"Kuşatma sürecinde son kale bağımsız yargı"

Türkiye'nin din eksenli faşist bir sisteme doğru hızla yol aldığını, bu gerçeği söylemlerinde ve yazılarında dile getiren yazarların, televizyoncuların, gazeteciler ve bilim adamlarının sonunun belirsiz bir yargılama sürecine hapsedildiklerini belirten Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Hasan Kütük, şunları dedi:
"Bu kapsamda muhalif televizyonlar ve gazetelerin büyük bir bölümü susturuldu. Merkezde yer alan medyanın bir kısmı devlet bankası ve baskısı ile yandaşlara teslim edilirken, diğer bir kısmı ise büyük ve ağır vergi cezaları ile kıskaca alındı. Sivil toplum örgütlerine, derneklere ve sendikalara nüfuz edilerek yandaş örgütler yaratıldı. Duruşu belli olan YÖK gibi stratejik kurumlar maslahata uygun şekle sokuldular. Kuşatma sürecinde son kale ise bağımsız yargı. Namuslu bir hukukçu olan, yargıç ve savcıların onurlu duruşunu ortaya koyan, YARSAV'ın Sayın Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu'na ve iktidarın değil vicdanının emrettiği kararları veren Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Sayın Osman Kaçmaz'a yönelik ihraç istemli hukuk dışı idari tasarrufu bu çerçevede değerlendiriyoruz. Takip eden adım ise HSYK'nın iğdiş edilerek etkisizleştirilmesi olacaktır. Bakanlık bu hukuk dışı hamlesiyle en azından, muhataplarının gücünü yaftalama-lekeleme yolu ile zayıflatmayı amaçlamaktadır. Konfederasyonumuz Birleşik Kamu İş ile bağlı sendikalarımız, YARSAV ve bağımsız yargıç ve savcıların yanındadır, yanında olacaktır. Umarız, saldırının gerçek muhatabı olan ülkenin diğer bağımsız yargıç ve savcıları da güç vermeleri gereken değerlere sahip çıkarak, bu sindirmeye yönelik kararı alanlara gereken yanıtı verirler. Çünkü tarih bu yaşananları tüm çıplaklığıyla yazacak."