El Bab değil Rakka. Nihai hedef de 5 bin km karelik bir alanı temizlemektir.” Ancak Erdoğan, hükümet yanlısı yayın organlarında isimsiz kaynaklar tarafından yazılan ve Rakka’ya “Tel Abyad veya El Bab üzerinden karayoluyla gidileceğini belirten” iddialar hakkında bugüne kadar hiç yorum yapmadı. Başta Trump olmak üzere yeni ABD yönetimi ise bugüne kadar PYD’nin Mınbiç’ten çekilmesi, Rakka operasyonunun PYD ile düzenlenmemesi ve Rakka operasyonu konusunda açıklama yapmadı.
Fethullah Gülen için söylem aynı
Yıldırım, Pence ile görüşmesinde bir kez daha Gülen’in iadesini gündeme getirirken, ABD’li yetkililerin hukuk sistemine müdahale edemeyecekleri mesajını tekrarladığını belirtiyor. Kaynaklar, bu konuda Trump’ın yargıdan dönen 7 Müslüman ülke vatandaşlarına yönelik giriş yasağının da Türk yetkililerle temasta örnek olarak verildiğini belirtti.
Yıllar sonra ‘stratejik ortak’
Beyaz Saray’ın açıklamasında Ankara’nın duymaktan en çok hoşlandığı ve Obama yönetiminin uzun zamandır kullanmadığı ‘stratejik ortaklık’ ifadesi yer alıyordu: “Başkan Yardımcısı, ABD’nin stratejik ortak ve NATO müttefiki Türkiye’ye bağlılığını bir kez daha teyit etmiştir.”
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- Arda Güler'in 2 asisti Madrid'e yetmedi
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- Ankaralı Turgut hayatını kaybetti!