'Suikast olduğunda MİT beni takip ediyordu'

Rusya Federasyonu’nun Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov’un polis memuru Mevlüt Mert Altıntaş tarafından öldürülmesine ilişkin terör örgütü FETÖ/PDY lideri Fethullah Gülen’in de arasında bulunduğu 28 sanıklı davanın görülmesine devam edildi. Duruşmada tanık olarak dinlenen tutuklu eski polis Cüneyt Saatçi, İzmir’de eğitim gördükleri yıllarda FETÖ evinde suikastçı Mevlüt Mert Altıntaş’ı gördüğünü kaydetti. Davanın tutuklu sanıklarından eski BTK çalışanı Hüseyin Kötüce, “28 Şubat tarihinde MİT tarafından alındım. Beni aldıklarında MİT’in 3 aydır beni takip ettiğini söyledi. Yani suikasttan önce takipteydim. Herhangi bir suç işlemiş olsaydım, suikasttan önce zaten alınırdım” iddiasında bulundu.

Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı. Duruşmada FETÖ’den ihraç eski polis Cüneyt Saatçi ile Tokat’tan video konferans sistemiyle bağlantı kuruldu ve “tanık” olarak ifadesine başvuruldu. Polislikten ihraç edildiğini ve sanıklardan Kaan Bülbül’ü aynı polis okulunda eğitim görmeleri nedeniyle tanıdığını bildiren Saatçi, şöyle konuştu:
“17-25 Aralık’tan önce birkaç defa Bülbül’ün davetiyle FETÖ mensuplarına ait eve iki ya da üç kez gittim. Dini kitaplar okuyor, sohbetler yapıyorlardı. FETÖ videolarını da seyrediyorlardı. Ancak ben kısa süre zarfında buradan ayrıldım. Evde Kaan Bülbül’den başka aynı sınıfta olduğumuz Ufuk Gül, Kadir Şamlı, Mevlüt Mert Altıntaş ve Sercan Başar da vardı. Polis okulunda eğitim almayan ‘Hamza’ kod isimli, gerçek ismini bilmediğim şahıs da vardı. Kitapları okutan, videoları izleten bu şahıstı. Bu kişi, polisliğe başladıktan sonra fakir aile çocuklarına yardım etmemizi söylüyordu. Ben kısa süre sohbetlere katıldım. Bu sohbetlerde polis okulundaki amirlerimiz ve sınıftaki öğrenci arkadaşlarımız hakkında bizden herhangi bir bilgi talebi olmadı. Sercan Başar ile Mevlüt Mert Altıntaş çok samimiydi. Mevlüt Mert genelde Sercan ile gezerdi.”

‘Takipteydim’
Davanın sanıklarından eski MİT görevlisi Vehbi Kürşat Akalın’ın örgüt abisi olmakla suçlanan tutuklu eski BTK görevlisi Hüseyin Kötüce ise suikastla ilgisi olmadığını savunarak, “Benimle bu dava arasında illiyet bağı kurmak için ortada bir tane somut delil yok. 28 Şubat tarihinde alındım. Beni aldıklarında MİT’in 3 aydır beni takip ettiğini söyledi. Yani suikasttan önce takipteydim. Herhangi bir suç işlemiş olsaydım, suikasttan önce zaten alınırdım. Benimle bu dosya arasında hiçbir bağlantı bulunmamaktadır. 18 aydır tutukluyum. Masumum ve tahliyemi talep ediyorum” dedi. Akalın ise casusluk yaptığı iddiası varsa bunun suçüstü yapılarak ispatlanması gerektiğini savundu. Suikastın işlendiği “Kaliningrad’dan Kamçatka’ya Rusya” adlı serginin organizatörü olan tutuklu sanık Mustafa Timur Özkan, FETÖ’nün talimatıyla sergiyi organize etmekle suçlandığına işaret etti. Özkan, “Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum. Sergiyi organize eden diğer iki kişi Rustur ve görevlerine devam ediyor. Onlar hakkında işlem yapılmazken ben iki yıldır özgürlüğümden mahrumum” diye konuştu. Mahkeme heyeti, sanıklar Ahmet Kılınçarslan, Hayreddin Aydınbaş, Hüseyin Kötüce, Kaan Bülbül, Mustafa Timur Özkan, Ramazan Yücel, Salih Yılmaz, Sercan Başar, Şahin Söğüt ve Vehbi Kürşad Akalın’ın tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.