Obama Türkiye'den ayrıldı
İstanbul programı turistik ağırlıklı olan Başkan Obama, İslam Eserleri Müzesi'nde ''Ezanın okunmasına yarım saat var. Yarım saatte, ezandan önce bitirelim'' diyerek öğrencilerin sorularına yanıt verdi. İki günlük resmi ziyaretleri çerçevesinde Türkiye'ye de bulunan Obama saat 14.20'de ülkeden ayrıldı.
ABD Başkanı Barack Obama'nın, iki günlük Türkiye ziyaretinin bugünkü durağında İstanbul vardı.
5 farklı dinin liderleriyle bir araya geldi
Obama, ilk olarak sabah saatlerinde Conrad Otel'de ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu mensupları ve aileleriyle buluştu. Obama daha sonra 5 farklı dinin temsilcileri olan İstanbul Müftüsü Mustafa Çağrıcı, Türkiye Musevileri Hahambaşı İshak Haleva, Türkiye Ermenileri Patriği Vekili Aram Ateşyan, Süryani Kadim Cemaati Metropoliti Yusuf Çetin ile görüştü.
Bu görüşmeye katılmayan Fener Rum Patriği Bartholomeos'un ise Obama ile özel olarak görüşeceği öğrenildi. Basına kapalı gerçekleşen görüşmede, Heybeliada Ruhban Okulu meselesinin gündeme geldiği öğrenildi.
Sultan Ahmet Camisi'ni gezdi
ABD Başkanı, İstanbul programı çerçevesinde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la birlikte Ayasofya Müzesi'ni ve Sultan Ahmet Camisi'ni gezdi. Obama'ya İstanbul Müftüsü Mustafa Çağrıcı ve Müze Başkanı Haluk Dursun cami hakında bilgi verdi.
Cami kubbesinde hat ile yazılan 8 ismin yer aldığını anlatan Çağrıcı, bu isimlerin, ''Allah, Muhammed, 4 halife Ebu Bekir, Ömer, Osman, Ali ile peygamberin torunları Hasan ve Hüseyin'' olduğunu bildirdi. Obama'nın, ''Hüseyin'' ismini duyduğunda tebessüm ettiği gözlendi.Obama, camiyi ''Güzel'' bulduğunu belirterek, müftü ve hocalara teşekkür etti.
Daha sonra İslam Eserleri Müzesi'ni gezen Obama burada kısa bir konuşma yaparak üniversite öğrenicilerinin sorularını yanıtladı. İşte ABD Başkanı'nın yaptığı konuşmadan ve öğrencilerin sorduğu sorulara verdiği yanıtlardan satırbaşları...
"-Sadece İstanbul'un güzel mekanlarını gezmek için değil, iki ülkenin ortak değerleri için Türkiye'ye geldim. Türkiye'nin demokrasisine, bölgede kritik rol oynağıdığı için geldim. Kökleri karşılıklı saygıda olan ilişkiyi yeniden inşa etmek istediğim için geldim.
-Türkiye ABD ilişkileri çok uzun bir süre öncesine dayanıyor. ABD'de de Türk ve Müslüman olan insanlar var ve onlarla gurur duyuyoruz. Ama zaman zaman ortak çıkarlarımız olduğunu, ortak hayallerimiz olduğunu unutmamamız gerekiyor.
-Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan'la güzel görüşmelerimiz oldu. Fırsatları geliştirmek ilişkilerimizi güçlendirmek ve gençlerle ilişki içerisinde olmak istiyorum. Ortak zeminde olmamız gerekiyor. Dünya için nasıl çalışabiliriz bunlara değinmek gerekiyor. Daha çok çocuğa eğitim vermek için neler yapabiliriz. Sağlık hizmetleri açısından daha iyi neler yapabiliriz. Bunları araştırmalıyız.
-Gençlere ne kadar güvendiğimizi ifade etmek istiyorum. Değişmekte olan bir küresel ekonomi ve küsel bir iklim değişikliği var. Okullarımızda eğitim vermek isteyen gençler gördüm. Ne zaman yurtdışına çıksam bu konulara değiniyorum. Gençlerin yeni eğitimler alabilmeleri için yollar arıyorum. Basit değişim programları aradaki duvarları yıkabilir. Ortak bir insanlık ortaya çıkıyor. Ve aramızdaki fikir ayrılıkları yok oluyor. Dünya sizin eseriniz olacaktır. ABD'de yi de bu yolda bir dost ve ortaklık bulacaksınız."
Öğrencilerin soruları ve Obama'dan gelen cevaplar
"Yurtta sulh ve dünyada sulh" sözünü söylediniz. Amerika ne zaman Kyoto Protokolü'nü imzalayacak?
Bir çoğunuzun bildiği gibi dünya ısınıyor. Çok yakın gelecekte bunun önüne geçmek için adım atmazsak okyanusların yükseleceğini ve İstanbul'un güzeliğine ne olacağını düşünmek istemiyorum. Bu insanlık medeniyetine büyük bir damga vurabilir. Çin imzalamama kararı aldı. ABD en büyük karbon üreticisi. Çok yakın gelecekte bir anlaşmaya imza atmayı düşünüyoruz. Uluslararası bir gündem hazırlamayı düşünüyoruz.
"Yurtta sulh cihanda sulh" ifadesini kullandıktan sonra ne gibi heraketlerde bulunacaksınız? Genç Türk bayanları ve bayları olarak size nasıl yardımcı olabiliriz?
Çok idealist olduğumu söylerler. Niçin İsrail ve Filistin'i konuştuğumu soruyorlar, İran'la hiçbir zaman fikir birliğine varamayacağımızı söylüyorlar. Ben saf değilim bunun zor olduğunu biliyorum. Ama idealist olmalıyz. Diyalog çok önemli. Farklı dil ve inanç olsa bile. Eğitim, sağlık insanoğlu için ortak noktalar bunlar. Bu noktalarda buluşabiliriz. Gençlerin bu noktada çok yardımcı olabileceğini düşünüyorum. Gençler eski şüphelerden arınabilirler. Bizbirimizi anlamamız ve çalışmamız gerekiyor. Sorumlu şekilde hareket etmeliyiz. Küresel ısınmayı biz üretiyorsak bunu düzeltecek önlemlerin öncülüğünü yapmamız gerekiyor. İddialarımızda ahlaki bi adım atmalıyız. Destek programlarımızın anlamlı olması gerekiyor. Böyle şeyler vakit istiyor. Zamanla küçük şeyler sarfedersiniz ve bunlar büyük şeyler başarır.
- Siz Türkiye’nin AB üyeliğine destek olduktan sonra Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy buna karşı çıktı? Bu onun değil AB'nin vereceği bir karardır dedi. Fikriniz ne? Niçin böyle dedi?
Bu bizim kararımız değildir ama bu benim fikir sahibi olmamı engellemiyor.
Düşüncelerimiz hakkında dürüst olmaya çalışıyoruz. Ben Türkiye’nin AB’ye katılmasının doğru olduğunu düşünüyorum. Türkiye NATO üyesi olabiliyorsa ve askerlerini müttefiklerini korumak için ve desteklemek için gönderebiliyorsa, onların hayatlarını tehlikeye atıyorsa, neden Avrupa’ya kayısı satmasının örneğin veya dolaşım özgürlüğü neden olmasın?
Başkan Sarkozy iyi bir dostum. Ama dostlar bazen ayrı görüşlere düşebilir. Ama ümit ediyorum ki zaman geçtikçe bu sonuçta gerçekleşecektir.
Bu muhalefetinin Ermeni konusuyla ilgili olduğunu düşünmüyorum. Onun Türkiye’nin entegre olma konusunda güvensizlik yaşadığını, güven duymadığını düşünüyorum. O Türkiye’ye geldiği zaman ona bu soruyu sorma fırsatınız olur mutlaka.
- Önce siz ve Bush arasındaki farklar nedir? Bazılarına göre sadece yüzler değişiyor. Ortadoğu ile İran’la tartışmaya devam edecek misiniz? ve Kuzey Irak’ta bir Kürt devletine izin verir misiniz?
Önce Kürt sorusuna cevap vermek istiyorum. Biz çok netiz çok açığız. Türkiye’nin toprak bütünlüğü ile ilgili, Türkiye bizim müttefikimiz.
Dolayısıyla Türkiye’nin parçalara bölünmesine olan herhangi bir şeye karşı oluruz ve olmaya devam edeceğiz.
Şunun da önemli olduğunu düşünüyorum. Türkiye’deki Kürt azınlığının bu toplumda ilerlemesinin özgür bırakılmasını, fırsatlar konusunda eşit olacaklarını ve Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın bu konuya bağlı olduklarını düşünüyorum.
Bunun zamanla sınanacağını düşünüyorum çünkü daha önce de söylediğim gibi, devlet mekanizmasını ilerletmek yavaş bir süreçtir, büyük tankerler gibidirler. Küçük manevrası kolay değiller, yavaş yavaş hareket ederler ve zamanla çok farklı bir yerde buluyorsunuz kendiniz.
Irak konusunda, ben Irak’taki savaşa karşı çıktım. Kötü bir fikir olduğunu düşünüyordum. Orada olduğumuz için, oradan askerlerimizi çektikçe bunu dikkatlice yapmamızı ve şiddete dönüşebilecek bir çöküntü görmemek için dikkatli davranmamız gerektiğini düşünüyorum.
