‘Milat’ı geri sardılar
AKP’nin 16. kuruluş yıldönümü için hazırladığı sergide, mağduriyetler tek tek sıralanırken çözüm sürecine hiç değinilmedi. FETÖ’nün ilk fark edildiği yıl 2011 olarak vurgulandı.
AKP’nin 16. kuruluş yıldönümü için hazırladığı “Bir Millet Aşkı: AK Parti” adı verilen sergisinde, partinin kurulduğu 2001 yılından 2017 yılına kadar yaşadığını savunduğu mağduriyetler fotoğraflarla anlatıldı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AKP yöneticileri, FETÖ ile mücadelede siyasi ayak için 17-25 Aralık operasyonlarını ‘milat’ olarak açıklarken; sergide Aralık 2011’de Başbakanlık Ofisi’nde bulunan dinleme-izleme cihazlarıyla ilgili olarak “Sivil toplum örgütü maskesi altında gizlenmiş hain FETÖ’nün gerçek yüzü ortaya çıkmaya başladı” notu düşüldü. Çözüm sürecinin hiç değinilmediği sergide, yalnızca 6-7 Ekim olaylarına ilişkin bir fotoğraf yer aldı.
AKP, 16. kuruluş yıldönümüne özel olarak bu yıl Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın hapse girmesinden başlayarak partinin kuruluşundan itibaren bugüne kadar gelinen süreci anlatan “Bir Millet Aşkı: AK Parti” adıyla sergi düzenledi. Sergide, fotoğraflarla Erdoğan’ın hapse girmesi, yasaklı olması, partinin kuruluş süreci, 2007 yılında Cumhurbaşkanı’nın seçilememesi, partiye kapatma davası açılması, yerel ve genel seçimlerde partinin başarıları, 2010 yılındaki anayasa değişikliğinin referandumda kabul edilmesi, Gezi olayları ile 17-25 Aralık ile hükümete operasyon kurulduğu iddiası fotoğraflar anlatıldı.
FETÖ’de dikkat çeken tarih
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım başta olmak üzere AKP yöneticileri, FETÖ ile mücadelede siyasi ayağın soruşturulmasında milat olarak “17-25 Aralık 2013” tarihini kabul ederken, sergide 2011 yılına işaret edilmesi dikkat çekti. Başbakanlık ofisinde dinleme ve cihazlarının bulunduğu Aralık 2011 tarihli fotoğrafın altında “Sivil toplum örgütü maskesi altına gizlenmiş hain FETÖ’nün gerçek yüzü ortaya çıkmaya başladı. Başbakanlık Ofisi’nde dinleme-izleme cihazları bulundu” notu yer aldı. MİT Müsteşarı Hakan fidan’ın 7 Şubat 2012’de ifadeye çağrılmasıyla ilgili olarak da “7 Şubat’ta MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın ifadeye çağrılmasıyla yeni bir krizin fitili ateşlendi. FETÖ’cülerin hedefinde Hakan Fidan üzerinden R. Tayyip Erdoğan’a kumpas kurmak vardı” denildi.
Dershanelerin kapatılmasına ilişkin yasa değişikliği sürecinde Zaman Gazetesi’nin ‘Eğitime büyük darbe” başlıklı manşetine de yer verilen sergide, “FETÖ’nün eleman kaynaklarının kurutulmaya başlanmasıyla hain örgütün asıl niyeti ortaya çıkmaya başladı” notu yer aldı. 17-25 Aralık 2013 operasyonlarıyla ilgili olarak “Okyanus ötesinden gelen talimatlarla hareket eden paralel devlet yapılanması 7 Şubat 2012 MİT krizinde sonuç alamayınca 17-25 Aralık 2013 yargı darbesine kalkıştı. R. Tayyip Erdoğan’ın dik duruşu sayesinde bertaraf edildi” denilirken, Erdoğan’ın 21 Aralık 2013’te paralel devlet yapılanmasına dikkat çekerek mücadeleye başladığı vurgulandı.
Çözüm süreci ‘yok’ sayıldı
Çözüm sürecine hiç değinilmeyen sergide, Dolmabahçe mutabakatı, Abdullah Öcalan’ın Diyarbakır’da mesajının okunması, HDP heyetinin İmralı ile görüşmeleri, çözüm sürecine ilişkin yasa çıkarılması konularıyla ilgili hiçbir fotoğraf ya da not yer almadı. Yalnızca 6-7 Ekim olayları ile 7 Haziran 2015 seçimi sonrasında bölgede terör örgütünün öz yönetimler ilan ettiğine ilişkin fotoğraflar yer aldı.
Cumhuriyet hedefte
Sergide, Cumhuriyet’in 23 Mayıs 2003’te “Genç subaylar rahatsız” başlıklı manşeti “Vesayet odakları siyaset üzerindeki baskılarını daha görünür hale getirdi” notuyla, Savcı Mehmet Kiraz’ın öldürülmesiyle ilgili gazetemizde çıkan bir röportaj da “Cumhuriyet Gazetesi’nin Mehmet Kiraz’ı şehit eden teröristle röportajı” notuyla yer aldı.
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- Ankaralı Turgut hayatını kaybetti!
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği