"Suriye konusunda hemfikiriz"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Beyaz Saray'da, ABD Başkanı Barack Obama ile bir araya geldi. Görüşmenin ardından Obama ve Erdoğan Rose Garden'da ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantı'da Erdoğan; "Suriye bir numaralı konumuzdu. Düşüncelerimizde hemfikir olduğumuzu Başkan’ın da ifadeleriyle hep birlikte dinledik" dedi.
Beyaz Saray'da baş başa ve heyetler arası görüşmelerde bir araya gelen Başbakan Erdoğan ve ABD Başkanı Barack Obama, daha sonra Rose Garden'de ortak basın toplantısı düzenledi.
ERDOĞAN-OBAMA GÖRÜŞMESİNİN FOTO GALERİSİ İÇİN TIKLAYINIZ
Başbakan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, Washington'da bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirterek, "Türkiye'nin yakın müttefiki, ABD Başkanı değerli dostum Barack Obama ile görüşmek üzere bir kez daha Washington'da bulunmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Gösterilen ev sahipliğine özellikle şahsım, heyetim adına şükranlarımı ifade etmek istiyorum" diye konuştu.
Tüm ABD halkına Boston'daki terör saldırıları nedeniyle bir kez daha başsağlığı dileyen Başbakan Erdoğan, "Uzun yıllardır terörle mücadele eden ve terör nedeniyle ağır kayıplar vermiş bir ülke olarak ABD'nin ve halkının hissiyatını çok yakından anladığımızı ifade etmek isterim" ifadesini kullandı.
"Terörle ortak mücadelemizi sürdürme konusunda son derece kararlıyız"
Başbakan Erdoğan, "Türkiye ve ABD olarak terörle ortak mücadelemizi sürdürme konusunda son derece kararlıyız. Türkiye ve ABD Ortadoğu'dan Balkanlara, Doğu Akdeniz'den Kafkaslara, terörle mücadeleden enerji arz güvenliğine kadar çok geniş bir alanda güç birliği sergiliyorlar, güçlü bir işbirliği sergiliyorlar" değerlendirmesinde bulundu.
Obama ile yaptığı görüşmede Türkiye-ABD ilişkilerinin yanı sıra iki ülkenin ortak gündeminde yer alan güncel meseleleri ele aldıklarını, bölgesel ve küresel konulara dair görüş alışverişinde bulunduklarını bildiren Başbakan Erdoğan, görüş alışverişinin gün içerisindeki temaslarda devam edeceğine vurguladı.
Başbakan Erdoğan, beraberinde 100'e yakın iş adamı bulunduğunu hatırlatarak, iş adamlarının da ABD'de karşıtlarıyla sektörel bazda görüşmelerini devam ettireceklerini söyledi.
Türkiye ve ABD'nin, ikili ekonomik ve ticari ilişkilerini daha ileri bir düzeye yükseltme hedefini koyduklarına işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:
"10 yıl önce 8 milyar dolar gibi bir seviyedeydik. Şu anda 20 milyar dolar gibi bir seviyeye ulaştık fakat bu yeterli değil. Bunu çok daha ileri taşımamız gerekiyor. Türkiye ve ABD, ikili ekonomik ve ticari ilişkilerini daha ileri düzeye taşırken burada yeni anlaşmalarla serbest ticaret anlaşmasıyla bunu güçlendirmemiz gerekiyor. Bu hususta ortak siyasi iradeye sahip olduğumuzu bir kez daha teyit etme imkanını bulduk."
"Suriye konusunda düşüncelerimizin örtüştüğünü hep birlikte dinledik"
Başbakan Erdoğan, görüşmelerin bölgesel meselelerle ilgili kısmında Suriye'nin bir numaralı konuları olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Şu ana kadar geldiğimiz süreci, bundan sonra yapılabilecek olanları görüştük. Burada düşüncelerimizin örtüştüğünü, az önce Sayın Başkan'ın ifadeleriyle hep birlikte dinledik. Bu konuyu akşam yapacağımız görüşmede daha detaylı olarak ele alacağız. Suriye'de kanlı sürecin sonlandırılması, halkın meşru taleplerini karşılayan yeni bir yönetimin inşası konusunda, ABD ile tam bir mutabakat içerisindeyiz. Bu noktada muhalefetin desteklenmesi ve Esed'in gitmesi, Suriye'nin terör örgütlerinin faaliyet sahası olmasının engellenmesi, kimyasal silahların kullanılmasının engellenmesi, bütün azınlıkların güvenliklerinin temin edilmesi öncelikli olarak önem arz etmektedir. Bu öncelikli konularda yapılması gerekenleri Sayın Başkan ile ele aldık ve akşamki görüşmemizde de bunları detaylandıracağız."
"Irak'ta istikrarlı bir dönemin başlaması ABD ile ortak arzumuz"
Başbakan Erdoğan, Irak'ın da gündeme alındığını ifade ederek, "Irak'ta seçimlerin şeffaf şekilde yapılmasının ve bütün siyasi grupların sürece katılmasının sağlanması önem arz ediyor. Irak'ta her kesimin katılımıyla huzurlu ve istikrarlı bir dönemin başlaması ABD ile ortak arzumuz" dedi.
Ortadoğu'daki barış sürecini de değerlendirdiklerini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Gazze'ye insani yardım götüren Mavi Marmara gemisine yönelik saldırıda hayatını kaybeden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ve bir ABD vatandaşı için tazminat ödenmesi konusunda, bildiğiniz gibi İsrail Hükümetiyle çalışmalar devam ediyor. Gazze'ye yapacağım ziyaretin gerek İsrail-Filistin barışına gerek Filistin'in ittifakına önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum."
Başbakan Erdoğan, Kıbrıs konusunda da "KKTC, Kıbrıs'ta da kapsamlı bir çözüme gidilmesine, geçmişe nazaran her zamankinden daha elverişi bir zemin oluştuğuna inanıyor ve bu imkanın heba edilmemesini şu anda diliyoruz" diye konuştu.
Erdoğan, Obama ile Azerbaycan, Ermenistan, İran, Afganistan, Afrika ve Myanmar konularını değerlendirme imkanı bulduklarını ifade etti.
Türkiye ve ABD'nin terörizmle ortak mücadelesinin devam edeceğine dikkati çeken Başbakan Erdoğan, "Savunma sanayine ilişkin konuları da ele aldık. Açıkçası Türkiye-ABD ilişkileri açısından tarihi bir gün, tarihi bir dönüm noktası yaşadığımıza inanıyorum. Bölgesel ve küresel meselelerde Türkiye-ABD ortaklığı barışa, huzura, güvenlik ve istikrara daha yoğun şekilde hizmet edecektir" görüşünü belirtti.
Konuşmasını kısa tuttuğunu dile getiren Başbakan Erdoğan, "Yağmurdan kaçtığım için değil, yağmuru bir bereket olarak görüyorum, kaçmak asla söz konusu değildir" esprisini yaparak, görüşmelerin hayırlara vesile olmasını diledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bizim derdimiz otokratik bir rejimden, bir diktatörlükten Suriye'yi kurtarmaktır" dedi.
Beyaz Saray'da baş başa ve heyetlerarası görüşmelerde bir araya gelen Başbakan Erdoğan ve ABD Başkanı Barack Obama, daha sonra Rose Garden'da düzenledikleri ortak basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Başbakan Erdoğan, Gazze'ye planladığı ziyaretiyle ilgili soru üzerine, "Benim şu andaki planımda büyük ihtimalle haziran ayı içerisinde bir Gazze ziyaretimiz söz konusu. Ziyaret, sadece Gazze'ye olmayacak, aynı zamanda Batı Şeria'ya da bir ziyaret gerçekleşecek. Ortadoğu'nun barışında bu ziyaretimizi çok önemsiyorum. Özellikle burada bir grubun sahiplenilmesi gibi bir şey olamaz. Bunun Filistin uzlaşı sürecine de katkı getirmesini, katkı vermesini özellikle çok çok benimsiyorum ve temennim odur ki bu ziyaretle bu sürece katkıda bulunmuş olalım" diye konuştu.
Bir gazetecinin, Suriye'nin sahip olduğu kimyasal silahlarla ilgili Türkiye'nin elinde kanıtlar olduğunun bilindiğini belirterek, söz konusu kanıtlara ilişkin Obama'ya sunum yapılıp yapılmadığını ve Türkiye'nin bundan sonraki süreçte ABD'den ne beklediğini sorması üzerine Erdoğan, şunları söyledi:
"Öncelikle gerek kimyasal silahlar konusu gerek atılan, kullanılan füzeler konusu bütün bunlarla ilgili belge, bilgi bunları ilgili birimlerimiz birbirleriyle paylaşıyorlar. Burada sadece Amerika ve Türkiye değil, aynı şekilde İngiltere, onlar da yine bu tür bilgilere, belgelere sahipler. Bu konuları aramızda tabii aramızda paylaşıyoruz ve zaten ilgili birimlere de başta BM Güvenlik Konseyi olmak üzere bunları vakti saati geldiğinde aktarmak suretiyle de bu kamuoyunun bilgilendirilmesini de sağlamış olacağız. Süreci bu şekilde ilgili birimlerimizle sürdüreceğiz."
"Suriye konusundaki hassasiyetini görmek istiyoruz"
Erdoğan, ABD'nin Suriye'deki çabaları güçlendirmemesi durumunda sürecin ne şekilde etkileneceği yönündeki soruya ise, "Tabii şu anda siz bardağın boş tarafını gösteriyorsunuz. Ben bardağın dolu tarafından olaylara bakmak istiyorum ve şu anda bizler uluslararası camianın Suriye konusundaki hassasiyetini görmek istiyoruz" yanıtını verdi.
"Şu anda uluslararası camianın hassasiyetini göstermesi için Türkiye olarak biz çaba göstereceğiz" diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
"İnanıyorum ki ABD aynı şekilde bu çabayı gösteriyor ve diğer ülkeler gerek BM Güvenlik Konseyi gerek Arap Ligi gerekse tüm bunların dışında olduğu halde buna hassasiyet gösteren ülkeler var ve bizler bu süreci daha da hızlandırabilmenin şu anda gayreti içerisindeyiz. Nitekim bu seyahatten sonra çok daha farklı ülkeleri ben de Dışişleri Bakanım da dolaşmak, ziyaret etmek suretiyle bu süreci daha nasıl hızlandıracağız, nasıl daha az insan ölsün ve bir demokratik rejim Suriye'ye süratle nasıl gelsin? Bizim derdimiz, otokratik bir rejimden, bir diktatörlükten Suriye'yi kurtarmaktır. Bu da öyle zannediyorum ki demokrasiye inanmış tüm ülkelerin ortak sorunudur. Bunu başarmak için bu yoldaki gayretimizi sürdüreceğiz."
Erdoğan, Suriye'yle ilgili bir başka soru üzerine, "Tabii burada Rusya Federasyonu'nun bu işin içinde olması, Çin'in bu işin içinde olması çok çok önemli. BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri açısından önemsiyoruz ve onların da bu sürece katılımı bu işi çok daha hızlandıracaktır ama uluslararası camianın baskısı burada önem ifade ediyor" değerlendirmesinde bulundu.
"Amerika ile süreci kararlı şekilde sürdüreceğiz"
Türkiye'nin, şimdiye kadar Suriye halkına yaptığı insani yardımların değerinin 1,5 milyar dolara ulaştığına dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bunu bir de biz şu anda açık kapı politikasıyla hala devam ettiriyoruz ve devam ettireceğiz. Çünkü 910 kilometre bir sınırımızın olduğu ülke Suriye. Akrabalık ilişkilerinin olduğu bir ülke Suriye ve bunu bölge barışı için çok çok önemsiyoruz. Çünkü bölgede zaten bir İsrail-Filistin normalleşme süreci için atılan adımlar var, gayretler var. Yeni yeni başımıza başka sıkıntılar açmamızın bir anlamı yok. Biz, biliyorsunuz bir ara da Suriye İsrail arasındaki ilişkilerin barışa yönelmesi noktasında adımlar atmıştık ki 5 bölümde bu çalışmalar yürüdü ama 5'inden sonra maalesef kesilmişti. Temenni ederim ki bölge barışı için atacağımız bu adımlar neticeyi verir ve Amerika ile bu süreci de kararlı bir şekilde sürdüreceğiz."
Erdoğan, Suriye'deki olaylarla ilgili başka bir soruya karşılık da "Bu konuda özellikle BM Güvenlik Konseyi'nin atacağı adım veya bu Cenevre süreci önem arz ediyor. Bunları aramızda değerlendireceğiz" ifadelerini kullandı.
Yağmur altında basın toplantısı
Başbakan Erdoğan ve Obama, basın toplantısını, ABD'de önem verilen konuklar için nadiren açılan Rose Garden'de düzenledi. Toplantı, Erdoğan ve Obama'nın baş başa ve heyetlerarası görüşmelerinin planlanandan yaklaşık 30 dakika uzun sürmesi nedeniyle, 45 dakika geç başladı.
İki lider basın toplantısı için kameraların karşısına geçtiği anda yağmur başladı. Başbakan Erdoğan, konuşmasının sonunda, "Yağmurdan kaçtığım için değil, yağmuru bir bereket olarak görüyorum. Kaçmak asla söz konusu değildir. Görüşmelerimizin ülkelerimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum" dedi.
Gazetecilerin sorularını yanıtlarken yağmurun şiddetini artırması üzerine Obama, "Bugün hava bizle işbirliği yapmıyor. İyi bir ev sahibi olduğumdan emin olmak istiyorum. Şemsiye ister misiniz?" diye Başbakan Erdoğan'a sordu.
Başbakan Erdoğan'ın teşekkür etmesi üzerine, Obama, danışmanlarına dönerek "Deniz piyadelerinden destek alalım, yanımızda iyi duracaklar" diyerek espri yaptı. Askerler, yağmur dinene kadar iki lidere şemsiye tuttu.
Basın toplantısının ardından, Başbakan Erdoğan, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ve ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'in onuruna verdiği öğle yemeğine katılmak üzere Rose Garden'dan ayrıldı.
ABD Başkanı Barack Obama
Obama, konuşmasına, "Arkadaşım Başbakan Erdoğan'ı Beyaz Saray'da tekrar ağırlamaktan mutluluk duyuyorum" sözleriyle başladı. Obama, ziyaretin kendisine, 4 yıl önce Türkiye'de, Erdoğan ve Türk halkının gösterdiği "olağanüstü ev sahipliğine" bir yanıt verme imkanı sağladığını ifade etti.
Barack Obama, Afganastin'da iki ülkenin askerlerinin cesaret içinde bir arada çalıştığını, iki ülkenin de İran'ın nükleer silaha sahip olmasını ve bölgede silahlanma yarışını tetiklemesini istemediklerini belirtti.
Türkiye ile İsrail arasındaki normalleşme sürecine değinen Obama, bunun hem Türk, hem İsrail halkının çıkarına olduğunu ve bağımsız bir Filistin devleti dahil olmak üzere iki devletli çözüm konusunda ilerleme sağlanması noktasında kendilerine yardım edeceğini vurguladı.
