Mahkeme, Darbe Komisyonu raporlarını istedi

Ergenekon davasında 4 yıla yakın süredir tutuklu bulunan CHP İzmir Milletvekili ve Cumhuriyet gazetesi yazarı Mustafa Balbay, 13 Aralık’ta Silivri’deki kitlesel gösteriye dikkat çekerek “Artık ‘nasılsın’diyenlere’13 Aralık gibiyim. 2012’den 2013’e umut devrediyoruz” dedi. Mahkeme, TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu’nun raporunun istenilmesine karar verdi.

Eski TBMM başkanlarından Hüsamettin Cindoruk duruşmaya tutuksuz sanık eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu’nun avukatı olarak girdi. İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ve çeşitli illerden 33 avukat duruşmayı “gözlemci” sıfatıyla izledi.

İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ve İşçi Partililerin avukatı Hasan Basri Özbey, MİT tarafından 2008 yılında gönderilen Ergenekon şemasının dosyaya 4.5 yıl sonra yeni konulduğuna dikat çekerek “Kanıtları saklayıp ve delilleri kararttıkları” gerekçesiyle  mahkeme heyetini reddetti. Özbey’in reddi hakim talebinini reddeden mahkeme, duruşmadaki sözleri nedeniyle Özbey hakkında suç duyurusunda bulunulmasını kararlaştırdı.

El salladılar

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi yerleşkesinin bitişiğindeki salonda görülen Ergenekon davasının 273. duruşması yapıldı. Sanıklar salona 10.30 sıralarında alındığnda izleyici sıralarını dolduranlar, alkışlamaları durumda dışarı çıkarılabilecekleri endişesiyle  el sallayarak karşıladı. Bazı izleyiciler tutuklu sanık CHP Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal’ı, “Belgeler ve Gerçekler” kitabını kaldırarak selamladı.

İzleyicilere en çok yaklaşabildiği bölümden seslenen Mustafa Balbay “Bana son günlerde ‘nasılsın’ diye soranlara ’13 Aralık gibiyim’ diyorum. 13 Aralık bizim en büyük hayalimizdi. Son 5-6 aydır ‘artık hukuku halkla arayacağız’ diyorduk. 13 Aralık gerçekten bunu kanıtladı” diye konuştu.

Umut devretti

Eski yılın karikatürlerde “yaşlı” olarak çizildiğini belirten Balbay şöyle devam etti: “2012 genç kaldı, 2012’den 2013’e büyük bir umut devrediyor. ‘2012, 1 Mayıs’ta başladı. 19 Mayıs’ta gençleşti. 9 Eylül’de kurtuluşun 90. yılı kutlandı. 29 Ekim’de bir araya geldik. 10 Kasım, Atatürk’ü unutturmak isteyenlerin ölüm günü oldu. 13 Aralık’ta büyük bir istekle bir araya geldik. 2013’e böyle bir umutla giriyoruz.”

Balbay’ın sözleri sırasında bir izleyici de “Hepimiz 13 Aralık gibiyiz” diye seslendi. Oturumu açan Başkan Hasan Hüseyin Özese,  aralarında Tuncay Özkan’ında bulunduğu , 44 tutuklu sanık geldiğini tespit etti. Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu’nun da aralarında bulunduğu 6 tutuksuz sanık da duruşmaya geldi.

Cindoruk avukat sıralarında

Yoklama sırasında eski TBMM Başkanlarından Hüsamettin Cindoruk, Prof.Dr. Kemal Alemdaroğlu’nun avukatı olduğunu açıkladı. Başkan Özese, yoklama sırasında avukatlara ayrılan bölümde oturan müvekkili olmayan avukatların da isimlerini bildirmesini istedi. 70 sanık avukatının yanı sıra İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, İstanbul Barosu Genel Sekreteri Hüseyin Özbek, yönetim kurulu üyeleri, Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı Berra Besler ile Tekirdağ, Bursa, Mersin, İzmir barolarından 33 gözlemci katıldı. Duruşmayı CHP milletvekilleri Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, Emre Köprülü, Recep Gürkan, Sedef Küçük, Ayşe Eser Danişoğlu da katıldı.

Reddi hakim

Başkan Hasan Hüseyin Özese, sanık Alparslan Arslan’ın Danıştay saldırısında kullandığı iddia edilen 2 adet glock marka silah temin edilmesine ilişkin davanın sanığı 4 kişi hakkında düzenlenen ek iddianamenin okunacağını açıkladı. Ancak İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ve diğer İşçi Partili sanıkların avukatı Hasan Basri Özbey, reddi hakim talebinde bulunacağını belirterek söz istedi. Özbek, Tuncay Güney’in anlatımlarına göre MİT tarafından hazırlanan ve mahkemeye 2 Temmuz 2008 tarihinde gönderilen şemanın 4 yıl sonra 23 Kasım’dan dosyaya konulduğuna dikkat çekti.  Genelkurmay Başkanlığı’ndan da MİT şemasına ilişkin yanıtın 4 yıl önce geldiğinin altını çizen Özbey “Üstelik yıllarca sakladığınız bu belgelerden ‘Ergenekon Şeması’nda yer alan isimlerin çoğunun üstünü kapatarak delilleri karartmaktasınız” diye konuştu.

Özbey şöyle devam etti: “5 yıldır tutuklu bulunan müvekkillerin tahliyesine ilişkin istemlerimizi reddederken ‘delillerin henüz toplanmamış olması’ ve ‘delillerin karartılma olasılığı’ temel gerekçeleriniz. Oysa şimdi görüyoruz ki, toplanmış delilleri yıllarca saklayan ve üstünü kapatarak karartan sizlersiniz”. Özbey, Başkan Hasan Hüseyin Özese ve üye hakimleriden oluşan heyeti reddettiklerini belirtti.

Kısa bir aranın ardından mahkeme Özbey’in reddi hakim talebini “somut delile” dayanmadığı gerekçesiyle  reddetti. Mahkeme, Özbey’in konuşması sırasındaki bazı ifadeleri nedeniyle suç duyurusunda bulunulmasını kararlaştırdı.

Ara kararlar

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi sanık ve avukatların 14 ve 17 Aralık tarihindeki taleplerini karara bağladı. Mahkeme TBMM Başkanlığı’na yazı yazılarak Darbeleri Araştırma Komisyonu tarafından hazırlanan raporun tüm ekleriyle birlikte istenilmesini kararlaştırdı. Mahkeme, Genelkurmay Başkanlığı’na yazı yazılarak Abdullah Öcalan’ın eski avukatı tanık İrfan Dündar’ın ifadesinde Öcalan’ın yakalanmasından sonra kurulan ve 2001 eylül ayına kadar faaliyetlerini sürdürdüğünü belirtiği “soruşturma komisyonu”nun kimlerden oluşturulduğunun bildirilmesinin istenilmesine hükmetti.Mahkeme, MİT Müsteşarlığı tarafından gönderilen ve Yeşil adıyla tanınan Mahmut Yıldırım’ın özel ifadesinde, kendisinin Emniyet teşkilatında ifade verdiğinin anlaşıldığına dikkat çekti.

Mahkeme, MİT’ten Mahmut Yıldırım’ın Emniyet’te verdiği ifadeninin de gönderilmesini istedi.Mahkeme Tuncay Güney ile ilgili soruşturma evrakının incelenmek üzere savcılıktan istenilmesini kararlaştırdı. Mahkeme, davanın sanıklarından Sedat Peker ve 4 kişi hakkında “Gizli tanığı tehdit” suçlamasıyla açılan davanın birleştirilmesine muvafakat etmedi.

Mahkeme ara kararlarında tutuklu sanık Hurşit Tolon’un ek iddianame ile yargılandığı Zirve Kitabevi dava dosyasının tüm delil klasörleriyle birlikte TMK 10. madde ile görevli Malatya Ağır Ceza Mahkemesi’nden istenilmesine hükmetti. Mahkeme, Ankara GATA’da tedavi altında bulunan Orgeneral Nusret Taşdeler’in Adli Tıp Kurumu’na sevk edilerek “Tutukluluk infazının cezaevinde yerine getirilmesinin hayatı için kesin bir tehlike oluşturup oluşturmayacağına ilişkin” rapor düzenlemesini istedi.

Mahkeme, reddi hakim talebini kabul etmedi

Ergenekon davasına bakan mahkeme heyeti, Alparslan Arslan'a Glock marka silahların satılması dosyası sanıklarının avukatları tarafından yapılan reddi hakim talebini de kabul etmedi. Duruşma 10 Ocak 2013'e ertelendi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmanın öğleden sonraki oturumunda Alparslan Arslan'a Glock marka silahların satılması dosyasının tutuklu sanıkları Aykut Metin Şükre, Kenan Özay ve Selçuk Özkan'ın avukatları da reddi hakim talebinde bulundu.

Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, hakimin reddini gerektirecek bir durum bulunmadığını, bu talebin davanın uzatılmasına yönelik olduğunu belirterek, reddine karar verdiklerini açıkladı.

Özese, heyetin aldığı bu yöndeki karar okunurken sanık avukatlarından Celal Ülgen'in ayağa kalkmadığını tutanağa geçirerek, ''Burası Türkiye Cumhuriyeti mahkemesidir. Burada gösterilen saygı Türkiye Cumhuriyeti'ne yapılmıştır'' dedi.

Bunun üzerine söz alan Ülgen, ''Biliyorsunuz ki sizin yargılamanız sırasında savunmalarımı oturarak yapıyorum. Avukatın ne zaman oturacağı Ceza Muhakemesi Kanunu'nda bellidir. Avukat hükmün açıklandığı ve yemin edildiği sırada ayağa kalkar. Ara kararlarda ayağa kalkılmaz'' diye konuştu.

Duruşmada daha sonra, ''Alparslan Arslan'a Glock marka silahların satılması''na ilişkin ''silahlı terör örgütüne silah temin etmek'' suçundan hazırlanan ve bu davayla birleştirilen iddianamedeki sanıkların savunmalarının alınmasına geçildi.

 

Savunma için süre istediler

Tutuklu sanık Aykut Metin Şükre, hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini belirterek, bu suçtan dolayı Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kendisi hakkında beraat kararı verdiğini söyledi. Şükre, savunma yapmak için mahkemeden ek süre istedi. Şükre'nün avukatı Mehmet Taşdelen de, duruşma tutanakları ve evrakı incelemesi için mahkemeden makul bir süre verilmesini talep etti.

Tutuklu sanıklar Erkan Ayyıldız, Selçuk Özkan ve Kenan Özay da savunma yapmak için mahkemeden ek süre istedi. Duruşmada ardından, tutuklu sanıklardan Mahmut Güzel hakkındaki ''silahlı terör örgütüne üye olmak'' ve ''izinsiz olarak ateşli silah ve mermileri ülkeye sokmak, imal etmek, nakletmek ve satma'' suçlarından hazırlanan iddianame okundu. Savunma yapması için kürsüye alınan Güzel de, kendisine ek süre verilmesini istedi.

Başkan Özese de, Güzel hakkında dün mahkemeye ulaşan bir ihbar mektubu olduğunu belirterek, bunu okudu. Mektupta, Güzel'in silah ticareti yaptığı iddia edildi. Güzel de, silah ticareti yapmadığını belirterek, husumetli olduğu köylüleri tarafından bu mektubun yazılmış olabileceğini söyledi.

Duruşmaya verilen aranın ardından mahkeme heyeti, sanıklar Şükre, Özay, Özkan, Ayyıldız ve Güzel ile avukatlarına ek savunmalarını hazırlamaları için bir sonraki celseye kadar süre verilmesine karar verdi. Mahkeme, gelecek oturumda da savunma yapılmaması durumunda susma hakkının kullanıldığının kabul edileceğini bildirdi.
Duruşma, 10 Ocak 2013'e erteledi.

 

Ümit Kocasakal'ın açıklaması

Bu arada, davaya gözlemci olarak katılan İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal da, Silivri Cezaevi'nin önünde basın mensuplarına açıklama yaptı. Kocasakal, duruşmada, davada usul kurallarının bir yana bırakıldığını iddia ederek, ''Bu koşullarda yapılana, yargılama demek mümkün değil. Bunları yerinde gözlemek önemli. Biz sanık ayrımı gözetmeksizin usul kurallarını savunuyoruz. Bize çok ilginç bir oran verildi. İddia makamının taleplerinin tamamına yakını kabul edilirken, savunma makamının taleplerinin neredeyse yüzde 99'u reddediliyor. Mahkeme Başkanı, sanıklarla ve avukatlarla sözlü polemiğe girerse, delilleri tartışma aşamasını atlayarak esas hakkında mütalaa aşamasına geçerse, her türlü talebi reddederse tarafsız izlenimi veremez'' dedi.
Kocasakal, İstanbul Barosu olarak davayı izlemeye devam edeceklerini söyledi.