'Kara kampanya yürütüyorlar'

İçişleri Bakanı Beşir Atalay CNN Türk'te gündeme ilişkin sorulara yanıt verdi. Türkiye'nn çok önemli bir dönemi yaşıdığını ifade eden Atalay, "Bu halk oylaması süreci çok istisnai bir dönem. Doğrusu büyük bir Anayasa değişikliği yapıyoruz şu an. Merkezinde hukuk olan. Gerçekten Türrkiye'ye önemli değişiklikler getiriyor. Yani bu Anayasa değişikliğini bir demokrasi paketi olarak yorumluyoruz" dedi. Atalay referandum süreci ve muhalefetin yaptığı eleştirilere ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı: "Bu düzenlemenin de içinde bulundum ben. Çok itina gösterildi. Hep insan ve demokrasi odaklı maddeler konuldu. Bizim Anayasımız hem daha demokratik, hemde daha insan yüzlü anayasa olması için. Yani insan merkezli bir Anayasa. Dolayısıyla ben muhalefet liderlerini özellikle sayın Bahçeli'yi dinlerken hep şöyle hissediyorum. Kin, nefret intikam, öfke. hep bu ve benzeri kavramlar üzerinde bir konuşma. Hiç orda sevgi yok, hiç bütünlük yok, hiç kardeşlik yok. Hep böyle ayrımdan bahsediyor, hep ırkçılıktan bahsediyor. Muhalefetin genel bir çabası var. Ben vatandaşlara da diyorum bu tartışmalar, halk oylamasını ve Anayasadan uzaklaştırmak bir anlamda hiç ilgisi olmayan konulara götürmek uğraşılıyor. Vatandaşlarımız sandığa gittiğinde neyi oylayacak. bunun içeriğini iyi anlatmamız ve tartışmaların merkezinde bunun olması lazım. Diyelim ki Anayasa Mahkemesi, bizde 1961 Anayasıyla kurulmuş. Bu baştan sona değişiyor. Anayasa Mahkemesi'nden geçti biliyorsunuz. CHP her zaman olduğu gibi millete gitmesini önlemek için Anayasa Mahkemesi'ne götürdü. Anayasa mahkemesi kendisiyle ve yargı ile ilgili düzenlemeleri çok olumlu buldu. Hatta ben şunu biliyorum. Anayasa mahkemesi, Anayasa Mahkemesi'ne ilişkin yapılan düzenlemelerden çok memnun. Yargıda kim memnun değil? Yargıda, Yargıtay ve Danıştay memnun değil. HSYK'dan dolayı. HSYK şu anda bir kast sistemi vardır, bunu biliyorum. 7 kişilik kurulda yargıtay ve danıştayın seçtiği 5 kişi adeta bir anlamda kast sistemi gibi yönetiyor. Dikkat edin bütün alanlarda yaz atamaları yapıldı. Hiç kimsenin dikkatini çekmedi. Burada HSYK normal hakim ve savcıların bile atamasını yapamıyor. Orada süreli bir tıkanma var. Burada yargının denetim altına alınması diye birşey yok. Hükümet oraya bir kişi bile atamıyor. Meclis bir kişi bile atamıyor. Tamamen bütün hakim ve savcılar biraraya eliyor ve oranın üyelerini seçiyor. Bundan rahatsız olan yargıtay ve danıştay çünkü bugüne kadar orayı kendileri yönetiyordu. Seçecek olan gene hakim ve savcılar olacak. Olması gereken yere geliyor. Hem Venedik Komisyonu kararlarıyla hemde AB sistemiyle paralel. Yaptığımız her yasal düzenlemenin AB müzakere sürecine uyumlu olmasına özen gösteriyoruz."

İçişleri Bakanı Atalay, terör örgütü PKK ve Öcalan ile görüşüldüğü yönündeki iddiaları ise şöyle cevapladı: "Bu konuda ben birşey söyleyemem. hükümet ve parti olarak asla böyle birşey söz konusu değildir. Bu konuyla ilgili açıklamayı sayın Başbakan yaptı. Bu konuda söylenecekler söylendi. Bu konuda yeni bir açıklamaya gerek yok. Benim yürüttüğüm çalışmalarda da hep söyledim. Bizim muhatabımız millettir."
 

MİT Müsteşarı görüştü mü?

MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın Abdullah Öcalan ile görüştüğü yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine Bakan Atalay şöyle konuştu: "Tabi bunu onlara sormak lazım. Benimle irtibatı olan bir kurum değil. Benim söylediğim şu. Muhalefet anayasa paketini bir kenarda tutarak milletimizin bunu anlaması yerine tam bir kara kampanya yürütüyor. Bu iddiaların bu anayasa ve halk oylamasıyla hiçbir ilgisi yok. Bu anayasada öyle bir hüküm yok. bunu işaret eden herhangi bir konu yok. Ama vatandaşın kafasını karıştırmak ve adeta kara kampanya yürütülüyor."

İlk açıklamanın bölücü terör örgütünden Murat Karayılan'dan geldiğinin hatırlatılarak, "Bu açıklamaların farklı bir amacı mı var?" yönündeki soruya ise Bakan Atalay, şöyle yanıt verdi: "Olabilir. Burada hepsi terör örgütü de BDP MHP'e CHP'de hepsi, bu halk oylamasına karşı, bir tumum içinde. Hepsi sadece bunu baltalamak istiyor. BDP'de boykot çağrısı yapıyor. Ne demek bu? Demokratik bir ülkede böyle mi olur. Şimdi güya BDP özgürlüklerden, demokrasiden bahseden bir parti. Peki o zaman niye kaçıyorsunuz böyle demokratik ortamlardan. Halk oylaması değerli birşey. Bizzat halk karar verecek. Bir siyasi parti için bu kara bir leke bu. Bizim çalışmamız açık. Şimdi CHP meydanlara çıkıpta ben Anayasanın şu maddesini şu sebeple karşıyım diye bir açıklama yapmıyor. Sadece başka konularla bunu siyasi partiler seçimi haline getiriyor. Bu anayasa paketinin içinde neler var. daha çok onunla meşgul olmak lazım. Terör örgütü şunu diyor, filan parti bunu diyor. Şu anda bizim gündemimiz değil. Düzenleme ile Anayasa Mahkememiz, bir insan hakları mahkemesi haline geliyor. O kadar önemli ki bu. Bir devrim bu. Bunun ayında Obusmanlık diye bir sistem getiriyoruz, vatandaşı koruyan. Vatandaşı sisteme karşı koruyacak yeni bir oluşum getiriyor. Bunlar tartışılmıyor. Bunları anlatmak lazım. YAŞ kararları yargıya açılıyor. Bu çok önemli."