Teröre sigorta yok
En son 19 yıl önce Gazi Mahallesi olayları sırasında gündeme gelen terör olaylarına teminat vermeme uygulaması yeniden başladı.
Gösteriler nedeniyle kepenk kapatmak zorunda kalan, işyerleri hasara uğrayan esnafa bir darbe de sigorta şirketlerinden geldi. Kobani için Türkiye genelinde düzenlenen protesto gösterilerinde birçok işyeri ve araçların zarar görmesi sigortacılara uzun süredir yapmadıkları bir uygulamayı hatırlattı. Türkiye Sigorta Birliği Genel Sekreteri Mehmet Kalkavan, yangın poliçelerinde terörün ek teminat olarak verildiğini hatırlatarak “Şirketler, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yaşanan olaylar nedeniyle yangın teminatı değil ama terör teminatı vermeyi durdurdu. Yangın teminatında sorun yok yani yangın teminatı veriyoruz ama ek olarak terör teminatı verilmiyor” dedi.
Ray Sigorta Genel Müdürü Levent Şişmanoğlu da poliçeleri durdurmadıklarını ama temkinli olduklarını söyledi. Bu tür olaylardan sonra sigorta yaptırma taleplerinin arttığına dikkat çeken Şişmanoğlu, “Bölgelere bakılmaksızın tedirginiz. Her zaman olduğu gibi önlemimizi alıyoruz. Bu nedenle şehirlerin önemli noktalarındaki yerleri sigortalarken dikkat etmemiz gerekiyor. Ayrıca, parti ve dernek yakınlarındaki yerlere de dikkat edilir. Riziko kabul edilmeyebilir. Ederseniz de yüksek rizikolu yerlerin sigortası da yüksek şartlarda kabul edilir” dedi.
Şişmanoğlu, hasar rakamlarının birkaç ay sonra netleşeceğini ve sektördeki tüm şirketlerin önlem aldığını belirterek “1999 Marmara depremindensonra bir evi bile görmeden sigortalamadık. Deprem olmayan yerlerde de sigortalanacak binalara gidip baktık. Şimdi de yeni sigorta taleplerine daha temkinli bakıyoruz. Özellikle şehir merkezlerindeki işyeri yangın sigortalarına daha dikkatli bakılır” diye konuştu.
'Ek teminat verilmiyor'
TSB Genel Sekreteri Mehmet Kalkavan, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yaşanan olaylar nedeniyle yangın teminatı verildiğini, ek teminat olarak terörün verilmediğini belirterek bunu 80’li yılların hemen öncesi ve sonrasının ardından en son 1995’te yaşanan Gazi Mahallesi olaylarında hatırladığını anlattı. Kalkavan, sigorta yapılabilmesi için riskin beklenmedik bir anda olması gerektiğini, bunun tüm dünyada böyle olduğunu, dünyanın her yerinde risk başladığında risk bitene kadar teminat verilmediğini de sözlerine ekledi.
AVM'lerde Kobani alarmı
Kobani eylemleri başladığından beri alarmda olan AVM’lerde güvenlik ve personele takviye yapıldı. IŞİD’in Kobani’yi kuşatmasıyla Türkiye’de başlayan eylemler ve yaşanan olaylar güvenlik hassasiyetini artırdı. İngiliz Konsolosluğu dahil bazı yabancı kurumların Türkiye’de yaşayan vatandaşlarına “AVM’ler gibi kalabalık yerlerden bir süre uzak durmalarını” tavsiye eden mesajlar göndermesi sosyal medya üzerinden yayılınca gözler büyük alışveriş merkezlerine çevrildi.
İstanbul’daki pek çok AVM’de özel güvenlik personeli sayısına takviye yapıldı. Otoparklara giren araçları daha fazla güvenlik elemanının kontrol ettiği sistemlere geçildi. Çoğu AVM bulunduğu çevrede herhangi bir olay çıkması ihtimaline karşı, bölgedeki emniyet birimleriyle dirsek temasında çalışmaya başladı.
Çalışmalar çervesinde; güvenlik görevlilerinin sayıları artırıldı. Pek çok AVM’de emniyetten gerekli izinler alındıktan sonra bu sayıda yüzde 30’a varan artış sağlandı. Güvenlik kameraları ile görüntüleri izleyen görevlilerin sayıları da artırıldı. Otopark giriş çıkışlarında araç kontrolleri sıkılaştırıldı. Yüz tanıma sistemli kameralar kullanmayan AVM’ler bu yönde yatırım başlattı. İstihbarat ve güvenlik konusunda emniyet güçleriyle temas kuruldu, bazı AVM’lerin içinde sivil polisler görev yapmaşa başladı.
Devlet ödüyor
Terörle mücadele kapsamında bu tarz hasarlara devletin de ödeme yaptığını anlatan Şişmanoğlu, “Devlet terör hasarları için ödeme yapıyor. Ancak sigortadan para alan devletten alamaz. Yani sigortası olmayanlar veya bu teminatı bulunmayanlar ilgili valiliklere başvurarak hasarlarını devletten karşılayabilirler” bilgisini verdi.
Devletin verdiği teminat miktarı 70 bin lira. Polis zabıtlarında hasarların ‘terör ve terörle mücadele kapsamında hasarlandı’ diye bir yazı varsa devlet bu hasarları ödüyor. Ancak sigortası olana, zararı kendi yaptırdığı şirketten alan yurttaşa kamu ayrıca ödeme yapmıyor.
“Türkiye’de 300 tane çok yüksek rizikolu işleri var” diyen Şişmanoğlu, çoğunun maden, inşaat ve tersaneler olduğunu söyledi. Ancak önlemlerini alan işletmeleri sigortaladıklarını kaydeden Şişmanoğlu, bir maden şirketine sigorta yaptıkları bilgisini de verdi.
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- Ankaralı Turgut hayatını kaybetti!
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği