Savcılık özensiz ve hoyratça davranıyor

ÖDP İstanbul Milletvekili Ufuk Uras yaptığı yazılı açıklamada, Ergenekon davası savcılığının talebi üzerine gerçekleştirilen 12. dalga operasyonu sırasında kuşku, endişe ve soru işaretlerinin biriktiğini, bu konuda da yeni ve haklı tepkilerin oluştuğuna dikkat çekti.

Uras, "Çağrıldığında savcılığa gitmekten sakınmayacak insanların davul zurnayla göz altına alınması, adeta teşhir edilmesi ve delil, belge topluyoruz denilerek ilgili ilgisiz her şeyin çuvallara doldurulması tuhaflıkların bazılarıdır. Örneğin savcılığın eğitim görmek için ÇYDD'den burs alan 36 bin öğrencinin dosyalarıyla ne işi var? Onlara burs veren kişi ve kurumları neden merak ediyor? Bu derneğin bu alandaki faaliyetlerinde savcılığı rahatsız eden bir şey mi var?" dedi.

Çetelere, derin devlete, darbecilere, gladyoya veya suç örgütlerine karşı soruşturma yürütülmesi, bunların yargılanması ve cezalandırılması on yıllardır dillendirilen bir talep olduğunu söyleyen Uras, "Ancak Ergenekon ve benzeri örgütlenmelerin tasfiyesinin nasıl yapıldığı en az tasfiyenin kendisi kadar önemlidir. Bu tasfiye hukuk içinde, demokratik yollarla yapılmalı, yeni hukuksuzluklar yaratılmamalıdır" diye konuştu.

Artık DTP'yi içinize sindirin

Uras, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla terör örgütüne yönelik soruşturma kapsamında 14 ilde eş zamanlı başlatılan operasyonları değerlendirirken de, "DTP'ye yönelik operasyondur. Seçim sonuçları DTP'nin Kürt nüfusun yoğun olduğu illerin birinci ve Türkiye'nin en büyük dördüncü partisi olduğunu ortaya koydu" dedi.
AKP iktidarının, bu sorunla ve DTP ile ilişkisini demokratik ölçüler içerisinde ayarlayamadığını, DTP'siz ve Kürtsüz çözüm arayışlarının nafile olduğunun artık bilinmesi gerektiğini ifade eden Uras, "Artık DTP'yi içinize sindirin" diye konuştu.
 

Uras, Türkiye'de demokratik hukuk devletinin gelişmesinden, toplumdaki farklı kimliklerin barış içinde birarada yaşamasının koşullarının inatla savunulmasından vazgeçilmemesi gerektiğini savundu.