'Keşke o görüntüler yaşanmasaydı'

AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Kağıthane Belediye Başkanı Fazlı Kılıç ve beraberindeki heyetle, Sanayi Mahallesi'ndeki esnafı ziyaret etti. Esnafla sohbet eden Şahin, sorunlarını ve taleplerini dinledi.

İlçedeki bir taksi durağını ziyaret eden Şahin, daha sonra bir lokantaya girdi. Burada Şahin'e ayran ve döner ikram edildi. Şahin ve beraberindekiler, esnaf ziyaretinin ardından esnaf lokantasında yemek yedi.

'Yeni anayasa çalışmalarında yarınki sonuca göre hareket edeceğiz'

Gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da yanıtlayan Şahin, yeni anayasa çalışmalarında gelinen son durumun sorulması üzerine, yarın TBMM Başkanı Cemil Çiçek başkanlığında Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun toplanacağını ve bir değerlendirme yapılacağını söyledi.

Şahin, komisyonun aslında geçen yılın sonuna kadar yeni anayasa çalışmalarını bitirmeyi hedeflediğini, ancak bunun çok gerisinde kalındığını ifade ederek, "Bu bakımdan, 'nasıl bir çalışma temposuyla halkımızın önüne yeni anayasa metni koyabiliriz?', yarın bunu Mecliste değerledireceğiz. Oradan çıkacak sonuca göre bir yol haritası çizeceğiz. Şu anda bir şey söyleyecek durumda değilim. Çünkü siyasi partiler de biz de yeni önerilerle gelebilir. Yarın ortaya çıkacak sonuca göre hareket edeceğiz" diye konuştu.

'Bazı sendikalar ısrarcı oldu'

AKP Genel Başkan Yardımcısı Şahin, İstanbul'da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde yaşanan olaylarla ilgili soruya karşılık, toplantı ve gösteri yürüyüşünün, temel hak ve özgürlükler arasında yer alan önemli bir hak olduğunu belirtti.

Bu hakkın sınırsız olmadığını vurgulayan Şahin, şöyle devam etti: "Geçtiğimiz yıl, daha önceki yıl Taksim'de 1 Mayıs kutlamaları gerçekleştirildi. 1977 yılından sonra uzun bir süre burada kutlamalar yapılamamıştı. Biz AK Parti hükümeti olarak 1 Mayıs'ı resmi tatil ve işçi bayramı olarak da ilan ettik. Biz bunlarla bu noktadaki hassasiyetimizi ortaya koyduk. Ancak hepiniz de takip ediyorsunuz. Bir süre önce Taksim'de bir yeni yapılaşma başladı. Trafik yer altına alınıyor, üstte de yeni düzenlemeler yapılacak. Orası adeta bir şantiye yerine dönüştü. İstanbul Valiliği orada bu sene böyle bir kutlama yapılamayacağını bildirdi. Uygun görürlerse Kazlıçeşme'de bu kutlamanın olabileceğini ve Valilik olarak da her türlü yardımı yapabilecekleri söylendi. Ancak bazı sendikalar bu konuda ısrarcı oldular."

Şahin, konuyla ilgili sendika yöneticilerin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı ziyaret ettiğini hatırlatarak, Başbakan Erdoğan'ın, Taksim ile ilgili herhangi bir yasak getirilmediğini ve sadece oradaki çalışmalar nedeniyle kutlamalara izin verilmediğini söylediğini, ancak bazı sendikaların ısrarcı olduğunu kaydetti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, herkesin istediği yerde toplantı ve gösteri yürüyüşü yapabileceğini belirttiğini hatırlatan Şahin, bunun doğru olmadığını belirtti. Şahin, ülkenin birçok yerinde 1 Mayıs'ın kutlandığını ifade ederek, "(Biz devleti tanımayız, kural tanımayız) diye hareket edilirse, devlet de devlet erkini kullanan kurumlar da devletin saygınlığını korumak için gerekli tedbirleri alacaktır. Bu yapılmıştır. Keşke o görüntüler yaşanmasaydı. 1 Mayıs'a Taksim sebebiyle gölge düşmüştür. Bazı sendikaların ve marjinal grupların 'İlla biz Taksim'de kutlayacağız' ısrarından kaynaklanan bir sorunu yaşadık" değerlendirmesinde bulundu.

'Birtakım çevreler sabote etmeye çalışacaktır'

Şahin, Terör unsurlarının sınır dışına çıkma kararına ilişkin soru üzerine, "artık silah konuşmasın, siyaset konuşsun" noktasına gelinmesini önemli gördüğünü kaydetti. Silahla hiçbir sorunu çözmenin mümkün olmadığını vurgulayan Şahin, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Terör örgütünün, en azından yöneticilerinin, bu noktaya gelmesini Türkiye ve halkımız açısından önemsiyorum. Tabii silahların 8 Mayıs'tan itibaren bırakılacak olması, Türkiye'de vatandaşlarımızı da memnun etmektedir. Çünkü biz yıllardır şehit cenazeleriyle yüreği yanan, burkulan dönemler yaşadık. Bunun Türkiye'nin gündeminden kalkması, ekonomik ve sosyal olarak özellikle o bölgede ciddi bir sıçramaya da neden olacak. Ancak bu kolay bir süreç değil. Zorlukları, riskleri olacaktır. Bunun böyle olmamasını isteyen birtakım çevreler sabote etmeye çalışacaktır. Gerçi devletimiz ve güvenlik güçleri her türlü önlemi almaya gayret ediyor. Ancak terör örgütünün silah bırakacak olması ve artık 'Bizim bir amacımız varsa bunu siyaset yoluyla gerçekleştiririz' demiş olmasını, demokrasi açısından da önemsiyorum. İnşallah bu süreç beklendiği gibi devam eder ve Türkiye'nin gündeminden terör sorunu tamamen çıkmış olur."