"Rumlarda kararlılık yok"

İktidardaki Ulusal Birlik Partisi'nin (UBP) 34. kuruluş yıldönümü dolayısıyla verilen resepsiyona, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Hasan Bozer, KKTC'nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Şakir Fakılı, siyasal partilerin genel başkanları veya temsilcileri, Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilcisi Androulla Kaminara, Rum ana muhalefet Demokratik Seferberlik Partisi (DISI) 2. Başkanı ve eski Rum yönetimi lideri Glafkos Klerides'in kızı Keti Klerides ve Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener de katıldı.

Eroğlu, resepsiyonda yaptığı konuşmada, ''UBP'li olmanın gururu, onuru ve coşkusunu yaşadıklarını'' ifade ederek, 34. kuruluş yıldönümünü iktidarda kutladıklarını, bu zaferin UBP'yi destekleyen halkın zaferi olduğunu kaydetti.

Millet sevgisi

''UBP'yi büyük ve güçlü yapan şeyin millet sevgisi, halk sevgisi, devlet, toprak ve vatandaşlarına duydukları sevgi olduğunu'' vurgulayan Eroğlu, ''34 yıldır gücümüzü sizden aldık, 34 yıl sadece halka güvendik, inandığımız ilkelerimiz doğrultusunda hiçbir zaman yılgınlığa düşmeden gururla, usanmadan bıkmadan halkımızdan aldığımız güçle mücadele ettik'' dedi.

''UBP için halkın bir bütün olduğunu'' ifade eden Eroğlu, ''devlet, millet için çalışan, KKTC topraklarını vatan bilen, egemenliği korumakta kararlı, daha çağdaş bir KKTC ülküsünü paylaşan herkese kapılarının açık olduğunu'' vurguladı.

11 Ekim 1975'de UBP'nin kurulmasından bu yana büyük mesafe katettiklerini anlatan Eroğlu, ''Ne mutlu bize ki yepyeni, genç ve çağdaş bir UBP'li nesil geriden geliyor. İyi günde de kötü günde herşeyi sizinle paylaşan, hiçbir zaman yılgınlığa düşmeyen bir büyüğünüz olarak geleceğe güvenle bakıyorum'' diye konuştu.

Eroğlu, ''UBP'nin Kıbrıs Türk halkının özü olduğunu, ortak hedeflerinin ve başlangıçlarının ne olduğunu bildiği için 34 yıldır en büyük ve en uzun süre iktidarda kalan parti olduğunu'' söyledi.

"Gerginlik yaratmak isteyenler var"

''Ülkeyi daha sıcak duruma getirmek, taşkınlıklar ve gerginlik yaratmak isteyenler olduğunu, bunlara itibar edilmemesi gerektiğini'' ifade eden Eroğlu, ''bu kişilerin amacının sokak terörü estirerek, KKTC halkını kendi devletinden soğutmak olduğunu'' bildirdi.

UBP'nin öncelikle kendi insanları arasındaki barış için uğraştığını dile getiren Eroğlu, bir anlaşma aradıklarını, kuzeyde KKTC devletinin, KKTC halkının, ayrı bir yönetim ve ayrı bir demokrasi olduğunu vurguladı.

Eroğlu, ''bu gerçekler dikkate alınarak ortaya çıkacak onurlu, Kıbrıs Türk halkının ve anavatan Türkiye'nin onurunu zedelemeyecek bir anlaşmayla hedefe varılacağını'' kaydetti.

"Anlaşmadan oldukça uzakta"

Rum tarafından da aynı düşünce ve kararlılığın görülmesi gerektiğini belirten Eroğlu, ''bunun bugüne dek görülmediğini, dolayısıyla bir anlaşmadan oldukça uzakta olunduğunu'' söyledi. Eroğlu, bunu yalnızca kendisinin söylemediğini, Güney Kıbrıs'taki yöneticilerle KKTC'deki yurttaşların da söylediğini bildirdi.

Eroğlu, kendilerine düşen görevin KKTC'nin temellerini sağlamlaştırmak, geçmişten gelen ekonomik sıkıntının üstesinden gelmek ve KKTC halkının refah düzeyini artırarak, ''gelecekte ne olacağız?'' düşüncesini ortadan kaldırmak olduğunu dile getirdi.

Kendisini anlaşmadan yana olmamakla eleştirenler olduğun hatırlatan Eroğlu, kendisinin defalarca anlaşma çabası içinde olduğunu, ancak anlaşmayı reddedenin hep Rum tarafı olduğunu kaydetti.

Anlaşmanın kurallarının önemli olduğunu vurgulayan Eroğlu, Kıbrıs'ta iki ayrı devlet, halk, yönetim ve egemenlik olduğunu ve bunların gözönünde tutulması gerektiğinin altını çizdi.

Dıştan bir plan getirilmesi konusunda da halkı uyardığını belirten Eroğlu, Annan Planı döneminde dış güçler tarafından verilen, ancak tutulmayan sözleri hatırlattı. Amaçlarının karşı tarafı değil KKTC'yi memnun etmek olduğunu kaydeden Eroğlu, bunun için çalıştıklarını söyledi.

"Küllerden ekonomi yaratmak"

Verdikleri tüm sözleri yerine getireceklerini ifade eden Eroğlu, ancak bunun zaman alacağını, ilk yapacakları işin ekonomiyi restore etmek olduğunu söyledi ve, ''Yangın da bitti külleri kaldı UBP'ye düşen görev küllerden bir ekonomi yaratmaktır'' dedi.

Bu zor durumda Türkiye ile işbirliği ve diyalog içinde olacaklarını belirten Eroğlu, verdikleri tüm sözlerin bir dayanağı olduğunu ve Türkiye'den deniz altına döşenecek borularla su getirileceğini söyledikleri zaman bunun mümkün olmayacağını düşünenler olduğunu hatırlattı.