Görüşmede, iki ülke arasındaki ticaret ve yatırımı genişletme kararı aldıklarını bildiren Obama, son 4 yıl içinde ABD'nin Türkiye'ye ihracatının ikiye katlandığını ve ticaretin çok arttığını söyledi. Obama, "AB ile yeni ticaret ve yatırım konusuyla ilgilenirken, Türkiye ile ekonomik bağlarımızı da derinleştireceğimizi vurgulamak istiyorum. Dolayısıyla iki ülke arasındaki ticaret ve yatırımı artırmaya odaklanan üst düzey bir komite kuruyoruz " diye konuştu.
Türkiye ekonomisinin son yıllardaki gelişmesine işaret eden Obama, "Bence bu dikkate değer ve Başbakan Erdoğan yaptığı bazı reformlar dolayısıyla takdir edilmeyi hak ediyor" ifadesini kullandı.
Çözüm sürecine destek
Obama, çözüm sürecine de destek verdiklerini ifade ederek, "Türkiye'yi çok uzun süredir rahatsız eden PKK şiddetine yönelik tarihi ve barışçıl çözüm arayışları konusunda siz ve Türk halkının cesaretine yönelik takdirlerimi iletmek istiyorum. ABD, Türkiye'nin uzun süredir güvenliği sağlama noktasındaki arayışında yanında durmaktadır. Türkiye'nin hukukun üstünlüğü, iyi yönetim ve insan haklarını muhafazasına yönelik çabalarını destekleyeceğiz" dedi.
ABD Başkanı Barack Obama, Beşşar Esed olmaksızın demokratik Suriye'ye dönüşümü desteklemeye yönelik uluslararası çabalar noktasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ön saflarda yer aldığını, Türkiye'nin önümüzdeki günlerdeki görüşmelerde Suriye'de tarafların bir araya gelmesinde önemli rol oynayacağını söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Obama, Beyaz Saray'daki ikili ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
ABD Başkanı Obama, basın toplantısında yaptığı açıklamada, görüşmede Suriye konusuna önemli zaman ayırdıklarını ifade etti. "Başbakan Erdoğan'ın liderliği altında Türk halkı ülkelerine sığınan Suriyelilere olağanüstü cömertlik gösterdi" diyen Obama, bunun ağır bir yük olduğunu bildiğini belirtti.
Suriye halkına insani yardım gönderen bir ülke olarak, bu yükü hafifletmek için Türkiye dahil bölgedeki ülkelere yardım etmeye devam edeceklerini vurgulayan Obama, "Hayatların kurtarılmasına yardım edecek gıda, çadır ve ilaç ulaştırılması noktasında Türk ortaklarımızla çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Esed rejimi üzerindeki baskıya devam edeceklerini ve muhaliflerle birlikte çalışacaklarını belirten Obama, "Beşşar Esed olmaksızın bir demokratik Suriye'ye dönüşümü desteklemeye yönelik uluslararası çabalarda Başbakan Erdoğan ön saflarda yer alıyor. Rejim ve muhalefet temsilcileri önümüzdeki haftalarda (Cenevre'de) bir araya gelirken Türkiye önemli bir rol oynayacak" dedi.
"Suriye için sihirli bir formül yok"
Başbakan Erdoğan ve kendisinin Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in iktidardan gitmesi gerektiği konusunda aynı fikirde olduğunu belirten Obama, "Bu (Esed'in iktidardan gitmesi), krizi çözmenin tek yolu" ifadesini kullandı.
"Esed'in gitmesi ne kadar kısa sürede olursa o kadar iyi" diyen Obama, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Asıl soru bunun ne şekilde olacağı. Zaten bunları konuştuk. Suriye'deki şiddet ve sıra dışı durum için sihirli bir formül yok. Olsaydı, Sayın Başbakan (Erdoğan) ve ben bununla ilgili harekete geçerdik ve çoktan bitirmiş olurduk. Bunun yerine yaptığımız şey, uluslararası baskıyı artırmak, muhalefeti güçlendirmek. Cenevre'deki görüşmelerin, Rusya'nın ve Suriye'de her kesimi içerecek siyasi geçişin temsilcilerinin de katılımıyla, sonuç verebileceğini düşünüyorum. Ancak bu sırada, muhalefete yardım ve insani durumla ilgilenmeye devam edeceğiz. Türkiye ile de yakın istişare içinde olmayı sürdüreceğiz çünkü Türkiye'nin de bu durumdan derinden etkilendiğini biliyoruz."
"Esed tiranlığından, özgür bir Suriye için"
Obama, "Esed tiranlığından, özgür, tüm etnik ve dini grupları içeren ve tek parça halinde, aşırılık değil istikrar kaynağı bir Suriye için" çalışmaya devam edeceklerini, bunun tüm ülkelerin, özellikle de Türkiye'nin çıkarına olduğunu söyledi.
ABD Başkanı Obama, bir soru üzerine, askeri, istihbarat ve diplomatik alanlarda Türk ve Amerikalı yetkililerin düzenli olarak bilgi paylaşımında bulunduğunu ifade etti.
Suriye'de kimyasal silah kullanılmasına yönelik kanıtlar olduğunu gördüklerini daha önce söylediklerini dile getiren Obama, "ancak orada tam olarak ne olduğuna yönelik daha spesifik bilgilere sahip olduklarından emin olabilmenin kendileri için önemli olduğunu" belirtti.
Obama, Suriye konusunda "kırmızı çizgi"siyle ilgili olarak da "Daha fazla kanıt toplarken ve bu konuda birlikte çalışırken, Esed rejimine ellerinden gelen tüm baskının ortaya konması ve siyasi değişimi hayata geçirmek için muhalefetle birlikte çalışılması noktasında uluslararası topluma ek bir neden, ek bir mekanizma olarak bildiğimiz her şeyi sunabildiğimizden emin olmak istiyoruz" diye konuştu.
ABD'nin zaten şu anda ilgilendiği birçok seçenek bulunduğunu ve Suriye içindeki kimyasal silahların uzun vadede hem müttefik, dost ve bölge komşularının hem de ABD'nin güvenliğini tehdit etmesi nedeniyle diplomatik ve askeri anlamda ek adımlar atılması seçeneğini muhafaza ettiğini vurgulayan Obama, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ama bu aynı zamanda uluslararası bir sorun ve benim umudum, Suriye'de barış, kimyasal silahlar ve bölge konusuna istikrar getirecek bir çözüm için Türkiye dahil bu konuya müdahil tüm taraflarla çalışmayı sürdüreceğimize yönelik. Ama bu, ABD'nin tek başına yapacağı bir şey değil ve Başbakan Erdoğan dahil bölgede kimsenin, ABD'nin tek taraflı eyleminin Suriye'de daha iyi sonuç getireceğini düşündüğünü sanmıyorum."
Suriye'de muhalefetin güçlendirilmesi konuşuldu
Obama, Suriye'de kimyasal silahlardan ayrı olarak, ağır silahlarla on binlerce kişinin öldürülüyor olması ve insani kriz ve katliamların sürmesinin, kendi başına, güçlü bir uluslararası eyleme geçilmesi için yeterli olduğunu belirtti.
Başkan Obama, bu nedenle Başbakan Erdoğan'la görüşmelerinde, Suriye'deki insani çabalar, muhalefetin siyasi olarak güçlendirilmesi ve Esed rejiminden kendilerini korumak için sahada savaşan muhalefetin kapasitesini güçlendirmeye devam etmek için atmakta oldukları adımlar hakkında etraflıca konuştuklarını belirtti.
Obama, tüm uluslararası toplumu Esed rejimine giderek artan baskı uygulanması için harekete geçirilmesi ve böylece Esed'in artık meşruiyetinin kalmadığını ve gitmesi gerektiğini farkına varmasını sağlamaya yönelik çabalara devam edilmesi ve Suriye'ye barış ve demokrasi getirecek temsiliyetçi, etnik ve din çeşitliliği yansıtan gövdeye sahip, Suriye içerisindeki kurumların hala işlediği bir siyasi değişimin olabilmesi konularını ele aldıklarını kaydetti.
Reyhanlı'daki bombalı saldırılar için baş sağlığı
Baracak Obama, Hatay'ın Reyhanlı ilçesindeki bombalı saldırılar için de baş sağlığı dileklerini iletti. ABD olarak, NATO müttefiki olarak ülkesinin karşılıklı güvenliğe yönelik taahhütlerini yineleyen Obama, "ABD, ulusunuzu terörizme karşı savunurken yanınızdadır. ABD'ye karşı tehditler konusunda yaptığınız işbirliği için de teşekkür ederiz" dedi.
Obama, Erdoğan'a, Türkiye'nin, ABD'nin bölge ve dünya genelinde güçlü bir partneri ve müttefiki olması dolayısıyla da teşekkür etti.
"Akşamki yemeği sabırsızlıkla bekliyorum"
Eşi Michelle Obama'nın Emine Erdoğan'a ve Erdoğan'ın iki kızına ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyduğunu belirten Obama, "Akşamki yemeği sabırsızlıkla bekliyorum. Her zaman olduğu gibi konuşacağımız konular arasında, tavsiyeleriniz noktasında en mutlu olacağım, kızlarınızı nasıl böyle güzel yetiştirdiğiniz" dedi.
ABD Başkanı Obama, yağmur yağması nedeniyle de "Üzgünüm bu toplantımızda yağmurun bizimle iyi bir işbirliği yapmamasına" diye espri yaptı. Obama bir ara Erdoğan'a şemsiye isteyip istemediğini de sordu. Obama ve Erdoğan, yağmur nedeniyle basın toplantısını, iki görevlinin tuttuğu şemsiyelerle sürdürdü.
Erdoğan-Obama basın toplantısında, Amerikan medyası daha çok iç meselelere odaklandı, Obama'ya AP'nin telefonlarının dinlenmesi ve gelir dairesindeki skandalla ilgili sorular yöneltti.
Obama Erdoğan Beyaz Saray görüşmesi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Barack Obama ile heyetler arası görüşme saat 17.00'deydi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve beraberindeki heyet, Beyaz Saray Kabine Salonu'nda, ABD Başkanı Obama ve heyetiyle bir araya geldi.
Görüşmede, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, AKP Genel Başkan Yardımcıları Numan Kurtulmuş ve Mevlüt Çavuşoğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, AKP Grup Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu ve Türkiye'nin ABD Büyükelçisi Namık Tan da hazır bulundu.
Obama-Erdoğan görüşmesinin en az iki saat sürmesi ve görüşmenin ardından bir ortak basın toplantısı düzenlenmesi öngörülüyor. Ardından Erdoğan, Başkan Yardımcısı Joe Biden ve Dışişleri Bakanı John Kerry ile resmi öğle yemeği resepsiyonuna katılacak. Akşam saatlerinde ise Obama ile Erdoğan bir çalışma yemeğinde bir araya gelecek.
Askeri törenle karşılandı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Beyaz Saray'da, ABD Başkanı Barack Obama ile görüşmesi öncesinde askeri törenle karşılandı. Askeri törende, Başbakan Erdoğan'ın geçeceği yol üzerinde 50 ABD eyaletini ve 6 ABD bölgesini temsil eden 56 bayrak askerler tarafından taşındı. Erdoğan, Beyaz Saray'a girişinde ABD Protokol Şefi Büyükelçi Capricia Marshall tarafından karşılandı. Fotoğraf: AFP
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- Restoranlarda 'harcama limiti' uygulaması başladı
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- Urla'da hasat 1 ay gecikme ile başladı:
- Erdoğan'dan Suriyeliler açıklaması