Ölümünün 51. yılında İbrahim Çallı

Türk resminin Batı alanındaki öncülerinden olan ve Şeref Akdik, Refik Epikman, Saim Özeren, Elif Naci, Mahmut Cuda, Muhittin Sebati, Ali Avni Çelebi, Zeki Kocamemi ve Bedri Rahmi Eyüpoğlu gibi isimleri yetiştiren İbrahim Çallı, ölümünün 51. yılında özlemle anılıyor.

Ölümünün 51. yılında İbrahim Çallı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 21.05.2011 - 09:54

Çallı'nın vefatının 51. yıl dönümünde soruları cevaplayan İbrahim Çallı'nın kendisi gibi ressam torunu Yaşar Çallı, dedesinin, Türk resminin batı alanındaki öncülerinden olduğunu söyledi. Dedesinin, doğduğu Denizli'nin Çal kasabasından 17 yaşındayken ailesi tarafından askeri okula girmesi için İstanbul'a gönderildiğini belirten Yaşar Çallı, ancak dedesinin babasından miras kalan ve ablası tarafından İstanbul'a gelirken verilen altınları çaldırdığını, bu yüzden geçim sıkıntısına düştüğünü ve çalışmak zorunda kalarak askeri okula gidemediğini ifade etti.

Yaşar Çallı, o dönemde halkın okuma ve yazma oranı çok düşük olduğu için dedesinin arzuhalciliğe başladığını ifade ederek, şunları kaydetti:

''Askerdeki kocasına, oğluna, uzaktaki ailesine mektup yazdırmak isteyenler dedem gibi mektupçulara gelir ve mektup yazdırır. Bir süre sonra dedem, Maliye Nezareti'nde işe başlar. Para kazandığı için bir taraftan da Ermeni Ressam Ruben'den resim dersleri alır. Sonra Şeker Ahmet Paşa ile tanışır. Hep böyledir zaten, rastlantılar insanın hayatını yönlendirir. Şeker Ahmet Paşa da onu Sanayi-i Nefise Mekteb-i Alisi'ne yazdırır. Burada da yeteneğinden dolayı iyi bir izlenimi vardır. Ayrıca 6 yıllık eğitimi 3 yılda tamamlar. Sonra Maarif Vekaleti, yurt dışında eğitime gönderilecek adayların seçilmesi için resim yarışması açar. Dedem de 'Çıplak Adam' ve 'Maksut Çavuş' adını verdiği 2 eseriyle katıldığı yarışmada Paris'e gidecekler arasına seçilmiştir.''

Yaşar Çallı, dedesinin ''Maksut Çavuş'' isimli eserinin Osman Hamdi Bey tarafından alınmasıyla Çallı'nın, Osmanlı'nın yetiştirdiği ünlü ressamlar arasındaki yerini aldığını ifade etti. 1914'te 1. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla dedesi ve onunla Paris'e giden tüm ressamların Türkiye'ye çağrıldığını ifade eden Çallı, dedesinin Sanayi-i Nefise Mekteb-i'ne Vallaury'nin yardımcısı olarak atandığını ve müttefik ülkelere Türk toplumunun değişen yüzünü sanat yoluyla aktarmak amacıyla gerçekleştirilen ''Şişli Atölyesi'' etkinlikleri kapsamında ürettiği çalışmalarının, 1917 yılında 6 eseriyle katıldığı İstanbul sergisinde ''Sanayi-i Nefise Madalyası''na layık görüldüğünü aktardı.

Yaşar Çallı, 1914 resim kuşağının ''Çallı Kuşağı'' olarak anıldığını belirterek, şunları kaydetti:

''Atatürk'ü en iyi çalışan İbrahim Çallı'dır. Atatürk ile iyi ilişkileri vardır ve Atatürk ile birlikte vakit geçirmiştir. Dedemin fırçasında bir özgünlük vardır. Kendisini sıkmadan çala fırça gibidir aslında. Zaten baktığınızda müthiş bir dinamizm görürsünüz. O düşünmez 'Başkaları ne der' diye, çünkü yapmıştır. Fırçasına büyük bir güveni vardır.''
Çallı, dedesinin, aynı dönem yaşadığı resim sanatçılarından kendisi gibi ressam bir torunu olduğu için daha şanslı olduğunu belirterek, ''Ben iyi işler çıkardıkça Çallı ismi yaşayacak'
' dedi.

Günümüzde çağdaş Türk resminin, batı ölçütlerinde olduğunu vurgulayan Çallı, ''Çağdaş Türk resmi, soyut ve modern resimde batı ile aynı ölçüdedir. Hatta batıdan daha iyi olan sanatçılar vardır. Türk resmi gerçek anlamda kendi çizgisini bulmuştur, ama resme sahip çıkmak gerek ve maalesef sanatçıya ve sanata değer verecek kültür giderek azalıyor. Siyasetin yanı sıra sanat ile kurulan uluslararası ilişkiler çok kalıcı olur ve daha iyi tanıtım fırsatı yaratır. Sanatçılar umudunu yitirirse toplumda akort bozulur'' diye konuştu.
 

''Çallı topluma mal olmuş önemli bir isimdir''

Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı ve illüstrasyon sanatçısı Prof. Dr. Nazan Erkmen de İbrahim Çallı'nın Meşrutiyet Dönemi'nden başlayarak Cumhuriyet yıllarını içerisine alan uzun bir zaman sürecinde Türk resim sanatının geçirdiği evrelere ışık tutan çok önemli bir ressam olduğunu söyledi. Erkmen, Çallı'nın ''Çallı'' lakabıyla herkes tarafından tanınmasının, onun topluma mal olmuş çok önemli bir ressam olduğunu ortaya koyduğunu ifade etti.

