Memura prangalı takvim

Doç. Dr. Aziz Çelik’e göre, işçi sendikalarının tek bir işyeri için bile 4-6 ay gibi süreci söz konusu iken 2 milyonu aşan memurun toplusözleşme sürecinin iki haftaya sıkıştırılması, süreci baskı altına alma anlamına geliyor.

Memura prangalı takvim
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 21.04.2012 - 07:11

4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Yasası’nı değiştiren ve memurlara toplusözleşme öngören yasanın yürürlüğe girmesinin ardından uygulama yönetmeliği de dünkü Resmi Gazete’de yayımlandı. Böylece memurların toplusözleşme görüşme sürecinin ayrıntıları belli oldu. Kısım kısım kamuoyuna yansıyan ve başta KESK’in itiraz ettiği pek çok noktanın yanı sıra 2 milyondan fazla memurun 2 yıllık toplusözleşmesinin 2 haftaya sıkıştırılmasının hem Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) normlarına aykırı olduğu hem de süreci baskı altına aldığı belirtildi.

Konuya ilişkin sorularımızı yanıtlayan Kocaeli Üniversitesi Çalışma Ekonomisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aziz Çelik, 20 günlük sürenin, sendikal özgürlüğe müdahale anlamı taşıdığını vurguladı. Çelik’in konuya ilişkin verdiği bilgiler özetle şöyle:

Sözleşme hakkı yok: Ne yazık ki memurların toplusözleşme hakkına kavuştuğunu söylemek zor. Çünkü anayasada 2010’da yapılan değişikliğe paralel olarak hazırlanan yasa, özgür bir toplu pazarlık sistemi öngörmüyor. Bütün memurlara grev yasağı getiriyor ve uyuşmazlık halinde toplusözleşme Kamu Görevlileri Hakem Kurulu tarafından bağıtlanıyor. Bu rejime özgür pazarlık değil zorunlu tahkim, hakem sistemi adı verilir. Yasa ve yönetmelik ILO normlarına tepeden tırnağa aykırıdır. En ciddi sorun grev yasağıdır.

Grev hakkı var ama:
87 sayılı ILO sözleşmesi işçiler gibi memurların da grev hakkını güvence altına alıyor. Memurlar prensip olarak grev hakkına sahip. Sadece devlet adına yetki kullanan üst düzey memur grubunun grev hakkı sınırlanabilir.

Heyetler arası görüşme: Görüşmeler, Kamu İşveren Heyeti ile Kamu Görevlileri Sendika Heyeti arasında yürütülecek. Heyet başkanlığı sendikalı memurların çoğunluğunu temsil edip etmediğine bakılmaksızın en çok üyesi olan konfederasyona veriliyor. KESK ve Türkiye Kamu-Sen’in toplam üye sayısı Memur-Sen’den çok olmasına rağmen heyet başkanı Memur-Sen’den olacak. Hafta tatilleri ve hakem kurulu süreci çıktığında görüşmeler için 15 gün civarında bir süre kalıyor. Bu süre yetersiz. Dahası, böyle bir sınırlama toplusözleşme hakkının özüne aykırıdır. 2 milyondan fazla memurun 2 yıllık toplusözleşmesinin 2 haftaya sıkıştırılması doğru değil.

Anlaşma olmazsa ne olacak?:
Toplusözleşme tutanağının imza yetkisi heyet başkanında. Bu durumda Memur-Sen dışındaki konfederasyonlar fiilen devre dışı kalıyor.

Hakem kurul hükümetten:
11 üyeden oluşan heyette hükümetin atadığı veya seçtiği üyeler ağırlıkta. Heyet başkanı Yargıtay, Danıştay ve Sayıştay’ın başkan veya başkanvekilleri arasından hükümetce belirleniyor. Bunun hükümete bırakılması ciddi bir vesayet anlamına geliyor. 11 üyenin dördü ilgili bakan tarafından seçilen bürokratlardan oluşuyor. Bir öğretim üyesi doğrudan hükümet tarafından seçiliyor. Yani 11 üyenin 7’sini hükümet belirliyor. Diğer dört üye sendikalardan gelecek. Böyle bir kurulun özerk olması mümkün değil.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler