İş dünyası korkuyor
CHP lideri Kılıçdaroğlu, iş dünyasında korku” ve “endişenin” hâkim olduğunu söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin tek parti devleti haline dönüştüğünü belirterek, “Yargıcı, kaymakamı, valisi, Emniyet müdürüyle oluşan bir tek parti devleti ile mücadele ediyoruz. Ülkede korkunun egemen olduğu bir yapı var. Bu yapının mutlaka kırılması lazım. Gezi olayları ile bu yapı bir ölçüde kırıldı. Bu konuda iş dünyasında da hafif bir kıpırdanma var” dedi. AKP ile cemaat arasında süren gerilime de değinen Kılıçdaroğlu, “Dershaneler şu anki eğitim sisteminin bir ihtiyacı. Kin ve intikam duygusuyla yola çıkarak 100 bin kişiyi işsiz bırakamazsınız. CHP döneminde eğitim sistemi yeniden düzenlenecek”diye konuştu. Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın “Kendimi evlenme vaadi ile kandırılmış kişiler gibi hissediyorum” sözlerine değinen Kılıçdaroğlu, yargıçların sıcak siyasetin içine girmemesi gerektiğini söyledi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dün Genel Başkan Yardımcısı Akif Hamzaçebi, İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın ve İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ile birlikte gazetemizin Şişli’deki Genel Merkezi’ne gelerek Genel Yayın Yönetmenimiz İbrahim Yıldız ve gazetemiz yazarları ile görüştü. Gündeme ilişkin sorularımızı yanıtlayan Kılıçdaroğlu, CHP’nin tek parti devleti ile mücadele ettiğini söyledi. ‘Yargıyı ayak bağı görüyorlar’ Ülkenin karşısında yargıcı, valisi, kaymakamı ve Emniyet müdürü ile güçlü bir organize yapı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Başbakan devleti ele geçirmiş durumda. Yargıyı ayak bağı olarak görüyor. İstihbarat örgütü yargıçlarla birlikte gazetecilerin telefonlarını dinliyor. Bakıyorsunuz sivil toplum örgütleri, üniversiteler, medya ve siyasal partilerden tepki yok. Korkunun egemen olduğu bir yapı var. Bu yapının mutlaka kırılması lazım. Gezi olayları ile bu yapı bir ölçüde kırıldı. İş dünyasında da hafif bir kıpırdanma var. Orada da kırılmalar kendini göstermeye başladı” dedi.
‘Kin ve intikamla yola çıkıyor’
AKP ile cemaat arasında süren dershane krizine değinen Kılıçdaroğlu, “Cemaatle çatışıyorlarmış, çatışmıyorlarmış bizi ilgilendirmiyor. ‘Dershaneyi kapacağım’ diyor. Neye göre kapatacaksın, kime danıştın. Bunların eğitim sistemini düzeltelim, dershanelere ihtiyaç kalmasın gibi bir düşünceleri yok. Kinle ve intikam duygusuyla yola çıkıyorlar. Oralarda çalışan 100 bin kişinin sonu ne olacak. Dershaneler şu anda eğitim sisteminin bir parçası. Çocuklarımızı okula diploma alsınlar diye gönderiyoruz. Dershaneye ise birşeyler öğrensinler diye. AKP hükümetinde en çok bakan milli eğitimde değiştirildi. Bakandan, bakana eğitim politikası uygulanıyor. Bu çocukları denek olarak kullandık. CHP ile birlikte eğitim sistemi yeniden düzenlenecek” diye konuştu.
‘Kılıç’ın sözleri doğru değil’
Yeni anayasa çalışmalarının sona erdirilmesine anlamadıklarını kaydeden Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: “Ben anayasa değişiklikleri konusunda alınan mesafeyi yeterli bulmuyorum, ama küçümsemiyorum da . 60 madde üzerinde anlaşılması çok önemli. Eğer başkanlık sistemini geri çekseydi AKP bu 100 madde de olabilirdi. AKP gerçekten sivil bir anayasa istemiyor. Daha totaliter bir anayasa yapmak için masaya oturdu. Görüşmelerin ilk ayında da başkanlık sistemini önererek aslında görüşmeleri tıkadı. Biz baştan beri bu masadan AKP kalkacak dedik ve gördük. Neden bozuyorlar onu da anlamadık zaten. Çünkü başkanlık sisteminden istediğini bulamadı. Ayrıca Haşim Kılıç’ın ‘Kendimi evlilik vaadi ile kandırılmış gibi hissediyorum’ sözlerini de doğru bulmuyorum. Yargıçlar sıcak siyasetin içine girmemeli. Bütün demokrasilerde yargıçlar, kararlarıyla konuşurlar.”
