Papa'dan Filistin Devleti çağrısı

Kutsal Topraklar'daki ziyaretinin üçüncü gününde Batı Şeria'daki Filistin kentlerinden Beytüllahim'e giderek Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile görüşen Katolik dünyasının ruhani lideri Papa 16. Benediktus, "egemen bir Filistin yurdu" çağrısında bulundu ve Abbas'a "Papalık, atalarınızın topraklarında komşularınızla barış ve güvenlik içinde, uluslararası kabul edilmiş sınırlar içerisinde, egemen bir Filistin devletinin, halkınızın hakkı olduğunu destekliyor" diye konuştu.

Filistin lideri Abbas da Papa'dan, Filistin halkının çektiği acıların sona ermesi, İsrail ile yan yana, başkenti Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulması ve BM kararları doğrultusunda Filistinli mültecilerin geri dönüş haklarının sağlanması için yardımını istedi.

Abbas, "Kutsal Topraklar'ın insanlarına verdiğiniz mesaj, yarın işgal, göçmenler ve tutukluların yerine bu topraklarda birlikte yaşamın ve refahın olacağı yolundaki umuttur. Acıların son bulması ve sevgiyle barışın egemen olması zamanı artık gelmiştir" dedi.

Filistin Yönetimi'nin güvenlik güçleri, Papanın ziyareti nedeniyle kentte yoğun güvenlik önlemleri alırken, kente Abbas'ın özel güvenlik biriminden ekipler dahil 3 bin dolayında güvenlik gücünün konuşlandırıldığı bildirildi. Papa'nın konvoyunun geçeceği sokaklarda ve mahallelerde adeta sokağa çıkma yasağı uygulandı; birçok cadde ve sokak trafiğe kapatıldı.

Hz. İsa'nın doğduğu yer olarak kabul edilen Milad Kilisesi'nin bulunduğu alanda ayin düzenleyen Papa, daha sonra ise mülteci kampını ziyaret etti. Ruhani liderin ziyaret amaçlarından birinin, bölgede azalan Hıristiyan nüfusunu korumak olduğu belirtiliyor.
 

Özür dilemedi

Papa 16. Benediktus'un dün Soykırım Anıt ve Müzesi'nde yaptığı konuşmanın hayal kırıklığı yarattığı İsrail'de, gazetelerin pek çoğunda Papanın gençliğinde Alman ordusunda yer aldığının ve Hitler Gençliği örgütüne katıldığının yer alması, Papanın sözcüsünü açıklama yapmak zorunda bırakmıştı.

Sözcü Federico Lombardi, Kudüs'te düzenlediği basın toplantısında, Almanya doğumlu Papanın İkinci Dünya Savaşı sırasında Alman ordusuna "zorla" alındığını belirtirken, kendisinin asla bir savaşa katılmadığının altını çizmişti.

"Papa asla ve asla Hitler Gençliği üyesi olmadı" diyen sözcü, Papanın o dönemde 16 yaşında askere alınmadan önce teoloji eğitimi aldığını, savaşın sonuna doğru Amerikan güçlerince yakalandıktan sonra uçaksavar yedek birliğini terk ederek dini çalışmalarına döndüğünü söyledi.

Papanın dün Yad Vaşem'deki (Soykırım Anıt ve Müzesi) konuşmasında "katledilen 6 milyon Yahudi'den söz etmemesi, özür dilememesi veya üzgün olduğunu söylememesi", Yad Vaşem yöneticileri başta olmak üzere birçok kesimden eleştiri almıştı.