Madoff yolsuzluk soruşturması genişliyor

ABD'de 50 milyar dolar yolsuzluk yapmakla suçlanan Bernard Madoff, demir parmaklıkların ardına konulmasının ardından dikkatler bu kadar büyük bir yolsuzluğa başkalarının karışıp karışmadığına çevrildi.

Savcı Lev Dassin, Madoff'un tek başına hareket ettiğini söylemesine rağmen, başkalarının bu suça karışıp karışmadığını soruşturduğunu söyledi. Dassin, ''Yolsuzluk olayını soruşturmaya devam ediyoruz ve Madoff dahil herhangi biriyle ilgili olarak ek suçlamalarda bulunabiliriz'' dedi.

Yolsuzluğa karışmış olabilecek bazı kişilere hoşgörü gösterilmesi karşılığında Madoof'un suçunu kabul ettiği iddialarını yalanlayan Dassin, ''Herhangi bir anlaşma söz konusu değil'' diye konuştu.

Yolsuzluk, yalan beyan, personel sosyal yardım sandıklarından hırsızlık, ABD Sermaye Piyasası Kurulu'na (SEC) sahte evrak vermek ve uluslararası kara para aklama olmak üzere 11 ayrı suçtan yargılanan Madoff, suçlu bulunması halinde 150 yıl hapse mahkum edilebilir.

Lüks daireden gardrop büyüklüğündeki hücreye

Wall Street tarihinin en büyük yolsuzluğu suçlamasıyla dün mahkemeye çıkan Madoff, hakkındaki suçlamaları kabul ettikten sonra yargıç tarafından Metropolitan Correctional Center cezaevine sevk edildi.

Terör suçluları ve ünlü mafya babalarını konuk eden aşağı Manhattan bölgesindeki Metropolitan Correctional Center cezaevi, sanığın ilk getirildiği yer. Tutuklanan kişi mahkeme aşamasında hüküm giyene kadar bu cezaevinde kalıyor ve mahkumiyetleri kısa olanlar cezalarını burada çekiyor. Bernard Madoff, gardrop büyüklüğündeki bir hücrede kalıyor.

Bu cezaevinde şimdi 750 erkek ve kadın tutuklu bulunuyor. Madoff, dün buraya getirilinceye kadar gözaltına alındığı geçen yıl aralık ayından sonra Manhattan'da 7 milyon dolar değerinde çatı katındaki lüks dairesinde ev hapsinde tutulmuştu. Bernard Madoff, şimdi ise gardrop büyüklüğündeki bir hücrede kalıyor.

Sanık cezaevine getirildiğinde ilk olarak fiziksel ve psikolojik testlerden geçiriliyor ve kurallar hakkında bilgilendiriliyor. Cezaevinde diğerleriyle kalabileceğine karar verilirse bol kahverengi bir üniforma verilen sanık, bir lavabo ve tuvalet bulunan yaklaşık 5 metrekarelik bir hücreye konuluyor.

Birçok sanığın hücresini başka bir sanıkla paylaştığı cezaevinde, Madoff'un bir hücre arkadaşı olup olmayacağı henüz belli değil.

Sabah kahvaltısının 6.30, akşam yemeğinin 17.00'de verildiği, ışıkların 23.00'de söndürüldüğü cezaevinde, sanıklar gün içerisinde televizyon izleyebiliyor, pinpon oynayabiliyor, hakkındaki davalarla ilgili kütüphanede çalışabiliyor ya da gönüllü olarak bakım işleriyle uğraşabiliyorlar.

Cezaevinde aileleri ya da avukatları haftada 3 saat sanıkları ziyaret edebiliyor ve sanıklar her ay 300 dakika telefon konuşması yapabiliyor. Bu görüşmeler yetkililerce dinleniyor. Sorun çıkaran ya da şiddete başvuran sanıklar bütün gün hücrelerinde kilitli tutuldukları ayrı bir bölüme götürülüyor ve kameralarla izleniyor.

Bu cezaevi New York'ta 1993'te Dünya Ticaret Merkezi'ne düzenlenen ve 6 kişinin öldüğü saldırının sorumlusu olarak 1996'da ömür boyu hapse çarptırılan ''kör imam'' lakaplı Mısırlı Şeyh Ömer Abdurrahman ile ''Süslü Mafya Babası'' olarak bilinen ve Gambino ailesinin lideri John Gotti'nin oğlu John ''Junior Gotti" gibi ünlü simalara ev sahipliği yaptı.

Yatırımcıları 350 milyon dolar dolandırmakla suçlanan eski Florida hedge fonu yöneticisi Arthur Nadel ise halen bu cezaevinde bulunuyor.