Bazıları hani savaşa karşıydın neden hemen çekmiyorsun diyorlar ama, bu sorumsuz davranmamıza izin vermez.
Bazı alanlarda ABD’deki arkadaşlarımızın muhalif siyasi partideki arkadaşlarımda fikir birliğinde olduğunu söyleyebilirim. El Kaide’ye hiçbir sempatim ve sabrım yoktur, masum insanları havaya, siyasi bir amaçla uçurmayı kabul etmiyorum. Doğru bir yöntem olduğuna inanmıyorum. ABD’nin ve NATO müttefiklerinin, El Kaide tehdidini yok etmek için gerekeni yapmasına inanıyorum. Bunun adil bir şey olduğunu düşünüyorum. Bunu sadece askeri yöntemle değil, Pakistan’da ve Afganistan’da eğitim vermek farklı bir yol bulmalarına yardımcı olabilir.
Masum insanların hayatlarını almanın önlenmesine yönelik çabalarımız sürecektir ve ben bunun için özür dilemeyeceğim. 4 yıl sonra 8 yıl sonra yaptığı şeyler çok farklı değilsiniz dersiniz belki ama ilerleme sağlamış olurum.
- Başbakan'ın Davos Zirvesi'nde takındığı tutumu nasıl buluyorsunuz?
Başbakanınızla Londra'da görüşme fırsatımız oldu. Bölgede barışın ilerlemesini isteyen biri olarak, Türkiye özel bir konusa sahip. İsrail ve komşuları konusunda. Ben Davos'ta değilim. Tepkiye neden olan şeyleri ele almam doğru olmaz. Ama Ortadoğu'da barış mümkün. İki devletli bir toplumdan bu barışın kaynaklacağını düşünüyorum. Bu da Filistin ve Yahudi devleti. Bu uzlaşının ne olması gerektiğinde düşüncelerimiz var. Siyasi irade gerekiyor. ABD ve Türkiye'nin rolü insanlara ne yapmaları gerektiğini söylemek değildir. Müslüman dünyasında her şeyin İsrail'in suçu olduğunu düşünmek denegesiz bir düşüncedir. Bir sorunun iki boyutu vardır. Filistinlilerin de bakış açısını görmeniz gerekiyor. Bakış açısından bakmak gerekiyor. Barış, böyle temin edilir.
Obama ülkeden ayrıldı
ABD Başkanı Barack Obama, saat 14.20'de Türkiye'den ayrıldı. Obama, Atatürk Havalimanı'ndan Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, İstanbul Valisi Muammer Güler, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ve ABD'nin İstanbul Başkonsolosu Sharon Wiener ile öteki ilgililerce uğurlandı.
Atatürk Havalimanı'na uzun bir araç konvoyu eşliğinde gelen Obama, konvoydaki iki limuzinden arkada bulunandan indi. Obama, kendisini uğurlamaya gelenlerle tokalaştıktan sonra, ''Air Force One'' uçağının merdivenlerinden tek başına çıktı ve uçağın kapısından el salladı. Obama'nın uçağa girişinin ardından diğer görevliler de uçağa bindi.
İstanbul'da Obama alarmı
Obama'nın İstanbul'da bulunduğu gün içinde olağanüstü güvenlik önlemleri alındı. Obama'nın geçeceği yollar trafiğe kapatıldı. Obama'nın güvenliğini sağlamak üzere 8 bin 800 polis görev yaptı.
Havalimanından notlar
Barack Obama, Türkiye'den ayrılmadan önce Atatürk Havalimanı'nda geniş güvenlik önlemleri alındı. Havalimanı çevresindeki binaların üzerine özel harekat timleri yerleştirilirken, bir helikopter de alan üzerinde denetimlerde bulundu.
Atatürk Havalimanı, Başkan Obama'nın uçağı ''Air Force One'' havalanmadan önce 15 dakika ve havalandıktan sonra 15 dakika süreyle uçuş trafiğine kapatıldı.
Haberin fotoğrafları için lütfen tıklayınız:
En Çok Okunan Haberler
- Cinsel içerikli videolar çeken karı-koca tutuklandı
- İstanbul'da berber ücretlerine dev zam!
- Kılıçdaroğlu’ndan videolu mesaj
- 'Hukuki başvurular yapılacaktır'
- Özgür Özel, Erdoğan'a seslendi
- Anlattığı anlar ortaya çıktı!
- Ölü ve yaralılar var!
- Kayak merkezinde korkunç anlar... 17’si ağır 30 yaralı!
- Erdoğan'dan Özel'in 'savaş ilanı' sözlerine yanıt
- Cem Yılmaz'ın yeni evi dudak uçuklattı!