Kurtuluş Savaşı'nın Son Utkusu
Türk devrim tarihimizde Kurtuluş Savaşımızın en son aşaması olan savaş 30 Ağustos 1922 tarihli Başkomutanlık Meydan Savaşı’dır. Bu yıl 87. yılı olan bu utkunun Gazi Mustafa Kemal tarafından yönetilen ve Sakarya Meydan Savaşı ile başlayan sürecin son noktası olmasıdır. Türk ulusu 26 Ağustos tarihine gelinceye değin hep savunma durumunda kalmıştır. İlk kez bu tarihten sonra saldırıya geçmiştir. 9 Eylül 1922 ise savaşın Türk ordusunun galibiyeti ile sonuçlanış tarihidir.
Lord Kinross 29 Ağustos sabahını şöyle betimler: “29 Ağustos sabahı, gün doğuşuna bir saat kala, Gazi atıyla ağır ağır Kocatepe’nin yumuşak eğimli zirvesine doğru ilerledi. Savaşı buradan yönetecekti. Bir dizi er, fenerle yolu aydınlatıyor, çepeçevre bayırlardaki başka erler atlara ve koşum hayvanlarına ışık tutuyorlardı. Mustafa Kemal konuşmuyordu. Düşüncelerine gömülmüştü besbelli. Durmadan doğuya, ufka bakıyordu. Şimdi orada hafif bir kızıl parıltı belirmişti. Anadolu yaylası üzerine güneş doğuyordu. Sonra birden gürüldeyen gök gibi topçu baraj ateşi başladı. Ve Yunanlılar uykularından uyandılar… Mustafa Kemal şimdi tepenin yanında Fevzi ve İsmet Paşalar birkaç kilometre ileride gelişen büyük saldırıyı gözlüyordu… Kavga kanlı oldu ama 30 Ağustos sabah saat 9.30’da Başkomutanlık Meydan Savaşı utkuyla sona erdi.”
Utku ile biten bir Kurtuluş Savaşı artık yeni kurulan ulus devletin önemini ve gücünü uluslararası alanda gözler önüne sermiştir. Nitekim Gazi Mustafa Kemal, 30 Ağustos utkusunun ardından şöyle diyecektir: “30 Ağustos’ta yönettiğim savaş Türk ulusunun yanımda bulunduğu halde, idare ettiğim ilk ve son savaştır. Bir insan kendini, ulusla beraber hissettiği zaman, ne kadar kuvvetli buluyor bilir misiniz? Bunu açıklamak zordur…”
Ulus, ulus devlet, Türk ulusu, Gazi Mustafa Kemal’in hep ön plana çıkartmak istediği temel görüşler olmuştur. Yeni kurulan devletin yani Türkiye Cumhuriyeti’nin temel felsefesi de bu düşünceler üzerine kuruludur.
Gazinin tüm çabası ve eylemleri ulusu ile birlikte hareket etmek olmuştur. Elde edilen başarılarda da daima o ulusun başarısını ön plana çıkartmak istemiştir. Nitekim 1923’te şu sözleri söyleyerek bu düşüncesini belirtmiştir: “Başarılar daima bütün ulusun işbirliği etmesi sonucudur.”
Dr. Handan Diker Yeditepe Üni.
En Çok Okunan Haberler
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Emekliye iyi haber yok!