Oranje, birlik ve dirlik sembolü

Amersfoort Belediyesi bu yıl Kraliyet günü için farklı bir proğram düzenledi. Her yıl Kraliyet ailesi bir kenti ziyaret eder. Hollanda’nın önemli bir bayramıdır bu. Genellikle seçilen kent birbirinden ilginç gösterilerle mücevherlerini bir şenlik içinde gösterir. Etkinlikler tüm kentlerin belediyelerinde resepsiyonlarla başlar. Kentin yöneticileri, diplomatik konuklar, oranje severler, kente katkısı olmuş insanlar oradadır. Hollanda portakal rengini almıştır. Evler portakal renginde süslenir, kırmızı beyaz lacivert olan Hollanda bayrakları bir sevinç gününün göstergesi gibi evlerin pencerelerinden sarkar. Hatta birçok aile kendi kökenlerinin bayraklarını da yanına asar.

 

Genellikle perdeleri kullanılmayan evlerin içinden de bir oranje rüzgârı sokaklara taşmıştır. Sokaklar festival alanlarına yererine dönüşür. Meydanlar, kentin barındırdığı milliyetlerin bir çok özelliğinden esintiler taşır. Dünya mutfağından çeşitli örnekler tadım için alanda yer alır. Dünyanın öbür ucundan bayrakları ve mutfakların zenginliğini, eski eşyaları, kitapları, oyuncaklarını satan çocuklar alandadır. Çocuklar için ayrı, özel bir bayramdır bu. Bir çoğu için ticaretle ilk tanışma, sorumluluk alma, kendi ayakları üzerinde durabilmesi için ilk denemelerdir. Kıyafetler portakal rengine uyumlu, süslemeler, şapkalar, balonlar, toplar, oyuncaklar tanıdığınız o renktedir. Oranje.

 

Hollanda’nın en inovasyonu benimsemiş, değişime ve gelişime açık, işsizi en az kentlerinden birisidir Amersfoort. İletişimde uzman olan Belediye Başkanı Lucas Bolsius, tarihsel dönemleri eğlenceyle sunan bir programın önderi olmuş, kentinin tüm yaratıcılıklarını hep birlikte sanatsal bir çok gösteriyle, yalnızca Kraliyet ailesine değil tüm izleyenlere, gülümseterek sunulmasını sağlıyor. Bu kollektif çalışma, tüm kentin misafirperverliğini Krallığın sembolik konumuyla, onun şahsında tüm dünyaya mesaj olarak ulaştırılıyor. 45 bin insanın caddelerdeki sevgi gösterileri arasında Amersfoort bir kilometrelik parkurda, 14 küçük oyunla  “öykü anlatıcıları” rehberliğinde bölümler halinde tarihi güncelliyor.

 

Müzikaller, danslar, gösteriler şenliğin olmazsa olmazı... Kentin değerlerine de işaret ediliyor. Yol üzerinde Amersfoort değerlerinden ressam Mondrian’ın (1872-1944) doğduğu, müzeye dönüştürelen evi... Victory Boogie Woogie adlı ünlü resmi 90’ların sonunda 37 milyon Avro’ya devlet adına satın alınmıştı. 

 

Yol boyunca konuklara yeni projeler tanıtılıyor. “Çöpsüz yaşam” da bunlardan biri. Plastiksiz bir yaşamı, insanın karbon ayak izini silmeyi kim istemez... 

 

Onlarca palyaço sokaklardan birinde gösteri yapıyor. Kırmızı burunları ve komik kıyafetleriyle çocukları eğlendiriyor. Gerçekte çoğu çocuk hastanelerinde moral veren gönüllüler. Kraliyet ailesi üyeleri kentten seçilmiş  yurttaşları ve sorunları dinliyor. Özellikle yiyecek bankası ve çocuk yoksulluğuyla mücadele konuşulan konulardan. Sanat ve spor gösterileri olmadan Kraliyet günü geçmez. Amersfoort sanatın ve sporun nasıl halkla bütünleşebileceğini gösteriyor. Tarihi bir kent olarak Amersfoort, ressam Casper van Wittel’in (1547-1619) doğduğu yer. Onun  ve bizzat Oranje emri ile öldürülen (hain olduğu gerekçesiyle, bugün bile tartışılan ) Johan van Oldenbanevelt’in heykelleri konukları selamlıyor. 

Kalbimi çizen tek eksik hayranlıkla şiirlerini okuduğum (nehir şiir modelinin ilk öncüllerinden) Herman Gorter’in gündeme gelmemesi, Amersfoort için büyük eksiklik. Hollanda edebiyatının bu büyük kahramanı Mei adlı tek şiirlik kitabında şiire “yeni bir bahar, bir yeni ses” söylemidir. Çok kitabın girişini ve bazı kentlerin duvarını süsler. Kraliyet Günü resmi töreni kentte, Hollanda Milli Marşı (Wilhelmus) söylenerek sonlandırılır, eğlence ve şenlik sürer...