Sanatçılar, Yücel'in mezarına saldırıyı kınadı
Ressam Bedri Baykam, Can Yücel'in Datça'da bulunan anıt mezarının tahrip edilmesine ilişkin, "sanata karşı saldırıların ortak noktası, hükümetin yüksek sesle bir kınama yapmaması, adeta sessizliğiyle bu havayı beslemesidir'' dedi.
Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği (UPSD) Başkanı ressam Bedri Baykam, şair Can Yücel'in Datça'da bulunan anıt mezarının tahrip edilmesini kınadıklarını bildirdi.
Taksim Hill Otel'de yapılan toplantıda konuşan Baykam, sanatçıların kamuoyunun önüne sürekli olarak olumsuz olayları, çıkışları, hukuksuzlukları ve saldırıları kınamak için çıkmalarından son derece rahatsız olduklarını söyledi.
Baykam, Can Yücel'in anıt mezarı ve Kars'taki İnsanlık Anıtı heykelinin heykeltıraş Mehmet Aksoy'a ait olduğunu ve Kars'tan sonra Datça'daki anıt mezarın yıkılmasının düşündürücü olduğunu kaydetti.
''Tüm bu olayların ortak noktası, hükümetin yüksek sesle bir kınama yapmaması, adeta sessizliğiyle bu havayı beslemesidir'' diyen Baykam, Türkiye'nin sanat, edebiyat ve entelektüel ortamının bu gibi olaylar sonucunda yaralanmayacağını ve geri adım atmayacağını belirterek, ''Ülkemizin çağdaş insanlarının efendiliğini, sabrını, iyi niyetini, hoşgörüsünü suiistimal eden bu alçakça saldırıları UPSD olarak nefretle kınıyoruz'' dedi.
Sözlerine ''Yine heykel ölüsü cenaze merasiminde bir araya geldik'' diyerek başlayan heykeltıraş Mehmet Aksoy da kimliği belirsiz kişilerce şarap kadehine benzetilerek yıkıldığı belirtilen Can Yücel'in anıt mezarının neyi anlattığını şöyle açıkladı:
''O, Can Yücel'in can taşıydı. Arkasından güneş vurduğunda ışıktan bir cenin belirirdi can evinin çemberinin ortasında. Can babanın içindeki ışıktan çocuğu, yaratıcı cevherini görünür hale getirirdi güneş. Çemberden öne doğru yılankavi hareketlerle akıp yere düşen, oradan tekrar doğduğu yere kaynağına doğru geri akan şu sonsuz yaşamın döngüsüne gönderme yapıyordu.''
Aksoy, İnsanlık Anıtı'nın yıkımının ardından pek çok belediye başkanının heykel yıkmaya başladığını ifade ederek, ''Trabzon'da Balıkçı Heykeli kırıldı. Sonra parktan dünyaca ünlü 2 entelektüel sanatçımızın Bedri Rahmi ve Sabahattin Eyüboğlu kardeşlerin heykelleri sudan bahanelerle kaldırıldı. Elazığ'da yol geçirme bahanesiyle Çayda Çıra Heykeli kaldırıldı'' diye konuştu.
Tüm bu yaşananlar karşısında Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'a bir şeyler söylemek istediğini kaydeden Aksoy, şöyle devam etti:
''Sayın Kültür ve Turizm Bakanımızdan düşüncelerini, duygularını dile getirmesini bekliyorum. Yine çok üzüldüğünü belirtecektir. 'Çok vicdanım sızladı' gibi laflar edecektir. Bu olay karşısında gerçekten ne düşünüyor? Bu heykel yıkımı kelebek etkisiyle artık Atatürk heykellerine, diğer heykellere, şiirlere, şarkılara da yansıyacak mı? Bu nereye kadar gidecek? Bunun bir cevabını vermesini istiyorum.''
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- 6 asker şehit olmuştu
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- ‘Toprak bütünlüğü’ masalı ve Suriye: İmkânsız bir ülke