Yeni Kürt raporu hazırlıyoruz
Kürt sorunun demokrasi ve özgürlük çerçevesinde çözüleceğine inandıklarını belirten Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’nin bu konuda 17 maddelik özgürlük bildirgesi yayımladığını söyledi. CHP’nin belirlediği 2 ayrı heyetin Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde görüşmeler yaptığını anlatan Kılıçdaroğlu, “Yurttaşların önerilerimizle ilgili eleştirileri yok. Bize yöneltilen sorular ‘Neden Kürtçe eğitime evet demiyorsunuz’ yönünde. Kürt sorunu ile ilgili yakında yeni bir raporu kamuoyu ile paylaşacağız. Biz aslında eğitim dilinin Kürtçe olmasını doğru olmadığına inanıyoruz. Bu işin sonu yok. Yarın üniversite sınavlarına nasıl hazırlanacak bu çocuklar. Bu konuda siyasetçilerden çok pedagogların karar vermesi lazım. Pedagogların biz siyasetçileri inandırması lazım. Gerçekten ikna olursak evet deriz. Çünkü bunu bizde halka anlatmamız lazım” dedi. ‘Mısır’ın öneminin farkında değil’ Mısır’da Türk Büyükelçisinin sınır dışı edilmesine değinen Kılıçdaroğlu, “Başbakan’ın son yaptığı açıklamalardan sonra Büyükelçi istenmeyen adam oldu. Ortadoğu için Mısır’ın ne kadar önemli olduğunun farkında değil. Dış politikayı kendi mezhep ekseni etrafında şekillendirmek istedi ancak bu olmadı” diye konuştu.
Seçimde ittifak yapmayacağız
Yerel seçimlerde bazı siyasi partilerle ittifak yapılacağı yönündeki haberlere de değinen Kemal Kılıçdaroğlu,“Bende gazetelerden okuyorum. Yok öyle birşey niye ittifak yapalım. Biz ittifaktan yana değiliz. Yani kendimiz bütün adaylarımızı çıkaracağız, seçimlere gireceğiz. Kendi adaylarımızı çıkaracağız ama sadece CHP’li yurttaşlar bize oy versin diye bir arayış içinde de değiliz. Biz erkesten oy isteriz. İstanbulla ilgili mükemmel projelerimiz var. Siz göreceksiniz ama onlar için şimdi birşey söylemiyoruz. Çok güzey projeler, bilgiler, nasıl olacak, nasıl yapılacak hepsini büyük ölçüde hazırlıyoruz. İstanbul nasıl bir dünya markası haline gelecek bütün şeyleri göreceksiniz. Bunları açıklamak için biraz erken ama büyük bir kısmı hazırlandı ben yaklaşık 3 ay önce ilk taslağını gördüm. Ciddi bir uzman grup çalışıyor”diye konuştu.
‘İş dünyası endişeli’
İş dünyası ile zaman zaman görüşmeler yaptıklarını belirten Kemal Kılıçdaroğlu, iş dünyasında korku ve endişenin hakim olduğunu söyledi. İş çevresinin ekonominin nereye gideceğinden endişe duyduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Medya ne yazarsa yazsın gerçekleri biliyorlar. Korku egemen ve endişelerini dile getiremiyorlar. KOÇ grubuna operasyon yapılıyor ve işveren örgütü TOBB’den tek satır açıklama yok. Hükümetle karşı karşıya gelmemek için bütün yatırımlarını yurtdışına kaydıran işadamları biliyorum. İş dünyası eleştiride silahın kendisine dönmesinden korkuyor. Demokrasi kısıtlanmadığı sürece iş dünyası ile iktidar arasında ilişkiler olacaktır. Biz ayrıca 8-9 Aralık tarihlerinde dünyanın sayılı ekonomistlerinin katılacağı bir toplantı gerçekleştireceğiz.
2 gün boyunca Türkiye ve dünyayı tartışacaklar” dedi.
ABD temasları
ABD’ye yapacağı ziyarette düşünce kuruluşları, kongre ve iş dünyası ile görümeler yapacağını belirten Kılıçdaroğlu, ABD yönetimi ile görüşmenin ise orada belli olacağını söyledi. ABD’de Türkiye’nin gerçeklerini anlatacağını kaydeden Kılıçdaroğlu özetle şunları söyledi: “Acaba hükümeti şikâyet edecekmi diye hem iktidarda hemde belli medya kuruluşlarında bu kaygı var. Bana Türkiye ile ilgili bir soru sorulduğunda Türkiye’de nasıl bir yanıt veriyorsam orada da aynı yanıtı vereceğim. Biz gizli kapaklı iş yapmıyoruz. Türkiye otoriter yöneltilen bir sürecin içine sokuldu ve biz bununla mücadele
ettiğimizi söyleyeceğiz. Türkiye, AKP’den ibaret değil. Arap dünyası artık bunu çok daha iyi biliyor. Artık CHP’nin de var olduğunu biliyorlar.”
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- 6 asker şehit olmuştu
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- ‘Toprak bütünlüğü’ masalı ve Suriye: İmkânsız bir ülke