 'Çallı, varlığı ile Türk resminin var oluşunu da kanıtlamaktadır. Muhteşem eserlerini ilk kez sarayın dışına taşır ve toplum onun sayesinde sanatı tanır, kabul eder'' diyen Erkmen, Çallı'nın ilk kez resim öğrenimi gören önemli aydınlar arasında yer aldığını ve ilk kez Osmanlı dönemi gençlerinin, onun döneminde güzel sanatlar eğitimi gördüğünü kaydetti. Prof. Dr. Erkmen, Çallı ile birlikte görkemli sergiler açıldığını ve ilk kez sanat dergilerinin topluma ulaştığını aktararak, şöyle devam etti:

''Bu önemli ressam, 20. yüzyılın ilk başlarında resim sanatımızın en önemli ustalarını da yetiştirir. Ülkenin işgali korkusu ve Kurtuluş Savaşı Çallı'yı derinden etkilemiştir. Çallı, bu zor dönemin yakın tanığı oldu. Osmanlı'nın yıkılışını, kurtuluş mücadelesini, Cumhuriyeti ve onun aydınlığını gördü. Bilim çağının başlangıcını yaşayan bir sanatçı olarak inanılmaz önemli bir dönemi yaşadı.''
 

Toplum olaylarına duyarlılık

Çallı'nın, Atatürk'ün talimatıyla açılan Devlet Resim ve Heykel Sergileri'nde de birçok eserinin olduğunu belirten Erkmen, ayrıca Çallı'nın sergilerde jüri üyesi olarak da görev aldığını söyledi.

''Çallı, 1943 sergisinde 'Balıkçılar', 'Hristos', 'Fındıklı Camii', 'Adadan', 'Kayıklar', 'Rumelihisarı', 'Üsküdar'da Camii' gibi eserleri yaşadığı toplumdan kesitler sunar. Çallı, yaşadığı toplumun olaylarına duyarlıdır. Gençliğin ne kadar önemli ve değerli olduğunu bilir. Cumhuriyetin bilim temeline dayanan aydınlık kavramını çok iyi bilen aydın bir ressamdır'' diyen Prof. Dr. Erkmen, Çallı'nın İstanbul resimlerinin ilgi odağı olduğunu, ''Boğazın kıyıları, sahil evleri, iskeleler, çam ağaçları, yazın Rumelihisarı'ndan, bazen Bebek iskelesinden, Dolmabahçe'den, Göksu Deresinden, Tepebaşı bahçesinden'' gibi konuları, rahat bir teknik ile bol ışıklı geniş fırça vuruşlarıyla işlediğini söyledi.

Bu durumun Çallı'nın resimlerinin özgünlüğü olduğunu ve Çallı'nın eserleri arasında Emirgan'ın ayrıcalıklı bir yer tuttuğunu ifade eden Erkmen, şöyle devam etti:

''İstanbul'un mimari dokusunu da resimlediği Topkapı Sarayı resimleri ayrıcalıklı bir yer tutmaktadır. Topkapı Sarayı'nın iç mekanlarını resimlemiştir. Kent peyzajları arasında Bursa önemli bir yer tutar. Resimlerinde kentin Osmanlı dönemi anıtlarını belgeler. 'Şehzade Mustafa Türbesi', '11. Murat Türbesi', 'Bursa Han'ı önemli yapıtları arasındadır. Balıkçıları konu alan resimleri, kayık formları, kotraların biçimsel değerleri, sudaki yansımalar, sudaki renk cümbüşü, beklerken anıtlaşan insanlar ve kayıkçılar vazgeçemediği konulardandır.

Natürmortları arasında manolyalar önemli yer tutar. Krizantemler, sümbül, lale, güller, ayçiçekleri, mor salkımlar da yer yer Çallı'nın eserleri arasında görülür. Nü resminin ilk örnekleri Çallı ve kuşağının başarısı olarak resim sanatında yer alır. Kadın portreleri, çocuk portresi, çocuk dünyasından zengin ipuçlarının sunulduğu en içtenlikli resimlerdir. Ayrıca, Atatürk ve İsmet İnönü'nün resimlerini yapacak kadar yakın olduğu bilinmektedir. Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Refik Halit Karay, Ruşen Eşref, Yahya Kemal'in portrelerini yapmıştır.''

Prof. Dr. Erkman, Çallı'nın, ilk Atatürk portresini 6 Ekim 1923'de tamamladığını belirterek, Çallı'nın sivil giysili Mustafa Kemal Paşa portresinin önemli bir yapıtı olduğunu ve en çok Atatürk resimleri üretmiş sanatçı olarak bilindiğini kaydetti. ''Atatürk portreleri Şişli İnkılap Müzesi, Güzel Sanatlar Akademisi, Cumhuriyet Gazetesi ve İş Bankası koleksiyonlarında bulunur'' diyen Erkmen, Çallı'nın Şişli Atatürk İnkılap Müzesinde bulunan ''Trikopis'in Kılıç Teslimi'' adlı yapıtın önemli bir Kurtuluş Savaşı resmi olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Erkmen, Ankara Resim ve Heykel Müzesinde sergilenen ''İstiklal Harbinde Vatan Müdafaasında Koşan Zeybekler'' ve ''Hatay'ın Anavatana Hasreti'', İstanbul Resim ve Heykel Müzesindeki ''Türk Topçuları'' ve ''Silah Arkadaşlığı'', ''Gece Baskını'' ve Cumhuriyet Gazetesi koleksiyonunda bulunan ''Kızıltaşın Süvarileri'' ve ''Mesneviler''in Çallı'nın özgün yorumları olduğunu belirtti.
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler